Geyik

Geyik, geyikgiller (Latince: Cervidae) familyasında geviş getiren otobur memeli hayvanların ortak adıdır. Çift toynaklılar takımında bulunan akraba familyalardaki benzer hayvanlar da genel olarak geyik diye adlandırılmaktadır.

Geyik
Kızıl geyik (Cervus elaphus)
Bilimsel sınıflandırma
Âlem: Animalia
Şube: Chordata
Alt şube: Vertebrata
İnfa şube: Gnathostomata
Sınıf: Mammalia
Takım: Artiodactyla
(Çift toynaklılar)
Alt takım: Ruminantia
(Geviş getirenler)
Familya: Cervidae
Goldfuss (1820)
Alt familyaları

Metne bakınız.

Yaşam alanı

Geyikler Antarktika ve Avustralya dışındaki kıtalarda oldukça yaygın olarak dağılmıştır. Afrika kıtasında Kuzey bölümünde Tunus ve Cezayir'in Atlas Dağları'nda bir miktar kızıl geyik bulunmaktadır. Geyikler tundradan tropikal yağmur ormanlarına kadar çeşitli biyomlarda yaşar. Her ne kadar ormanlarla bağdaştırılsa da birçok geyik türü ekotondur yani ormanlar ve çalılıklar ile kırlık ve savanlar arasındaki geçiş bölgelerinde yaşar. Büyük geyik türlerinin çoğu tüm dünyada ılıman yaprak döken ağaç ormanlarında, dağlık karışık ibreli ağaç ormanlarında, tropikal mevsimlik/kuru ormanlarda ve savanlarda bulunur. Ormanlar içinde bazı bölgelerin kısmen ağaçlardan temizlenmesi aslında geyik popülasyonlarına yardımcı olur. Bu şekilde geyiklerin sevdiği ot tiplerinin yetişmesi için yer açılır. Yine de bu popülasyonların büyümesi ve hayatta kalması için gizlenmelerine yardımcı olacak uygun ve yeteri kadar ormanlık ve çalılık bulunması gereklidir. Orta ve Güney Amerika'nın broket ve pudusu ile Asya'nın munçağı gibi küçük geyikler ise genelde sık ormanlarda yaşar ve açık alanlarda pek görülmezler. Ayrıca yalnızca dağlarda, otlaklarda, bataklıklarda ve ıslak savanlarda ya da çöllerle sarılmış ırmak bölgelerinde yaşayan özelleşmiş geyik türleri de bulunur. Bazı geyikler kutup bölgesi çevresinde hem Kuzey Amerika hem de Avrasya'da yayılmıştır. Arktik tundra ve taygalarda yaşayan ren geyiği ile taygalar ve komşu bölgelerinde yaşayan sığın bunlara örnektir.

Asya'nın ılıman kesiminde geyiklerin en çok bulunduğu bölgeler Kuzey Kore, Mançurya (Kuzeydoğu Çin) ve Rusya'nın Ussuri bölgesindeki karışık yaprak döken ağaç ormanları, dağlık ibreli ağaç ormanları ve taygalardır. Bu dünyanın en zengin yaprak döken ve ibreli ağaç ormanlarından olan bölgede Sibirya karacası, sika geyiği, ren geyiği, Kanada geyiği ve sığın bulunur. Bu bölgenin hemen güneyinde Çin'de olağandışı olan Peder David geyiği ile karşılaşılır. Sika geyiği, beyaz dudaklı geyik, Orta Asya kızıl geyiği ve Kanada geyiği gibi geyikler tarih boyunca boynuzları için avlanmıştır. Ren geyiği de kısmen evcilleştirilerek sürüler hâlinde beslenmiştir.

Barselona hayvanat bahçesinde çital sürüsü.

Tropiklerde ise Güney ve Güneydoğu Asya'da Hindistan, Nepal ve bir zamanlar Tayland gibi ülkelerde büyük oranda geyiğe rastlanır. Kuzey Hindistan'ın Ganj Nehri Ovası'nın ve Nepal'in Terai bölgesinin tropikal mevsimlik nemli ve kuru yaprak döken ağaç ormanları ve hem nemli hem kuru savanlarında çital, domuz geyiği, barasinga, Hint sambar geyiği ve Hint munçağı yaşar. Ganj Ovası'nın hemen kuzeyindeki Keşmir Vadisi'nde Orta Asya kızıl geyiğinin nadir rastlanan bir alt türü olan Keşmir geyiğine rastlanır. Bir zamanlar tropikal mevsimlik nemli yaprak döken ağaç ormanları ve nemli savanları olan Tayland'ın Chao Praya Nehri Vadisi'nde domuz geyiği, Schomburgk geyiği (günümüzde soyu tükenmiştir), alından boynuzlu geyik, Hint sambar geyiği ve Hint munçağı yaşardı. Günümüzde hem barasinga hem de alından boynuzlu geyik türlerine nadiren rastlanır ve soyları tehdit altındadır. Tayland'taki domuz geyiği popülasyonu da enderdir. Çital ve barasingha büyük sürüler hâlinde yaşar, Hint sambar geyiği de büyük gruplar hâlinde bulunabilir. Bütün bu geyik türlerinin bir arada yaşamaları hepsinin beslenmek için değişik bitki türlerini tercih etmeleridir. Bu geyikler yaşam alanlarını aynı zamanda Asya filleri, çeşitli antilop türleri ve vahşi öküzler gibi diğer otçullarla paylaşırlar. Türkiye'de doğal olarak 5 geyik türü bulunur. Bunlar sığın, Mezopotamya geyiği, Algeyik, karaca ve kızıl geyiktir. Bu türlerden sığın ve Mezopotamya geyiği aşırı avlanma sonucu yok olup artık Türkiye'de görülmemektedir. Alageyik neredeyse tükenmek üzeredir, kızıl geyik tehlike altında küçük ve dağınık popülasyonlarda hayatını sürdürmektedir, karaca ise hala yaygındır fakat nüfusu azalmaktadır.

Kuzey Amerika'da en yoğun geyik popülasyonlarına Kanada Rocky Dağları ile Alberta ve British Kolombiya bölgeleri arasındaki Kolumbiya Dağları'nda rastlanır. Burada Kuzey Amerika'da yaşayan beş geyik türünün tamamına rastlanır: Ak kuyruklu geyik, katır geyiği, ren geyiği, Kanada geyiği ve sığın. Bu bölgede dağ eteklerinde nemli ibreli ağaç ormanları ve Alp tarzı otlaklar, ovalarda ise göllerin ve akarsuların yakınında tarım bölgeleri ile yaprak döken ormanlardan oluşan parklar bulunur. Ren geyiği daha yüksek rakımda subalpin otlaklar ve alpin tundralarda yaşar. Ak kuyruklu geyik, toprakların tarıma açılması ve ibreli ağaç ormanlarının açılarak yerine yaprak döken ağaçların yetişmesi nedeniyle yaşam alanlarını Kanada Rocky Dağlarının eteklerine kadar genişletmiştir.

Orta ve Güney Amerika'da çeşitli küçük broket türleri ve güneydoğu Asya'da da çeşitli küçük munçak türleri yaşar. Yukarıda belirtilen büyük geyik türlerinin aksine bu geyik türleri daha çok yalnız dolaşır ve sık ormanlarda saklanmayı tercih eder. Dolayısıyla da popülasyon yoğunlukları daha düşüktür.

Avustralya'ya 19. yüzyılda getirilen altı geyik türü buraya uyum sağlamayı başarabilmiştir. Bunlar alageyik, kızıl geyik, sambar geyiği, domuz geyiği, rusa geyiği ve benekli geyiktir. Yeni Zelanda'ya 1900'lerin başında sokulan kızıl geyik 1960'ların sonundan beri geyik çiftliklerinde evcilleştirilmiş olarak yetiştirilmektedir.

Özellikler

Geyik boynuzları diğer geviş getiren çift toynaklıların boynuzlarından farklıdır. Geyik boynuzları özellikle yazları olmak üzere her yıl gelişen kemiksi bir yapıya sahiptir ve genellikle yalnızca erkek geyiklerde oluşur. Genç bir geyiğin ilk boynuzları doğuştan itibaren başlarındaki iki küçük çıkıntıdan büyüyerek gelişir. Yeni çıkan boynuzlar kalın bir kadife tabakasının içinde gelişir ve bu tabaka içindeki kemik sertleşene kadar birkaç ay boynuz üzerinde kalır. Daha sonra bu kadife tabaka halk arasında inanıldığının aksine dökülmez ama yırtılarak parçalanır ve boynuzdan ayrılır. Geyiklerin izledikleri ana güzergâhların avcılar tarafından izlenebilmesinin bir yolu da geyiklerin "sürtünme"lerini izlemektir. Sürtünmeler geyiklerin bölgelerini belirlemek için göz kenarında ve alınlarındaki bezlerden salgılanan kokunun çevreye bırakılması için kullanılır. Çiftleşme mevsiminde erkekler, sürü içindeki dişileri çekebilmek için birbirleriyle boynuz boynuza dövüşür. Birbirinin etrafında dönen erkek geyikler bacaklarını büker, kafalarını eğer ve birbirlerinin üstüne saldırır.

Yeni doğmuş geyik yavrusu.

Dişi geyik bir batında bir ya da iki yavru doğurur, üçüzlere çok az rastlanabilir. Hamilelik süresi karaca için on ay kadardır. Yavruların çoğu kürklerinin üzerinde beyaz benekler ile doğar ancak yaşlandıkça bu lekeler kaybolur. Yalnızca alageyik bu benekleri yaşamı boyunca taşır. Geyik yavrusu doğumunu izleyen ilk yirmi dakika içinde ilk adımlarını atar. Anne geyik yavrusunu üzerinde koku kalmayıncaya kadar yalayarak temizler böylece avcı hayvanların yavruları bulmasını engeller. Yavru geyik bir hafta kadar otların içinde gizlenmiş olarak kaldıktan sonra annesi ile birlikte yürüyebilecek kadar güçlenir. Anne ve yavru yaklaşık bir yıl kadar birlikte kalır. Erkek yavru bir daha asla annesini görmez ama dişi yavru daha sonra bazen kendi yavrularıyla birlikte annesinin yanına gelerek küçük sürüler oluşturur.

Geyiklerin genellikle engebeli ormanlık araziye uygun uzun güçlü bacakları ve kıvrak, küçük gövdeleri vardır. Geyikler aynı zamanda mükemmel yüzücüdür. Alt çene dişlerinin üzerindeki yarımay şeklinde mineleri sayesinde oldukça farklı bitkileri çiğneyebilir. Geyikler geviş getirir ve mideleri dört odacıklıdır. Hemen hemen her geyiğin gözlerinin önünde bezcikler bulunur. Bu bezciklerde bölgelerini belirlemeye yarayan güçlü kokulu feromon bulunur. Birçok tür geyiğin erkekleri sinirlendiklerinde ya da heyecanlandıklarında bu bezleri geniş geniş açar. Tüm geyiklerin karaciğerinde safra kesesi bulunmaz. Boynuzu olmayan ve üst köpekdişleri fildişi gibi büyüyen su geyiği bu özellikleriyle diğer geyik türlerinden ayrılır.

Geyikler beslenmelerinde seçicidir. Yapraklarla beslenirler. Otçul standartlarında, özelleşmemiş küçük mideleri vardır. Besin gereksinimleri oldukça yüksektir. Koyun ve ineklerin yaptığı gibi düşük kalite, lifli besinlerden çok miktarda sindirmeye çalışmak yerine kolayca sindirilebilen tomurcukları, genç yaprakları, taze çimenleri, yumuşak ince dalları, meyve, mantar ve likenleri tercih eder.

Taksonomi

Dünya çapında 50 kadar geyik türü bulunur. Geyikgiller iki büyük gruba ayrılır: Muntiacinae ve Cervinae alt familyalarının bulunduğu Eski Dünya grubu ile Hydropotinae ve Capreolinae alt familyalarının bulunduğu Yeni Dünya grubu. Bu terimler yalnızca grupların orijinini belirtir ancak günümüzdeki türlerin dağılımını belirtmez. Örnek verilecek olursa bir Yeni Dünya türü olan su geyiği yalnızca Çin ve Kore'de bulunur.

Yaklaşık 5 milyon yıl kadar önce Yeni Dünya grubunun Kuzey Amerika ve Sibirya ormanlarında, Eski Dünya grubunun ise Asya'da evrim geçirdiği düşünülmektedir.

Alt familyalar, cinsler ve türler

Pekin hayvanat bahçesinde Çin munçağı
Sığın, dünyanın en büyük geyiği.
Pudu, dünyanın en küçük geyiği.

Geyikgiller familyası şu şekilde incelenir:

Dış bağlantılar

This article is issued from Wikipedia. The text is licensed under Creative Commons - Attribution - Sharealike. Additional terms may apply for the media files.