Grip
Grip, influenza veya enflüanza, viral bir hastalıktır. Sağlıklı insanlarda ortalama bir haftada geçmesine rağmen; vücut direncini düşüren kronik hastalığı olan kişilerde (şeker, kalp-akciğer hastalıkları, AIDS vb.) ve yaşlılarda pnömoni (zatürre), meningoensefalit (beyin iltihabı), myokardit (kalp kası iltihabı) gibi ölümle sonuçlanabilecek hastalıklara yol açabilir. Bu tür risk grubundaki kişilere "yüksek risk grubundaki kişiler" denir.
Grip | |
---|---|
Diğer adlar | İnfluenza, enflüanza |
Yaklaşık 100.000 kez büyütülen Influenza virüsü | |
Uzmanlık | Aile hekimliği, Göğüs hastalıkları, Enfeksiyon hastalıkları, Acil tıp |
Süre | ~1 hafta[1] |
Korunma | El yıkama, grip aşısı, cerrahi maskeler[1][2] |
Grip virüsü Orthomyxoviridae familyasına mensup örtülü bir RNA virüsüdür. Virüsteki nükleik asit 8 tane negatif anlamlı RNA'dan oluşur. RNA'nın kopyalanmasında hata oranı yüksek olduğu için, virüs genomu sürekli değişim halindedir. Ayrıca, aynı hücreyi birden fazla virüsün enfekte etmesi durumunda viral RNA parçaları birbirleriyle karışıp yeni genetik kombinasyonlar oluşturabilirler. Bu nedenlerden dolayı vücudun bir grip türüne karşı kazandığı bağışıklık ertesi yıl ortaya çıkan yeni bir salgına karşı genelde etkisiz olur.
Tedavi ve korunma
Grip, virüs enfeksiyonu olduğu için tedavisi yoktur. Antibiyotikler tedaviye yaramazlar, çünkü antibiyotikler yalnızca bakterilere etki ederler. Yaklaşık bir hafta içinde hastalık kendiliğinden iyileşecektir; ancak doktora gitmek ve 3-5 gün iyice dinlenmek gereklidir. Bol sıvı tüketilmesi de salgıların rahatça dışarı atılmasını sağladığından iyileşmeyi hızlandırır.
Virüs, öksürük ve hapşırma ile yayılan damlacıklarla, ayrıca öpüşme ve tokalaşma gibi temaslar yoluyla da bulaşır. Bu nedenle hasta kişilere temas etmekten ve onlarla ortak eşya (havlu gibi) kullanmaktan sakınılmalıdır. Hasta olan kişi çevresindekilere hastalığı bulaştırmamak için eşyalarını ayırmalı, çok zorunlu olmadıkça dışarıya çıkmamalıdır. Neredeyse her virüste ölme olasılığı (Çok düşük olsa da) vardır. Bu yüzden gribi olabildiğince çabuk atlatmaya bakılmalıdır. Binlerce çeşit grip virüsü olduğu için ömür boyu kalıcı bağışıklık kazanılamaz.
Aşı olması önerilen kişiler şunlardır:
- 65 yaş ve üstündeki kişiler.
- Kronik hastalığı olan kişiler: Kronik kalp, akciğer, karaciğer, böbrek, şeker hastalığı ve benzeri hastalığı olanlar.
- Bağışıklık sistemleri zayıflamış olan kişiler: Kanser hastaları, bağışıklık sistemi hastalığı olanlar, organ ve kemik iliği nakli yapılan kişiler.
- Uzun süreli aspirin tedavisi alan çocuk ve gençler.
- Hastanelerde çalışan doktor, hemşire, hastabakıcılar; kreş ve huzurevleri çalışanları.
- Yüksek risk grubundaki kişilerle yakın temasta olan kişiler
- İlk 3 aydan sonraki hamile kadınlar
- 6. ayından itibaren bebekler
- Çevresindeki insanlar grip ise grip aşısı olunması kesinlikle önerilmektedir.
Tarihçesi
Hastalığın en maruf ismi olan ''Grip'' kelimesi Galya yerlilerinin dilinde bulaşmak manasına gelen ''Gripan'' kelimesinden köken almaktadır. Hastalığın tıbbi literatürdeki adı olan ''İnfluenza'' kelimesi ise İtalyancada ''yıldızlardan gelen gizli kuvvet'' manasına gelen bir kelimeden türemiştir. Hastalığa ''Flu'', ''Nezle'' ve ''Paçavra Hastalığı'' gibi isimler de halk tarafından verilmiştir.[3]
Grip hastalığı hakkındaki kayıtlar çok eski zamanlara kadar dayanmaktadır. Hipokrat M.Ö. 5. yüzyılda Sicilya'da ordu içerisindeki bir grip epidemisini kayda geçirmiştir. Kayıtlara geçmiş en eski pandemi ise 1510 yılında olmuştur. Malta'da başlayan bu pandemi Sicilya yoluyla neredeyse tüm Avrupa'yı etkisi altına almıştır. Daha sonra 1580, 1780-1782, 1830-1833, 1847-1850, 1889-1892 pandemileri 20. yüzyıl öncesi büyük grip salgınları olarak tarihe geçmiştir.[3]
20. yüzyılda ise başta 1918 İspanyol gribi olmak üzere birçok pandemi kayıtlara geçti. 1918-1919 pandemisi bilinen en şiddetli grip salgını olarak 20 milyonu aşan insanın ölümüne sebep oldu. Daha sonraki dönemde 1972 yılından 1981 yılına kadar zaman diliminde saptanan 6 epidemide ise 200.000'den fazla insan ölmüştür.[3]
20. yüzyılda üç influenza pandemisinin her biri epidemiyolojik açıdan farklılık göstermektedir. Örneğin; 1957 pandemisi genellikle çocuk yaş grubunu etkilemiş olup, alınan önlemler de genellikle bu gruba yönelik olmuştur. Buna karşın 1968’de tüm yaş grupları etkilenmiştir. 1918’deki pandemi ise özellikle genç erişkin grubu etkilemiştir.[4]
Hastalığın etkeni olan İnfluenza virüsü ilk defa 1933'te Smith tarafından izole edilebildi. Akabinde İnfluenza B 1939 yılında Francis ve İnfluenza C virus 1956 yılında Taylor tarafından izole edilmiştir. 1941 yılında virüslerin Hemaglutinasyon özelliğinin tanımlanmasıyla geriye dönük bir araştırmaya imkân bulunmuş oldu. Daha önceki pandemilerin canlılarda oluşturduğu antikorların hemaglutinasyon inhibisyonları ile geçmiş pandemilere sebep teşkil eden influenza tipleri aydınlatılmış oldu. Bir nevi serolojik arkeoloji oluşturulmuş oldu. 1940 yılında ilk influenza aşısı, 1960 yılında da tedavi ve profilakside kullanılan amantadin geliştirilmiştir.[5].[6][7]
İspanyol Nezlesi(Gribi)
İspanyol gribi ya da nezlesi, hastalık ilk olarak 11 Mart 1918 yılında ABD'nin New Mexico eyaletinde tespit edildi.
1918-1920 yılları arasında H1N1 virüsünün bir alt grubunun yol açtığı bir salgındır. 18 ayda 50 ile 100 milyon arasında insanın ölümüne yol açarak dünya tarihinin bilinen en büyük salgını olmuştur. Grip zayıf, yaşlı ve çocuklardan çok sağlıklı erişkinleri etkilemiştir. İlk başlarda hayvanlardan insanlara geçtigi sanılan hastalık daha sonraları hava yolu ile bulaştığı fark edilmiş ve korunmak için maske takmanın önemi anlaşılmıştır.
Salgın İspanya'da başlamadı. İspanyol Nezlesi olarak adlandırılmasının nedeni İspanya'nın Birinci Dünya Savaşı'nda yer almamış olması ve askeri sansürün olmaması nedeniyle ilk kez gündeme gelmiş olmasıdır.
Kuş Gribi
Avian İnfluenza, tavuk vebası ya da kuş gribi olarak da bilinir. İnfluenza A grubu virüslerin neden olduğu bir hastalıktır. Virüsün. H5N1 adındaki türevi insanları da öldürebilir. Hastalık göçmen kuşların salyaları ve dışkılarıyla temas sonucu bulaşmaktadır.
Ateş, öksürük, boğaz ağrısı ve kas ağrısı gibi belirtileri başlangıç belirtileridir. Hastalık ilerledikçe zatürre, solunum yetmezliği gibi hastalıklar ortaya çıkabilir. Hastalık ilk olarak 2005-2007 yılları arasında ortaya çıkmıştır.[8][9][10][11]
Kaynakça
- "Influenza (Seasonal)". World Health Organization (WHO). 6 Kasım 2018. 30 Kasım 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 30 Kasım 2019.
- Jefferson T, Del Mar CB, Dooley L, Ferroni E, Al-Ansary LA, Bawazeer GA, van Driel ML, Nair S, Jones MA, Thorning S, Conly JM (Temmuz 2011). "Physical interventions to interrupt or reduce the spread of respiratory viruses" (PDF). Cochrane Database Syst Rev, 7. s. CD006207. doi:10.1002/14651858.CD006207.pub4. PMC 6993921 $2
|pmc=
değerini kontrol edin (yardım). PMID 21735402. - INFLUENZA İNFEKSİYONU VE INFLUENZADAN KORUNMA, Caner Çavdar, Aykut Sifil, Taner Çamsan, Türk Nefroloji Diyaliz ve Transplantasyon Dergisi 1999;3:100-107
- İNFLUENZA PANDEMİLERİ, Figen SEZEN, Türk Hij. Den. Biyol. Derg. 2009; 66 (2) Ek 2
- İnfluenza Virüsü ve Domuz Gribi, Kamuran ŞANLI, JOPP Derg 2(1):4-12, 2010
- ^1918 Flu Resulted In Current Lineage Of H1N1 Swine İnfluenza Viruses
- ^SicienceDaily.com
- ^The 1923 Article of Bacteriologist Osman Şerafeddin Related of Spanish Flu^
- http://www.kusgribi.gov.tr
- http://www.mjima.org
- http://www.İstanbul%5Bölü/kırık+bağlantı%5D sağlık.gov.tr
Dış bağlantılar
Sınıflandırma | |
---|---|
Dış kaynaklar |