Türkiye'de medya

Türkiye'de medya, farklı görüşlerin ifade edildiği yerli ve yabancı süreli yayınları içeren, son derece rekabetçi yerli gazetelerden oluşan bir medya sektörüdür.[1] Medya sahipliği, genellikle varlıklı kişiler tarafından kontrol edilen holdinglerin parçası olan birkaç büyük özel medya grubunun elinde yoğunlaşmıştır ve bu da sunulan görüşleri sınırlı kılmaktadır. Buna ek olarak şirketler, iktidar ile dostça ilişkiler kurmaya çalışmak dahil olmak üzere sahiplerinin iktisadi çıkarlarını desteklemek için nüfuzlarını kullanmaktadırlar. Türkiye'de medya, kamuoyu üzerinde güçlü bir etkiye sahiptir.[1]

Türkiye'de medya özgürlüğünün iki göstergesi. 2000-2020 yılları arasında hapisteki gazeteci sayıları[2] ve 180 ülke arasında basın özgürlük sıralaması.[3]

Türkiye'de sansür de bir sorundur ve 2000'li yıllardan bu yana Türkiye'de birçok gazeteci tutuklanmış ve yazarlara dava açılmıştır. Türkiye, Sınır Tanımayan Gazeteciler'in Basın Özgürlüğü Endeksinde 2005 yılında yaklaşık 100. sıradan 2013 yılında yaklaşık 150. sıraya düşmüştür. Türkiye, Freedom House örgütünün 2016 raporunda özgürlük durumunda ‘Kısmen Özgür’, basın özgürlüğünde ‘Özgür Değil’, İnternet özgürlüğünde ise ‘Kısmen Özgür’ olarak değerlendirilmiştir.[4] Ülkede 2016'da gerçekleşen darbe girişimi sonrasında ilan edilen olağanüstü hâl koşullarında onlarca medya kuruluşu kapatıldı ve Tutuklu Gazetecilerle Dayanışma Platformu raporuna göre tutuklu gazeteci sayısı Ekim sonunda 121'e yükseldi.[5] Oxford Üniversitesi Reuters Enstitüsü'nün 2018 yılında yayınladığı Dijital Haberler Raporu'na göre Türkiye araştırmaya konu olan 37 ülke arasında dezenformasyon ve yalan haberin en çok görüldüğü ülke olduğu belirtildi. Raporda Türkiye'de medyaya güven duyduğunu belirtenlerin oranı yüzde 38, güven duymadığını söyleyenlerin oranının ise yüzde 40 olduğu ifade edildi.[6][7]

Tirajlarına göre en popüler günlük gazeteler Sözcü, Hürriyet, Sabah ve Posta'dır.[8] Uydu çanaklarının ve kablo sistemlerin yaygın olarak kullanılmasından dolayı yayın ortamında çok yüksek penetrasyon bulunmaktadır.[1] Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), yayın ortamını denetleyen devlet kurumdur.

En büyük operatör, 2003 yılında Türkiye'de gazete ve yayın ortamından reklam gelirlerinin yüzde 40'ını alan Doğan Yayın Holding'dir.[1] 2003 yılında toplam 257 televizyon kanalının ve 1100 radyo istasyonunun işletme lisans vardı ve diğerleri lisanssız faaliyet gösterdi.[1] Lisanslı olanlardan 16 televizyon kanalı ve 36 radyo istasyonu ulusal kitlelere ulaştı.[1] 2003 yılında ülke çapında yaklaşık 22,9 milyon televizyon ve 11,3 milyon radyo kullanılmaktaydı.[1] Devlet televizyon kanalı, Türkçe yanı sıra Arapça, Çerkezce, Kürtçe ve Zazaca dillerinde de bazı programlar sunmaktadır.[1]

"Yandaş medya"

Yandaş medya veya havuz medyası ifadeleri, Adalet ve Kalkınma Partisi hükûmetleri boyunca iktidar yanlısı haber yapan basın yayın kuruluşlarını nitelendirmek için kullanılmaya başlandı. Söz konusu yayın organları, Adalet ve Kalkınma Partisi ve Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik destek sunarken muhalefet partilerine ve iktidar karşıtlarına karşı bir tavır takınmaları ile bilinmektedirler.[9] Bu yayın organlarından bazıları İslamcı gelenekten gelirken, diğerleri ise TMSF tarafından el konulmalarının ardından AKP'ye yakın iş adamları tarafından satın alınmışlardır.[10] TRT ve Anadolu Ajansı gibi devlet kurumları da AKP hükûmeti döneminde aşırı derecede iktidar yanlısı bir çizgi izlemeye başladığı iddia edilmektedir.[11] Gülen Hareketi'ne bağlı medya kuruluşları ise, AK Parti-Gülen Hareketi çatışmasına dek hükûmete yoğun bir şekilde destek vermişlerdir.[12][13] Gazi Üniversitesi İletişim Fakültesi'nden Profesör Ruhdan Uzan'a göre Türkiye'de iktidarların medyayı denetim altında tutma çabası her zaman vardı ancak medyanın iktidar savunuculuğunun niteliği dönemin şartlarına göre belirleniyordu. İktidara yakın duran medya organları geçmişte "besleme basın", "bir kısım medya", "naylon basın" ve "örtülü basın" şeklinde anılmıştı.[14]

Havuz medyası

"Havuz medyası" ifadesindeki havuz kelimesi, AKP ile iş birliği içindeki çeşitli holdinglerin Türkiye medyasının önemli kuruluşlarını satın almak için para topladıkları ortak havuzu ifade eder.[15] Devletten çok sayıda ihale alarak kamu kaynaklarından gelir elde edilen bu şirketler,[16][17] kazançlarının bir kısmını bu havuzda toplayarak ATV[18], Star TV[19] ve diğer bazı ana akım medya kuruluşlarını satın almıştır.[15][20][21] Yani, havuz medyası söylemiyle kastedilen yalnızca o medya şirketlerinin iktidardan yana durması değil, bu şirketlerin eskiden ana akım olup satın alma yoluyla elde edilmiş olmasıdır.

Muhalifler tarafından sıkça kullanılan bu ifadelerin konusu olan medya kuruluşları bunları kara propaganda olarak nitelemiştir.[22] "Havuz medyası" tabir edilen basın kuruluşlarından bazılarının sahibi olan Turkuvaz Medya, bu iddiaların kişilik haklarını ihlal ettiği gerekçesiyle dava açmış, ancak mahkeme bu ifadeyi kullanmanın suç olmadığına karar vermiştir.[23]

İnternet haberciliği

İnternet kullanımının yaygınlaşması ile sosyal medya platformlarının kullanımı tüm dünyada artmıştır.[24] Bunu takiben, Türkiye'de internet haberciliği diğer birçok ülkede de olduğu gibi yaygınlaşmıştır. Ana akımın siyasi baskı altında olduğu Türkiye gibi ülkelerde, internet habercilğinin yükselişi daha da hızlı olmuştur. Öyle ki, dünya genelinde haber kaynağı olarak sosyal medyanın kullanımı %51 iken, Türkiye'de bu oran %73 olarak ölçülmüştür (2016).[25] Türkiye Gazeteciler Cemiyetinin verilerine göre basılı gazetelerin toplam tirajları son 30 yılda ciddi miktarda düşmüştür.[26] Buna karşın TÜİK verilerine göre internet üzerinden haber okuma oranı artmaktadır.[27]

İnternet haberciliği, geleneksel haber kuruluşlarının sosyal medya faaliyetlerine başlaması[24] ve sadece sosyal medyada haber yapan bağımsız habercilerin ortaya çıkması şeklinde gerçekleşmiştir. Başta basın organlarının yan faaliyeti olarak başlayan internet haberciliği zamanla o kuruluşların en önemli faaliyeti haline gelmiş, hatta bazı köklü yayın kuruluşları basılı ortamı tamamen terk ederek dijital ortama taşınmıştır.[25]

Türkiye'nin önde gelen haber ajansları da sosyal medya faaliyetleri yürütmeye başlamıştır.[24] Anadolu Ajansı, Twitter'da faaliyet gösteren ulusal haber ajansları arasında en çok takipçisi olan birinci ajans, Instagram'da en çok takipçisi olan ikinci ajans olmuştur (2016).[24]

Türkiye'de ana akım medya kuruluşlarının iktidar partisine yakın çevrelerin eline geçmesi bu kuruluşlarda yürütülen gazetecilik faaliyetlerinin kısıtlanmasına sebep olmuştur.[15][28][29] İktidarın onaylamadığı gazeteciler medyanın dışına itilmiştir.[30] Bunlardan bazıları bağımsız olarak, bazılarıysa ortak iştirakler kurarak sosyal medyada gazetecilik yapmaya başlamıştır.[28][31] Bağımsız gazeteciler kitle fonlaması modeliyle gelir kazanarak faaliyetlerini idame ettirmektedir.[29][32]

İnternet haberciliğinin geleneksel haberciliğe göre avantajları habercinin okuyucu ile doğrudan temas kurması, haberlerin kullanıcı etkileşimi ile hızla yayılması ve devlet baskısını daha az hissetmesi olarak sıralanabilir.[24][33] Öte yandan, haberlerin hızlı yayılıyor oluşu dezenformasyonun da yayılabilmesine sebep olabilmektedir. Türkiye'de üniversite öğrencileri arasında yapılan bir araştırmaya göre, okuyucu bu riskin farkındadır ve haberin ne kadar paylaşıldığından ziyade niteliğini önemsemektedir.[33]

İnternet ortamının haberciler açısından olumlu özelliği okuyucunun doğrudan etkileşimlerine açık olması ve küçük bir sermaye ile bu mecraya girilebiliyor olmasıdır.[31] Teknolojinin de gelişmesiyle, internet gazetecileri, pahalı ekipmanlara sahip olmadan canlı yayın yapabilmekte, haber kaynaklarıyla bağlantı kurabilmektedir. Haberciler yorum, beğeni ve anket gibi yöntemlerle okuyucunun eğilimlerini takip edebilir.

Haber ajansları

Türkiye merkezli, ulusal düzeyde faaliyet yürüten haber ajanslarının bazıları şunlardır:[24]

Önde gelen medya grupları

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. Turkey country profile. 26 Şubat 2005 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Kongre Kütüphanesi Federal Research Division (Ocak 2006). (İngilizce)
  2. "222 Journalists Imprisoned in Turkey". Committee to Protect Journalists. Erişim tarihi: 29 Temmuz 2020.
  3. "2020 World Press Freedom Index". RSF (İngilizce). Reporters Without Borders. 23 Nisan 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 29 Temmuz 2020.
  4. "Türkiye’nin basın özgürlüğü karnesi güncelllendi: Özgür değil". Diken. 27 Ocak 2016. En son 27 Ocak 2016 tarihinde erişildi.
  5. "Tutuklu ve Hükümlü Gazetecilerin Listesidir". tutuklugazeteciler.blogspot.com.tr. 28 Ekim 2016. 5 Kasım 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Kasım 2016.
  6. "Reuters Institute Digital News Report 2018" (PDF) (İngilizce). Reuters Institute. 2018. 26 Ağustos 2018 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Kasım 2018.
  7. Taşdemir, Sergül (16 Haziran 2018). "Reuters raporu: Türkiye yalan haber ve dezenformasyonda zirvede". Journo. 10 Ağustos 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Kasım 2018.
  8. "Gazete Tirajları". gazetetirajlari.com. 20-26 Temmuz 2020. 5 Eylül 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi.
  9. http://www.cnnturk.com/2011/turkiye/03/11/yandas.medya.degil.besleme.basin/609672.0/
  10. "Arşivlenmiş kopya". 11 Haziran 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Haziran 2015.
  11. http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/16125083.asp?yazarid=39
  12. http://www.gazetesonhavadis.com/haber/politika_1/medyada-kim-kimin-yandasi/2803.html
  13. http://www.aynahaber.org/yandas-akp-yanlisi-ve-muhalif-gazete-ve-televizyonlar/517/
  14. Uzan, Ruhdan (2014). "Medya-Siyaset İlişkileri: Türkiye'de Savunucu Gazetecilik Olgusunun İncelenmesi". İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi, 39. ISSN 2147-4524. Erişim tarihi: 29 Mayıs 2016.
  15. Ayan, Vahdet Mesut (2019). AKP Devrinde Medya Âlemi. YORDAM KİTAP. ss. 120-125. ISBN 978-605-172-343-3. Erişim tarihi: 2 Temmuz 2020.
  16. "Makyol, Cengiz, Kalyon ve Kolin, dünyada devletten en çok ihale alan şirketler listesinde ilk sıralarda". T24. 25 Mayıs 2018. Erişim tarihi: 2 Temmuz 2020.
  17. Samar, Kamuran (30 Aralık 2018). "Türkiye'den 5 inşaat firması dünyada en fazla ihale alan ilk 10 firma arasında". euronews. Erişim tarihi: 2 Temmuz 2020.
  18. Sönmez, Mustafa (9 Ocak 2012). "Sabah ve ATV neden satılıyor?". T24. Erişim tarihi: 2 Temmuz 2020.
  19. "Ethem Sancak, televizyon ve gazetelerini Erdoğan'ın 'yol arkadaşı'na sattı". T24. Erişim tarihi: 2 Temmuz 2020.
  20. "Havuz medyası gibi görev '40 yılda bir verilirmiş'". Diken. 8 Ağustos 2014. Erişim tarihi: 2 Temmuz 2020.
  21. Uğur, Can (24 Şubat 2016). "'Yürü ya kulum' denen 6 şirket". birgun.net. Erişim tarihi: 2 Temmuz 2020.
  22. "Kemal Kılıçdaroğlu'nun kara propagandasına İletişim Başkanlığından tepki". Ahaber.
  23. "Havuz medyasına 'Havuz medyası' demek…". www.sozcu.com.tr. 13 Haziran 2015. Erişim tarihi: 3 Temmuz 2020.
  24. Koyuncu, Emine (2019). "Haber ajanslarının hedef kitleye doğrudan ulaşmı ve etkileşimi üzerine bir inceleme". Cilt 1. ss. 50-63. Erişim tarihi: 4 Temmuz 2020.
  25. Şenyüz, Meriç (7 Şubat 2018). "Gazeteciliğin merdiven altı: İnternet haberciliği ve gelecek güzel günler". Journo. 7 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Temmuz 2020.
  26. CEM SEFA SÜTCÜ; SERKAN BAYRAKCI (2014). "Sosyal medya gazeteleri nasıl etkiliyor? Haberlerin twitter'da yayilmasi üzerine bir araştırma". Turkish Online Journal of Design Art and Communication. ss. 40-52.
  27. Köklü, Kübra (15 Ekim 2019). "Gazetecilere göre Twitter haberciliği: Hem yazı işleri, hem not defteri". Journo. Erişim tarihi: 4 Temmuz 2020.
  28. Aysel Yıldız (Kasım 2018). "Gazeteciliğin geleceği açısından Türkiye'de patronsuz gazetecilik". İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi, 47. ss. 65-86.
  29. Nicole Pope (12 Şubat 2014). "Türkiye'de Daha Bağımsız Bir Medya İçin Bir Umut Kırıntısı Oluştu". Committee to Protect Journalists. 7 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Temmuz 2020.
  30. Ünal, Recep (30 Haziran 2017). "Yeni Medyada Yeni Habercilik ve İş Modeli Arayışları: Medyascope Örneği". Galatasaray Üniversitesi İletişim Dergisi, 26. ss. 83-83. doi:10.16878/gsuilet.324206.
  31. Berivan Kutlu; Cansu Timur; Eren Cesur. "Gazetecileri artık okurları fonluyor". Görünüm. 8 Temmuz 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Temmuz 2020.
  32. And Algül; Cem Sefa Sütçü (2015). "Değişen Haber Algısı Kullanıcılar Sosyal Medyada Haberleri Nasıl Değerlendiriyorlar" (PDF). Global Media Journal Turkish Edition. ss. 18-34.
This article is issued from Wikipedia. The text is licensed under Creative Commons - Attribution - Sharealike. Additional terms may apply for the media files.