Türkiye'de enerji

Türkiye'de enerji kaynakları yetersizdir, dışa bağımlı durumdadır. 1997 yılında elektriğin %38,5'i hidroelektrik olmak üzere, %71,7'si yerli kaynaklardan üretilirken, 2020'de yerlilik payının %35'e düşmesi beklenmektedir [1].

Türkiye her yıl birincil enerjisi 6 exajoule tüketiyor,[2] kişi bası 20 megawatt saat (MW/s)'tan fazla. Türkiye'de enerji beşte dört'tan fazla fosil yakıtan:[3] %31 petrol, %28 doğalgaz ve %27 kömür(2016 (2016) itibarıyla).[4] Türkiye'nin enerji politikası fosil yakıtın ithalat küçültmek ister, çünkü onlar ithalatın ödemelerinden dörtte biri (Şubat 2019 (Şubat 2019) itibarıyla).[5] Enerjisi kaynakların fosil yakıt olduğu yüzünden Türkiye’den sera gazı emisyonları dünyada ortalama kişi başından daha büyük,[6] yılda kişi başına 6 ton'dan fazla.[7].

Enerjinin değişim ve dönüşüme uğramamış haline birincil enerji kaynaklar denilir: Petrol, doğal gaz, kömür, hidrolik, nükleer, biyokütle, gelgit- dalga, rüzgâr ve güneş enerjisi gibi. Birincil enerjinin dönüştürülmesi ile ikincil enerji kaynakları elde edilir: Elektrik, motorin, benzin, kok kömürü, petrokok, hava gazı, LPG gibi[8].

Türkiye'de enerji tüketiminin kaynaklar bazında dağılımı

Kişi başı enerji tüketimi, dünyada 1,87 ton eşdeğer petrol(tep), Türkiye'de 1,59 tep'tür. Kişi başına elektrik tüketimi dünyada 3155 kWh, Türkiye'de 3058 kWh'tir. Dünyada ortalama kişi başına Karbon salınımı 4,88 ton/kişi, Türkiye'de 4,31 ton/yıldır

Mevcut tüketim

Türkiye'de birincil enerji üretiminin kaynaklar bazında dağılımı

Birincil kaynakların payları; %33,1 petrol, %30,3 kömür ve %23,7 doğalgaz, %6,4 hidrolik, %4,9 nükleer, %1,6 diğer yenilenebilir kaynaklar (güneş, rüzgâr, biyoyakıt, jeotermal) şeklinde sıralanır. Dünyada elektrik sırasıyla; %41 kömür, %21 doğalgaz, %16 hidroelektrikten elde edilir. 2011 yılında 32 228,9 Btep (bin ton eşdeğer petrol) enerji üretilmiştir.

2011 yılında Türkiye, 114 480,2 Btep enerji tüketimi ile dünyada 23. sıradadır.

Türkiye'de 2011 yılı birincil enerji kaynakları sırasıyla; %50 linyit, %14 hidrolik, %8 odun, %8 petrol, %5 jeotermal ısı, %4 taş kömürü şeklindedir. Enerji tüketiminde enerji kaynaklarının payları; %33 doğalgaz, %27 petrol, %15 taş kömürü, %14 linyit, %4 hidrolik, %2 odun, %2 petrokok, %1 jeotermal, %1 bitki-hayvan atıkları, %1 güneş, %1 jeotermal, şeklindedir. Enerji ihtiyacının %60'ının karşılandığı petrol ve doğalgaz büyük oranda ithal edilmektedir.

Enerji kaynakları içinde yerlilik payı yıllar içinde azalmıştır. Enerji tüketiminde yerlilik payı 1990'da %48,1 iken 2011 yılında %28,2'ye düşmüştür.

Yenilenemez kaynaklar

Nükleer enerji ile fosil yakıtlar olan kömür, petrol ve doğalgaz tükenebilir enerji türleridir. Dünyada fosil yakıtlarının kalan kullanım ömürleri petrolde 54 yıl, doğal gazda 64 yıl, kömürde 112 yıldır.

Türkiye'de fosil yakıtlarda tespit edilen rezervler; 11.444,9 milyon ton linyit, 1.334,6 milyon ton taş kömürü, 6,2 milyar m³ doğal gaz, 44,3 milyon ton petrol olarak belirlenmiştir.

Türkiye'de 52.911 MW kurulu güce sahip elektrik santrallerinin; %64'ü fosil yatıkları kullanıldığı termik santraller, %36'sı yenilenebilir enerji ile çalışan jeotermal, rüzgar ve hidroelektrik santralleridir.

Petrol

2017 yılında 25,8 milyon ton petrol ithal edilmiştir.[9] Ham petrol Irak, Rusya,Suudi Arabistan,Kuveyt ve Kazakistan'tan geliyor.[10][11]

2011 yılında 2,4 milyon ton petrol üretilmiş, 18,1 milyon ton (21 milyar $) ithalat yapılmıştır. İthalat yapılan ülkeler: İran, Rusya, Suudi Arabistan, Kazakistan, Irak'tır.

Kömür

Türkiye'deki kömür en çok düşük kaliteli linyitir. Dünya sera gazlarının  %1'i  Türkiye’den sera gazı emisyonları, bunun üçte biri kömürden ortaya çıkıyor[12] fakat Türkiye'nin enerji politikası kömür santrallerini mali olarak destekliyor.

1974 yılında 8,4 milyon ton olan üretim, 2011 yılında 73 milyon tona ulaşmıştır. 1974'te 5 milyon ton olan taş kömürü üretimi, 2011'de 2,62 milyon tona düşmüştür. Rezerv yetersizliğinden fazla üretilemeyen taş kömürünün açığı ithalat ile kapatılmaya çalışılmaktadır. 2010 yılında 2,75 milyon ton petrokok, 173 bin ton kok kömürü ithal etmiş, 2011'de 4,1 milyar $, 2005'te 5 milyar $ ödemiştir.

Doğalgaz

Türkiye’de doğal gazın varlığı 1970 yılında Kırklareli Kurumlar Bölgesi'nde tespit edilerek 1976 yılında Pınarhisar Çimento Fabrikası’nda kullanılmaya başlandı. 1975 yılında Mardin Çamurlu sahasında bulunan doğal gaz, 1982 yılında Mardin Çimento Fabrikası’na verildi. Kaynaklardaki rezervlerin sınırlı olması tüketimin genişlemesini önledi.

Doğal gazın sanayi ve şehir şebekelerinde kullanımı çalışmalarına, 84/8806 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla 1984 yılında SSCB ile imzalanan doğal gaz sevkiyatı anlaşmasının ardından başlandı. Doğal gaz şehriçi evsel ve ticari olarak ilk kez 1988’de Ankara’da kullanıldı. 1992 yılında İstanbul, Bursa, Eskişehir ve İzmit’te doğal gaz pazarı genişledi.

Türkiye; Rusya, İran, Azerbaycan gibi ülkelerden aldığı doğal gaz'ı, devlet kuruluşu olan Botaş sayesinde boru hatları vasıtasıyla 81 şehire de ulaştırmış vaziyettedir ve tüm şehirlerde doğalgaz kullanımı vardır. Botaş, doğal gazı doğal gaz dağıtım şirketlerine RMS-A denilen istasyonlarda teslim eder ve bu istasyonlar sonrasındaki şehir içi şebekelerinde herhangi bir işletmesel faaliyeti ve sorumluluğu bulunmamaktadır.

Türkiye’de tüketime sunulan yıllık doğal gaz miktarı, imzalanan anlaşmalarla 2005 yılında 40 milyar m³; 2010 yılında 55 milyar m³ mertebesine ulaşması beklenmektedir. Özellikle evsel kullanımda doğal gazın kesilmesi riski yoktur. Gazın büyük bir kısmı sanayide kullanılmaktadır ve gaz dağıtım firmaları sanayideki aboneleri ile özel bir sözleşme yaparak olası bir gaz arzı sıkıntısında sanayiye verdiği gaz miktarını azaltıp bunu konutlara vermektedir. Böyle bir durum, bugün için çok az bir ihtimaldir, çünkü Türkiye'de gaz arzı talepten fazladır.

Türkiye’de de sınırlı bir miktarda doğal gaz çıkmakta ve kullanıma sunulmaktadır. Türkiye doğal gazı esas olarak Rusya ve İran’dan boru hatlarıyla, Cezayir ve Nijerya’dan sıvılaştırılmış (LNG) olarak deniz yoluyla satın almaktadır. Ayrıca Azerbaycan ve Türkmenistan ile doğal gaz temini için anlaşmalar yapmıştır.

Türkiye'nin doğal gazda dışa bağımlılığı %98'8'dir. Tüketilen 49,8 milyar m³ doğal gazın ancak 502 milyon m³'ü (%1) Türkiye'de üretilmiştir. Doğal gazın %50'si elektrik üretiminde kullanılmaktadır.[13]

Türkiye 2014 yılında ithal ettiği doğal gazı sırasıyla şu ülkelerden temin etmiştir: Rusya %56,İran %19, Azerbaycan %9, Cezayir %9, Nijerya %7. Türkiye'nin doğal gaz rezervi 5 milyar m³'tür. Yeni kaynaklar bulunmadığı takdirde var olan kuyuların 10 yıllık üretim ömrü vardır.[13]

2020 yılında Türkiye'nin kuzeyinde bulunan Karadeniz'de 320.000.000.000 m3 doğalgaz keşfedildi.[14]





Türkiye'nin doğalgaz ithal ettiği ülkeler ve ithalat oranları

  Rusya (%56)
  İran (%19)
  Azerbaycan (%9)
  Cezayir (%9)
  Nijerya (%7)
  Spot (%1)
  Diğer (%-1)
Bileşen %
Metan (CH4)70-90
Etan (C2H6)5-15
Propan (C3H8) ve Bütan (C4H10)< 5
CO2, N2, H2S, vb.geriye kalanı

1987 yılında 500milyon ton olan tüketim 87 kat artarak 20011'de 43,874 milyar m³'e yükselmiştir. 2011 yılında 16 milyar $ doğalgaz ithal edilmiştir. Doğal gazın %57,9'u Rusya, %18,7'i İran, %9,5'i Cezayir, %8,7'si Azerbaycan'dan ithal edilmiştir. Türkiye günde 2,17 milyon m³, yıllık 793,4 milyon m³ doğal gaz üretmektedir. Doğal gazda üretim tüketimin %2'sini karşılamaktadır.

Nükleer

Nükleer enerji elde etme amacıyla uranyum ve toryum kullanılır. Dünya uranyum rezervi 5.327,2 bin ton, Türkiye rezervi 9.129 tondur. Türkiye 744 Bin ton toryum rezervi ile dünyada Hindistan'dan (846 bin ton) sonra ikinci sıradadır. Türkiye'nin ilk nükleer elektrik tesisinin Akkuyu Nükleer Güç Santrali olacaktır. Sinop Nükleer Enerji Santrali Fransız ve Japon firmalar ile birlikte inşa edilecektir.

Yenilenebilir kaynaklar

Hidrolik, jeotermal, biyokütle, güneş ve rüzgâr enerjisi yaygın yararlanılan yenilenebilir kaynaklardır. Türkiye'nin yenilenebilir enerji potansiyeli 19 GW olarak belirlenmiştir.

  • Hidrolik enerji: Genellikle yapılan barajlarda biriken suyun gücünden elektrik elde edilmesiyle gerçekleşir. Türkiye'nin hidroelektrik potansiyeli 36.603 MW/yıl hesaplanmıştır. 2011 elektrik üretiminin %22,8'ine karşılık gelen 53 TWh hidroelektrik üretilmiştir. Yeni elektrik santrallerinin doğal gazlı olması nedeniyle hidroelektriğin payı yıllar içinde düşmüştür. 2004 yılında %30,6 olan hidroelektriğin payı 2011'de %22,8'e düşmüştür.
  • Jeotermal enerji: Türkiye jeotermal kapasite acısından dünyada 7. sıradadır. 31.500 MWT olan jeotermal güç 5 milyon konut ısıtabilecek güçtedir. Jeotermal elektrik kapasitesi 4 milyar kWh/yıl olarak belirlenmiştir. 2011 yılında yedi sahada, 114 MW kurulu güce sahip jeotermal elektrik tesisi bulunmaktadır. 400MW kurulu güce sahip 13 sahada çalışmalar devam etmektedir.
  • Biyoenerji: Türkiye'de az miktarda Biyodizel üretimi yapan bir firma vardır. Benzin tüketiminin %7'sini karşılayacak kapasiteye sahip tesisler bulunmasına rağmen, üretim benzin tüketiminin %2'sini karşılamaktadır. Türkiye'de 2608 milyon m³ biyogaz üretim potansiyeli bulunmaktadır.
  • Güneş enerjisi: Güneş pilleri, güneş santralleri ve güneş kolektörleri aracılığı ile güneş enerjisinden yararlanılır. Su ısıtmada kullanılan güneş kolektörleri kurulu gücü sıralaması şöyledir; 118GWt Çin, 9,3GWt Türkiye, 9,2GWt Almanya, 4,0GWt Japonya. Fotovoltaik güneş pilleri elektrik şebekesinin olmadığı alanlarda; deniz feneri, trafik lamba ve işaretleri, park ve otoyol aydınlatma, su motorlarında kullanılmaktadır. Türkiye'de güneş enerjisi Kurulu gücün 5 MW olduğu tahmin edilmektedir.
  • Rüzgâr enerjisi: Türkiye 2011'de 1729 MW güç kapasitesi ile dünyada 17. sıradadır. Kurulu gücün %3,2 sine karşılık gelen rüzgâr santrallerinden 2011'de, toplam üretimin %2,07'sine karşılık gelen 4726 milyar kWh üretim yapılmıştır. Türkiye'de rüzgâr gücünü elektriğe çeviren rüzgâr santralleri Manisa, İzmir, Balıkesir, Hatay, Osmaniye, İstanbul, Çanakkale illerindedir.

Kaynakça

  1. BACANLI, Dr. Ülker GÜNER. "TÜRKİYE' DE ENERJİ KAYNAKLARI VE HİDROELEKTİRİK ENERJİNİN ÖNEMİ" (PDF). dektmk.org.tr. 27 Mart 2014 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Kasım 2015.
  2. TÜİK rapor (2019), s. 71
  3. OECD (2019), bölüm 1.
  4. "Total Primary Energy Supply (TPES) by source:Turkey". Uluslararası Enerji Ajansı. 24 Ekim 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 24 Ekim 2018.
  5. "Turkey's energy import bill up 2.7 pct in Feb. 2019". Anadolu. 29 Mart 2019.
  6. "Who emits more than their share of CO₂ emissions?". 6 Haziran 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Nisan 2019.
  7. "Turkey's greenhouse gas emissions up 4.4% in 2016". Anadolu. 31 Ağustos 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Mayıs 2019.
  8. KOÇ, Prof. Dr.Erdem; ŞENEL, Mahmut Can. "DÜNYADA VE TÜRKİYE'DE ENERJİ DURUMU" (PDF). Mühendis ve Makina sayı:639. 10 Ekim 2015 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Kasım 2015.
  9. "Petrol". Türkiye Cumhuriyeti Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı. 18 Nisan 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Mayıs 2019.
  10. "Türkiye İran'dan ithalatı tamamen durdurdu!". Cumhuriyet. 21 Mayıs 2019.
  11. "Petrol Piyasası Yıllık Sektör Raporu Listesi". EPDK. 31 Mayıs 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 31 Mayıs 2019.
  12. Şahin (Editör), Ümit. "Kömür Raporu İkli̇m Deği̇şi̇kli̇ği̇, Ekonomi̇ Ve Sağlık açisindan Türki̇ye'ni̇n Kömür Poli̇ti̇kalari" (PDF). Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi. 17 Mayıs 2017 tarihinde kaynağından (PDF) arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Nisan 2019.
  13. "2014 YILI HAM PETROL VE DOĞAL GAZ SEKTÖR RAPORU" (PDF). enerji.gov.tr. Mayıs 2015. Erişim tarihi: 19 Mayıs 2016.
  14. https://www.dw.com/tr/erdoğan-karadenizde-320-milyar-metreküp-doğal-gaz-bulduk/a-54649426
This article is issued from Wikipedia. The text is licensed under Creative Commons - Attribution - Sharealike. Additional terms may apply for the media files.