Gondor
Gondor, J. R. R. Tolkien'in kurgusal Orta Dünya evreninde bir ülkedir.
Gondor | |
---|---|
J. R. R. Tolkien'in kurgusal Orta Dünya evreninde yer Gondor Krallığı'nın Arması | |
Diğer adları | Taş Ülke, Güney Krallığı |
Özellik | İnsan Krallığı |
Coğrafî konumu | Mordor'ın batısında, Rohan'nin güneyinde |
Süresi | Kuruluşu yaklaşık İkinci Çağ 3320 |
Kurucu | Elendil ve ilk yönetici oğulları Isildur ve Anárion |
Bahsedildiği kitap(lar) |
Yüzüklerin Efendisi Kayıp Öyküler Kitabı |
İkinci Çağ'ın 3320 yılında kuruldu ve Dördüncü Çağ başladığında varlığını hala sürdürmekteydi. Konumu, Mordor'un batısında, Belfalas Körfezi'ndedir. Gondor isminin anlamı "taş ülkesi"dir. Gondor ülkesi ayrıca Güney Krallığı, Taş Ülke olarak da bilinirdi.
Númenor'un Yıkılışı'nın ardından Elendil tarafından Orta Dünya'da kurulan iki görkemli insan krallığından biridir. Diğeri kuzeyde bulunan Arnor'dur. Gondor, ilk kurulduğu yıllarda Elendil'in oğulları Isildur ve Anárion tarafından yönetilmekteydi. Elendil ve Anárion'un Barad-dûr Kuşatması'nda yaşamını yitirmesinden ve, kısa süre sonra Isildur'un Ferah Çayırlar'da öldürülmesinin ardından Gondor krallığı Anárion oğlu Meneldil'e geçti. Bu bakımdan Gondor kralları, Anárion'un soyundan gelmektedir ve Eärnur dönemine kadar babadan oğula geçmiştir.
III. Çağ'ın 2050 yılında Eärnur'un yitirilişinin ardından Gondor'un hükümdarlığı Kral'ın vekilharcı Mardil Voronwë'ye geçmiştir. Eärnur'un ölümü kesin bir ölüm değildi; bu sebepten ötürü Mardil ve ardından gelen vekilharçlar "kral geri dönene kadar" hükümdarlık yapma kuralına uydular. Bu süre yaklaşık olarak bin yıl boyunca devam etti. Ta ki III. Çağ'ın 3019 yılında Anárion'un büyük kardeşi Isildur'un soyundan gelen Aragorn II - Elessar, ortaya çıkıp Gondor tahtındaki hakkını iddia edene dek.
Coğrafya
Gondor, Orta Dünya'nın güneybatısında bulunan bir bölgedir. Üçüncü Çağ'ın sonlarında Gondor'a; Lefnui Nehri ve Anduin arasında kalan Ak Dağlar'ın güneyindeki bölge, Mering Çayı ile Anduin arasında Ak Dağlar'ın kuzeyindeki Anórien bölgesi ve Anduin'in doğusunda Mordor ile sınırı oluşturan Ithilien bölgesi dahil edilmiştir.
Gondor'un en geniş ve en kalabalık nüfuslu kısmı Ak Dağlar'ın güneyinde, Belfalas Körfezi'nde bulunmaktaydı. Lossarnach, Lebennin, Lamedon, Belfalas ve Anfalas beylikleri Belfalas Körfezi'ndeki yerleşim birimlerini oluşturmaktaydı. Bu bölgelerin efendileri, Gondor hükümdarının hiyerarşik olarak altındaydı.
Lossarnach, Ak Dağlar'ın güneydoğu bitiminde kalan vadilerdeki küçük fakat kalabalık nüfuslu bir bölgeydi. Dağlardan gelen Erui Nehri Lossarnach'tan geçerek Lebennin'e doğru akarak Anduin'e dökülürdü.
Lebennin, Lossarnach'ın batısında kalmaktaydı. Erui ile birlikte, Anduin'e dökülen Sirith ve Celos Nehirleri ile Belfalas Körfezi'ne akan Gilrain ve Serni Nehirleri Lebennin üzerinden geçmekteydi. Lebennin batı sınırını Gilrain, güney sınırını ise Anduin oluşturmaktaydı.
Lebennin dağların güçlü insanların bulunduğu geniş bir beylikti. Lebennin halkı Dúnedain ile bölgenin yerli halkının karışımıyla oluşmuş durumdaydı. Lebenninli balıkçılar bölgede Anduin'in ağzında yaşamaktaydı. Bir liman kenti olan Pelargir; Anduin'in Sirith Nehri'ne bağlandığı yere yakın bir noktadaydı. Linhir kenti ise Gilrain ve Serni Nehirleri'nin birleştiği yerde bulunan geçitleri kapsamaktaydı.
Belfalas, Belfalas Körfezi'nin çıkıntısında yer alan oldukça büyük bir bölgeydi. Bölgenin merkezi dağlıktı. Bir liman kenti olan Dol Amroth; Belfalas'ın batısında, bu bölgedeki burundan Cobas Limanı'na üstten bakan bir konumdaydı.
Belfalas, Dol Amroth Prensleri tarafından idare edilirdi. Prensler Númenor soyundan gelmekle birlikte damarlarında aynı zamanda elf kanı da taşımaktaydılar. Belfalas'ın yerlilerin pek çoğunun ataları da Númenorlular'a dayanmaktaydı.
Lamedon; Belfalas'ın kuzeyinde Ak Dağlar'ın eteklerinde konumlanmış bir bölgeydi. Ciril ve Ringlo Nehirleri kaynaklarını bu bölgede almaktaydılar. Ethring kenti, Ringlo Vadisi'nden kaynağını alan Ringlo Nehri üzerindeki geçitler dolaylarına inşa edilmişti. Calembel kenti ise Ciril geçitlerindeydi.
Belfalas'ın batı sınırlarında Ciril ve Ringlo Nehirleri, Belfalas'a akan Karakök Nehri ile birleşmekteydi. Bir elf limanı olan Edhellond; körfezde, Karakök Nehri'nin ağzına kurulmuştur. I. Çağ'ın sonlarından, III. Çağ'ın ortalarına dek bu bölgede elfler yaşamış ve bu bölgeden Ölümsüz Topraklar'a yelken açmışlardır.
Karakök Nehri kaynağını Ak Dağlar'dan alıp, Karakök Vadisi'ndeki Ölülerin Yolu'nun kapısından çıkmaktaydı. Erech Taşı'nın bulunduğu Erech Tepesi Karakök Vadisi'nde bulunmaktaydı. Vadi, zengin tarım alanlarına sahipti ve nüfusu yoğundu.
Anfalas, Belfalas'ın batısı boyunca uzanan bir kıyı bölgesiydi. Anfalas'ta çok sayıda küçük köy bulunmaktaydı ve bölge nüfusu genelde çobanlar, balıkçılar ve avcılardan oluşmaktaydı.
Lefnui Nehri, Anfalas'ın batı sınırını oluştururken aynı zamanda Ak Dağlar'ın güneyinde Gondor'un da batı sınırını oluşturmaktaydı. Lefnui'nin ötesinde, Andrast denen Belfalas Körfezi'nin denizdeki çıkıntısı bir yarımada bulunmaktadı. Söylentilere göre bu yarımadada Druedain denen gizemli bir insan ırkı yaşamaktaydı. Bahsi geçen bölgede Gondorlu insanlar hiç ikamet etmemiştir. Yarımadanın uzak ucunda yalnızca kıyı muhafızları ve deniz feneri görevlileri bulunmaktaydı.
Güneydeki yerleşim yerleri yollar ile birbirine bağlanmaktaydı. Güney Yolu, Minas Tirith'den çıkarak Lossarnach ve Lebennin üzerinden Pelargir'e ulaşırdı. Pelargir'den çıkan bir başka yol ise batıdaki Linhir'e ulaşıp, burada kuzeybatıya dönerek Ethring ve Calembel'e doğru ilerler. Yol, Tarlang Boğazı'ndaki sığ geçitlerden geçerek, Erech Tepesi'nde son bulur.
Anórien Ak Dağlar'ın kuzeyinde, dağların doğu ucuna dek uzanan bir bölgedir. Doğuda Anduin ile kuzeyde ise Entsuyu Ağzı ile sınırlanır. Batıda Mering Çayı, Anórien'i Rohan'dan ayırır. Kadim Batı Yolu, Minas Tirith'den çıkarak Anórien boyunca uzanarak Rohan'dan geçer ve Kuzey-Güney Yolu ile birleşerek Arnor'un Kuzey Krallığı'na uzanır.
Çamlık, Anórien ile Rohan arasındaki sınırda bulunmaktaydı. Ormanın yarısından büyük bir bölümünün Anórien'de bulunmasına rağmen Çamlık, Rohan toprakları arasında sayılmaktaydı. Halifirien tepesi Çamlık içerisindeydi.
Halifirien, Anórien boyunca uzanan Gondor'un işaret kulelerinin bulunduğu tepelerin sonuncusuydu. Bu tepelerde bulunan işaret kuleleri, ihtiyaç anında Rohan'ı yardıma çağırabilmek için tutuşturuldu. Diğer işaret kuleleri ise Calenhad, Min-Rimmon, Ak Dağlar'ın eteklerinde bulunan Erelas, Nardol, Eilenach ve Doğu Anórien'deki Drúadan Ormanı'nda bulunan Amon Dîn'deki tepelerdeydi.
Drúadan Ormanı'nın yerlileri Drúedaindi. Drúedain yabancılara pek kendisini göstermeyen, ormana yabancı biri girdiğinde kendini gizleyen yabani bir halktı. Drúadan Ormanı ile Ak Dağlar arasında Taşaraba Vadisi bulunurdu.
Minas Tirith, Mindolluin Dağı'nın köklerinde, Ak Dağlar'ın en doğu ucunda bulunan yedi katlı bir şehirdi. Şehrin etrafındaki Pelennor Çayırları zengin tarlalardan oluşmaktaydı ve şehrin etrafı Rammas Echor denen surla kapalıydı. Minas Tirith, III. Çağ'ın ikinci döneminden itibaren Gondor'un başkenti durumuna gelmişti.
Osgiliath ise Gondor'un ilk ve asıl başkentiydi. Anduin'e kurulmuş bu büyük ve güzel şehir, Minas Tirith'in 15 mil kuzeydoğusunda bulunmaktaydı. Osgiliath, nehrin her iki yakasına da inşa edilmiş, iki yaka birbirine görkemli köprüler ile bağlanmıştı. Şehrin batı yakasındaki kısmı Anórien'de, doğu yakasındaki kısmı ise Ithilien'de bulunmaktaydı.
Ithilien, Gondor'un Mordor ile sınırında, Gölge Dağları ile Anduin arasında kalan latif ve yeşil kısmıydı. Ithilien kuzeyde Emyn Muil tepeleri, Islakçene bataklığı ve Ölü Bataklıklar ile sınırlanmaktaydı. Poros Nehri Ithilien'in güneydeki sınırını çizmekteydi. Harad Yolu güneyden gelerek Poros Geçişi ve Ithilien boyunca ilerleyip, Mordor'un Kara Kapısı'na ulaşmaktaydı.
Minas Ithil, Minas Tirith'in eş şehri, Gölge Dağları'nın eteklerinde bulunmaktaydı. 2002 yılında şehir Nazgúl tarafından ele geçirildi ve ismi Minas Morgul olarak değiştirildi. Morgul Yolu, Minas Morgul'dan çıkarak Osgiliath'a varmaktaydı. Morgulduin, Morgul Vadisi'nden kaynağını alıp, yol boyunca akarak Anduin'e dökülmekteydi. Emyn Arnen tepeleri Morgul Yolu'nun güneyinde kalmaktaydı.
Cair Andros; Anduin Nehri üzerinde bulunan, Ithilien ile Anórien arasında kalan bir adaydı. Ada, düşmanın nehri geçişini engellemek amacıyla askeri yönden korunaklıydı. Tolfalas adası; Anduin'in ağzında, Belfalas Körfezi'nde bulunmaktaydı.
Gondor'un sınırları, tarihsel süreç içerisinde birkaç defa değişikliğe uğramıştır. 2510 yılından önce Rohan, Calenardhon ismiyle Gondor'un bir eyaletiydi. Poros ile Harnen Nehri arasındaki Güney Gondor bölgesi Gondor ile Harad arasındaki çekişme sebeplerinden biridir. Hyarmendacil I döneminde, Gondor gücünün doruklarındayken sınırları Umbar'a kadar uzanmaktaydı. Bu süreçte Gondor, Anduin Nehri'nin doğrusundan Rhûn Denizi'ne kadar olan toprakları ve Dumanlı Dağlar'ın batısından Grisel'e kadar uzanan toprakları da sınırları içerisinde bulundurmaktaydı. Fakat sözü edilen bu bölgelerde Gondorlular hiç yaşamamıştır.
Tarihçe
Numenor'un çöküşünden sonra Orta Dünyanın güneybatısında kurulmuş olan Dunedain krallığıdır. Elendil'in oğulları Isildur ve Anarion tarafından kurulmuştur. Başkenti ilk başlarda Osgiliath olup,Minas İthil ve Minas Anor'dan,ülkenin doğu ve batısının yönetilmesinde yararlanılıyordu. Fakat doğudaki Minas Ithil'in işgali ve de Osgiliath'ın başına gelen birçok felaket sonucunda yavaş,yavaş yokolması sonucunda başkent; artık Minas Tirith adıyla anılan, Minas Anor'a taşınır. Krallık uzun süre boyunca Anarion'un soyundan gelen krallar tarafından yönetildikten sonra, 2050 yılında son kral Earnur'un kayıplara karışması sonucu,vekilharç Mardil ve onun soyundan gelen diğer vekilharçlar yönetimi ele geçirirler. Bu durum,Minas Tirith'in kuşatıldığı Pelennor savaşına dek sürecektir.Pelennor'da kazanılan zaferden sonra; zaferin kazanılmasında büyük bir pay sahibi olan ve uzun süre önce yıkılmış olan Arnor kraliyet hanedanının son üyesi olan Dunedain Şefi Aragorn, Isildur'un varisi olmasının verdiği yetkiye dayanarak Gondor tahtı üzerinde hak iddia eder. Bir savaş kahramanı oluşu ve halkın gözünde büyük bir komutan olması sayesinde başarılı olarak, son Gondor vekilharcı Faramir'in yerine tahta geçer ve uzun süredir Gondor'da tahta çıkan ilk Kral olur. Kral Elessar adıyla taç giydikten sonra kuzeye giderek eski Arnor krallığını yeniden kurarak Gondor ve Arnor devletlerini, Birleşik Krallık adı altında yeniden birleştirir.
Birinci Çağ
Sonradan Gondor adıyla anılacak bu bölge, seyrek bir nüfusa sahip olmaktaydı. Bölgede, Ak Dağlar civarında yaşayan ve batıdaki Elfler tarafından Drúedain adıyla anılan, Drughu adlı insan toplulukları yaşardı. Drughular genellikle diğer insanlardan uzak durmaları ve Ak Dağlar'da yabani bir yaşam tarzı sürdüklerinden dolayı Vahşiler olarak bilinirlerdi ve diğer ırklarla pek etkileşim içinde olmazlardı.
İkinci Çağ
Drughular Numenoreanlarla etkileşim içerisine girerek onlardan birçok şey öğrendiler; fakat buna rağmen aralarındaki ilişkiler fazlaca ileri gidememiştir.Geçen zaman içerisine Sauronun Mordor'daki yükşelişi ve doğudan yayılan orkların saldırıları sonucunda Drughuların birçoğu öldürüldü. Geri kalanlarsa bölgeden kaçarak kuzeydeki Bozdiyar ve Bree çevresine göç ettiler. Bazılarıysa Dumanlı dağlardaki derin vadilere ve Gri orman gibi yabani bölgelere saklandılar. Sauronun 1701'de Numenorean ve Elfler karşısında yenilgiye uğraması ve ardından, Numenoreanların gücünden korkarak, gücünü zayıf ve güçsüz durumdaki doğuya kaydırması sonucu bölge Numenoreanlara kalmış oldu. Numenoreanların Orta Dünya kıyılarında koloniler, sömürgeler kurması ve Numenoreanlar arasındaki siyasi çatışmaların başlamasıda bu zamana rastlar.