III. Leon

III. Leon (Grekçe: Λέων Γ΄ ὁ Ἴσαυρος, Leōn III ho İsauros; d. 685 - ö. 18 Haziran 741), 717'den 741'deki ölümüne dek hüküm süren Bizans imparatoru. Tahta geçmesi ile birlikte 695'ten beri süregelen Yirmi Yıllık Anarşi dönemini sonlandıran III. Leon döneminde Arapların Konstantinopolis kuşatması püskürtülmüş, Ekloga adında yeni bir kanun yazılmış ve ikonoklazm başlamıştır.

III. Leon
Λέων Γ
III. Leon'un solidus üzerine işlenmiş portresi.
Bizans imparatoru
Hüküm süresi 25 Mart 717 - 18 Haziran 741
Taç giymesi 25 Mart 717
Önce gelen III. Theodosios
Sonra gelen V. Konstantinos
Eş(leri) Maria
Çocukları V. Konstantinos
Anna
İrini
Kosmo
Hanedan İsauria Hanedanı
Doğum 685
Ölüm 18 Haziran 741 (55-56 yaşlarında)
Konstantinopolis
Dini Hristiyanlık (Ortodoksluk)
İsauria Hanedanı
Kronoloji
III. Leon 717741
Ortak imparator olarak V. Konstantinos ile, 720751
V. Konstantinos 741775
Ortak imparator olarak IV. Leon ile, 751775
Artabasdos 741743
Gaspçı
IV. Leon 775780
Ortak imparator olarak VI. Konstantinos ile, 776780
VI. Konstantinos 780797
İrini'nin naipliği altında, 780790 ve ortak imparator olarak, 792797
İrini naibe imparatoriçe olarak 797802
Veraset
Öncül:
Yirmi Yıllık Anarşi
Ardıl:
Nikiforos Hanedanı

Hayatı

İlk yılları

Aslen Kuzey Suriye'deki Germenikeia'nın yerlisi olan[not 1] Leon, II. Justinianos'un bölgede uyguladığı tehcir politikası kapsamında ailesi ile birlikte Trakion'daki Mesimbria'ya yerleştirilmiştir.[2][3][4] II. Justinianos, tahttan indirildikten sonra, 705 yılında yeniden tahta oturabilmek için Konstantinopolis'e çıktığı sefer sırasında onu karşılayan Leon ordusu için 500 koyununu sunmuştur.[3] Karşılığında spatharios rütbesi ile orduya davet edilmiş ve bu tarihten itibaren hızla yükseleceği askerî kariyerine başlamıştır.[2][3] Kafkasya bölgesindeki halkların Bizans'a karşı güç kazanmalarını önlemek amacıyla verilen uzun süreli görevleri başarıyla yerine getirmiş, II. Anastasios tarafından strategos rütbesi ile Anatolikon themasının başına getirilmiştir.[2][4][5] Bu sırada Araplar başlarında bizzat Halife Süleyman'ın kardeşi Mesleme ve Süleyman adındaki bir başka kumandanın komutasındaki iki ordu ile Bizans sınırı içerisine girmişlerdir.[3] Tarihî kaynaklar bu taarruz sonrasında ne olduğu konusunda açık bir dille bilgi vermemekle Theofanis'in aktarımlarından yapılan çıkarımlar neticesinde Arapların müzakere yoluyla 716 yılı sonlarına doğru geri çekildiği düşünülmektedir.[6] Norwich, Arapların neden geri çekildiği konusunda Leon'un mevcut imparatora düşman olduğu ve eninde sonunda ona isyan edeceğini düşündüklerini ve Leon ile bir anlaşma yaparak geri çekildiklerini düşünmektedir.[6] Aynı zamanda Theofanis'in, Süleyman'ın ordularının "Çok yaşa İmparator Leon!" şeklinde tezahürat ettiğini aktardığını belirten Norwich, Arapların Leon'un isyanını destekleyip daha sonrasında onu kukla olarak kullanmak niyetinde olduklarını ancak Leon, imparator olduktan sonra olayların istedikleri gibi gelişmediğini öne sürmektedir.[6]

Armeniakon themasının strategosu olan Artabasdos ile kızını evlendirmek ve kuropalatis unvanını bahşetmek vaadiyle ittifak kurarak III. Theodosios zamanında imparator olabilmek adına isyan eden Leon, Anatolikon ve Armeniakon ordularıyla harekete geçmiştir.[2][4] İmparatora sadık kalan Opsikion ordusunu mağlup eden, Nikomedia'da imparatorun oğlu ve maiyetini esir ederek Hrisopolis önüne dek ilerleyen Leon burada gerçekleştirilen müzakereler sonucu patriğin de onayıyla imparatorun kalan hayatını Efesos'ta inzivaya çekilerek geçirmesine izin verilmesi karşılığında tahtından feragat etmesi ile Altınkapı'dan şehre girerek 25 Mart 717'de Ayasofya'da III. Leon olarak taç giymiştir.[7][8][9] III. Leon tahta oturduğunda son 22 yılda yedi hükümdar değiştirmiş, Arap ile Bulgar tehdidinin devam ettiği ve dinî tartışmaların alevlendiği bir Bizans İmparatorluğu bulunmaktaydı ve imparatorluk tarihinin en istikrarsız dönemini yaşamaktaydı.[9]

Saltanatı

III. Leon, ilk olarak savunma sorunları üzerine eğilmiş, yaklaşmakta olduğu düşünülen Arap saldırısına karşı II. Anastasios'un başkent surlarını güçlendirme işini yeniden gündeme almıştır.[7][10][11] Araplar, daha önceki iki imparator zamanında zapt etmiş oldukları Pergamos üzerinden Abidos'a ilerlemiş ve Hellespontos'u aşarak 15 Ağustos 717'de Mesleme komutasındaki seksen bin kişilik orduyla Konstantinopolis'i kuşatmıştır.[7][12][5] Bu kara ordusuna 1 Eylül günü Süleyman'ın komutasındaki 1.800 parçalık donanma kuvveti de dahil olmuştur.[13] 674 yılındaki kuşatmayla benzer şekilde Rum ateşi sayesinde Arap donanması yakılmış (Haliç'e ilk defa bu kuşatma sırasında zincir çekilmiştir.[12]), kara kuvvetlerinin hücumu ise şehir surlarının sağlamlığı nedeniyle sonuçsuz kalmıştır.[14][10] Bizans savunmasına ek olarak çetin kış şartları ve buna bağlı olarak Arap ordugâhında baş gösteren kıtlık o dereceye varmıştır ki Theofanis'in aktarımına göre kendi atlarını, eşeklerini, develerini ve hatta ölenlerin etlerini pişirip yemişlerdir.[13][15] Kış bu şartlar altında atlatıldıktan sonra yeni bir Arap donanması şehre varmak üzereyken gemilerdeki büyük çoğunluğu Mısırlı Hristiyanlardan teşkil kürek mahkumlarının firar etmesi ve Arap ordusunun Bizans ile ittifak yapan Bulgarlar tarafından da saldırıya uğrayarak hesap edilenin dışında büyük kayıplar vermeleri 15 Ağustos 718’de kuşatmanın kaldırılmasına neden olmuştur.[7][12][13][14][5] Abartılı çağdaş görüşlere 150 bin kayıp veren kara ordusundan geriye kalanlar Suriye'ye çekilmiş, devasa donanmadan ise yalnızca beş ya da on gemi sağlam olarak Arap limanlarına geri dönmüştür.[13][5]

Araplar, kuşatmanın ardından III. Leon'un hükümdarlığı süresince sayısız yağma saldırıları gerçekleştirecek olsalar da imparatorluğun bekasına karşı ciddi bir harekâta girişememişlerdir.[13] Bulgarlar ile halihazırda Araplara karşı ittifak halinde olan III. Leon Araplara karşı düşmanlık paydasında Hazar Kağanı Bihar ile de dostane ilişkiler geliştirmiş ve bu ilişkilerini kağanın kızı Çiçek ile Bizans veliahtı Konstantinos'un 733'teki evliliğiyle daha da geliştirmişlerdir.[16][17][18][19] Bizans, Hazarlar ile ortak hareket etse de 726 yılından ibaren tekrar taarruza geçen Araplar Kaisareia'yı ele geçirmiş, Nikaia'yı kuşatmış ancak III. Leon hükümdarlığının sonlarına doğru 740 yılında Amorion yakınlarındaki Akroinon'da gerçekleşen muharebede kazandığı kesin zaferle Arapların Batı Anadolu'dan çekilmesini sağlamıştır.[16][17][18] Tarihçiler III. Leon'un bu başarısına büyük bir önem atfetmekte ve Arapların batıdaki ilerleyişinin Charles Martel tarafından durdurulması ile birlikte o dönemin önemli olaylarından biri olarak görülmektedir.[20][17][21]

Başkent kuşatmasının püskürtülmesi ile III. Leon'un döneminde Araplara karşı mücadele önemli ölçüde kazanılmış görüntüsü vermekteydi.[16][19][21] Bu durum III. Leon'un dikkatini diğer meselelere vermesine olanak sağladı.[5] Tahta oturmasının ardından isyanlarla karşı karşıya gelen III. Leon buna sistemin neden olduğunun farkındaydı ve idarecisine çok büyük bir askerî kuvvet sağlayacak derecede büyük themalar ile thema kuvvetlerinin de bölünerek son yıllarda imparatora karşı gerçekleşen isyanların önünü almak adına girişimlerde bulunmuştur.[16][22][23] Kaldı ki Leon'un bizzat kendisi de bu gücü kullanarak imparator olmuştu.[16][22] Bunun yanı sıra dış tehditlere karşı merkezî idarenin daha güçlendirilmesi de gerekmekteydi.[22] III. Leon bu sebepler dolayısıyla idare sistemini yeniden ele alarak[14][10][19] Anatolikon themasını iki parçaya bölmüş, batı kısmında kalan turmayı Thrakesion adıyla thema haline getirmiştir.[24][25] Buna karşın Anatolikon themasından daha küçük olmamasına rağmen Opsikion theması bölünmemiş, idaresinin Leon'un damadı Artabasdos'a verilmesiyle yetinilmiştir.[24] Ayrıca 710 ile 732 yılları arasında gerçekleştiği kesin olarak bilinen ancak II. Anastasios mu yoksa III. Leon devrine mi denk geldiği tam açıklığa kavuşmamış bir aralıkta devletin tüm deniz gücünü elinde bulunduran Karabisianos theması da taksim edilmiştir.[24] Buna göre drungos olan Anadolu kıyıları ile civarındaki adalardan müteşekkil Kibirreoton thema haline getirilmiş ve daha sonrasında Aigaion Pelagos adıyla thema olacak olan Ege Adaları ise drungos olarak yeniden tanımlanmıştır.[24] Kriti de aynı dönemlerde thema haline getirilmiştir.[24]

İdarenin yanı sıra kanun alanında da reform hareketine girişen Leon'un 726 yılında[not 2] kendi ve oğlu adına yayınladığı 40 bölümden oluşan Ekloga, Bizans tarihinin en önemli gelişmelerinden biri sayılmaktadır.[27][14][28] İmparatorluğun temel hukuk düzenlemesi 5. yüzyılda yazılan Corpus Iuris Civilis'ti.[29] Latince olan bu kanun 8. yüzyılda gelindiğinde Suriye, Filistin, Mısır, Kuzey Afrika ve Balkanların kuzeyindeki topraklarını kaybetmiş bulunan Bizans İmparatorluğu'nda Yunancanın lingua franca haline gelmesi nedeniyle hâlen elde tutulan eyaletlerde hiç anlaşılamamakta, Yunanca kaleme alınan tefsirleri ise çok az anlaşılmaktaydı.[29][27] Özellikle de doğudaki eyaletlerde bu sorunun çözümü olarak resmî kanunlar yerine örfi görenekler tercih edilmekteydi.[29]

İdari ve hukuki reformların yanı sıra III. Leon'un hükümdarlık devrinin karakteristik özelliği ikonalara karşı aldığı tavırdır.[30] İmparatorluğun yüzyılı aşkın bir süre iç karışıklıklar yaşamasına sebep olan ikonoklazm hareketi 726 yılında kendisini Tanrı'nın temsilcisi ve başrahip olarak addeden ve başkentin kuşatıldığı sıralarda Meryem ikonasının bizzat şehir surlarında gezdirilmesini emreden III. Leon'un ikonalara karşı yaptığı konuşmalar ile başlamıştır.[31][32][33][34] İmparatora göre ikonalar kiliseler ve manastırların zenginleşmesini sağlayan büyülü muskalardan ibaretti.[35] Bu konuşmalar 730 yılında yerini eyleme bırakmış, Büyük Saray'ın ana girişi olan Ayasofya'nın karşısında Augustaion'un önünde bulunan Halki Kapısı üzerinde bulunan İsa tasvirinin söktürtülmesiyle ikonalara karşı ilk fiili karşıtlık gösterilmiştir.[31][32][36][37] Nika Ayaklanması sırasında yıkıldıktan sonra I. Justinianus tarafından yeniden inşa edilen kapı farklı renklerdeki mermerlerle kaplı olup I. Justinanos ile Belisarius'un askerî zaferlerini tasvir eden çeşitli mozaiklerle süslenmiş durumdaydı.[38] Tunç kapının üzerinde yükselen altından yapılmış olan İsa ikonası da şehirdeki muhtemelen en büyük ve en bilinen heykeldi.[38] Bu önemli ikonaya karşı girişilen hareket sonrası galeyana gelen çoğu kadınlardan teşkil halk heykeli yerinden indirmekle görevli subayı linç etmiş, Greko-Romen kültür havzasında karışıklar çıkmış, haberin ulaştığı İtalya'da isyan çıkmış, Hellas themasından yola çıkan donanma yeni bir imparator başa getirmek amacıyla Konstantinopolis'e hareket etmiştir.[31][39][37][35] Ayaklanmalar ne kadar bastırılmış olsa da imparatorluğun batısında kendini gösteren bu ikonofil hassasiyet ikonalara karşı girişilen her eylemde kendisini gösterecekti.[32][31]

741 yılında ölen III. Leon'un 24 yıl süren sezaropapist hükümdarlığı imparatorluğa siyasi istikrar getirmiş olsa da dinî tabanda daha sonra ikonoklazm adı verilecek olan yeni bir iç çatışma meselesi ortaya koymuştur.[32][40]

Notlar

  1. Theofanis'in kroniğindeki III. Leon'un kökeni hakkında kaleme alınan "İsaurialı Leon Germenikeia'nın yerli halkındandı ve hakikatte de İsauria'dandı." ifadesi nedeniyle İsauria kökenli olduğu düşünülmesine karşın bu ifadenin kroniğe daha sonra eklendiği tespit edilmiş ve daha sonraki kaynakların da Germenikeialı olduğu konusunda mutabık kaldığından dolayı Bizans tarihçileri günümüzde aslen İsaurialı değil Germenikeialı olduğu konusunda görüş birliği içerisindedirler.[1][2][3][4]
  2. Kanunun yayınladığı kesin tarih tartışmalı olmakla beraber kabul edilen genel görüş Mart 726'da yayınlandığına dairdir. Bununla beraber 739, 740, 741 gibi III. Leon'un son hükümdarlık günlerine denk geldiği görüşü de bulunmaktadır.[26]

Kaynakça

Özel
  1. Vasiliev 2016, s. 273.
  2. Ostrogorsky 2015, s. 144.
  3. Norwich 2013, s. 284.
  4. Gregory 2008, s. 182.
  5. Levtchenko 1999, s. 124.
  6. Norwich 2013, s. 285.
  7. Ostrogorsky 2015, s. 145.
  8. Lemerle 1994, s. 69.
  9. Herrin 2016, s. 161.
  10. Herrin 2016, s. 162.
  11. Gregory 2008, s. 183.
  12. Vasiliev 2016, s. 275.
  13. Norwich 2013, s. 286.
  14. Lemerle 1994, s. 70.
  15. Barker 1995, s. 70.
  16. Ostrogorsky 2015, s. 146.
  17. Vasiliev 2016, s. 277.
  18. Lemerle 1994, s. 71.
  19. Gregory 2008, s. 184.
  20. Barker 1995, s. 71.
  21. Diehl 2006, s. 64.
  22. Vasiliev 2016, s. 291.
  23. Diehl 2006, s. 65.
  24. Ostrogorsky 2015, s. 147.
  25. Vasiliev 2016, s. 290.
  26. Vasiliev 2016, s. 281.
  27. Ostrogorsky 2015, s. 148.
  28. Barker 1995, s. 98.
  29. Vasiliev 2016, s. 280.
  30. Lemerle 1994, s. 72.
  31. Ostrogorsky 2015, s. 151.
  32. Vasiliev 2016, s. 299.
  33. Norwich 2013, s. 288.
  34. Seidler 1980, s. 31.
  35. Levtchenko 1999, s. 125.
  36. Herrin 2016, s. 163.
  37. Gregory 2008, s. 189.
  38. Norwich 2013, s. 289.
  39. Diehl 2006, s. 68.
  40. Norwich 2013, s. 290.
Genel
  • Barker, Ernest (1995), Bizans Toplumsal ve Siyasal Düşünüşü, Mete Tunçay, çev. (2 bas.), İstanbul: İmge Kitabevi Yayınları, ISBN 9755331344
  • Diehl, Charles (2006), Bizans İmparatorluğu Tarihi, A. Göke Bozkurt, çev., İstanbul: İlgi Yayınları, ISBN 9944978140
  • Gregory, Timothy (2008), Bizans Tarihi, Esra Ermert, çev., İstanbul: Yapı Kredi Yayınları, ISBN 9789750815072
  • Herrin, Judith (2016), Bizans: Bir Ortaçağ İmparatorluğunun Şaşırtıcı Yaşamı, Uygur Kocabaşoğlu, çev. (4 bas.), İstanbul: İletişim Yayınları, ISBN 9789750507496
  • Lemerle, Paul (1994), Bizans Tarihi, Galip Üstün, çev., İstanbul: İletişim Yayınları, ISBN 9754704333
  • Levtchenko, M. V. (1999), Kuruluşundan Yıkılışına Kadar Bizans Tarihi, Maide Selen, çev., İstanbul: Özne Yayınları, ISBN 975814345X
  • Norwich, John Julius (2013), Bizans: Erken Dönem (MS 323-802), 1, Hamide Koyukan, çev., İstanbul: Kabalcı Yayınevi, ISBN 9786055093013
  • Ostrogorsky, Georg (2015), Bizans Devleti Tarihi, Fikret Işıltan, çev. (8 bas.), Ankara: Türk Tarih Kurumu Yayınları, ISBN 9789751603487
  • Seidler, G. L. (1980), Bizans Siyasal Düşüncesi, Mete Tunçay, çev., Ankara: Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Yayınları
  • Talbot Rice, Tamara (1998), Bizans'ta Günlük Yaşam, Bilgi Altınok, çev., İstanbul: Göçebe Yayınları, ISBN 9758143182
  • Vasiliev, Alexander A. (2016), Bizans İmparatorluğu Tarihi, Tevabil Alkaç, çev., İstanbul: Alfa Yayınları, ISBN 9786051712659
This article is issued from Wikipedia. The text is licensed under Creative Commons - Attribution - Sharealike. Additional terms may apply for the media files.