Türk Kurtuluş Savaşı Güney Cephesi

Güney Cephesi (Cenup Cephesi), Fransız Cephesi veya Kilikya Cephesi (Fransızca: La campagne de Cilicie), I. Dünya Savaşı'nın ardından Fransız kuvvetleri ve beraberindeki Ermeni Lejyonu ile TBMM idaresindeki Kuvâ-yi Milliye arasında gerçekleşen muharebelerden meydana gelen cephedir. Fransa, Sykes-Picot Anlaşması ve ardından Ermeniler ile imzalanan antlaşma ile kendisine düşen topraklara yönelmiştir. 20 Ekim 1921 tarihli Ankara Anlaşması ile cephe kapanmıştır.[2]

Güney Cephesi
Türk Kurtuluş Savaşı

Fransız ordusundaki Ermeni gönüllüler
TarihAralık 1918[1] - 20 Ekim 1921[2]
Bölge
Sonuç Ankara Anlaşması
Coğrafi
Değişiklikler
Bugünkü (Hatay hariç) Türkiye-Suriye sınırı oluştu.
Taraflar

Fransa

Ankara Hükûmeti

Komutanlar ve liderler
Henri Gouraud Ali Fuat Paşa
Ali Saip Bey
Şefik "Özdemir" Bey
Şahin Bey
Kılıç Ali
Güçler
60.000 Fransız askeri[3]
Ermeni Lejyonu'ndan 10.050 asker[4][5]

Geçmiş

Mondros'tan sonra İngiliz orduları Maraş, Antep, Urfa, Adana ve civarını işgal etti. 1916 yılında imzalanan Sykes-Picot Anlaşması ile Maraş, Antep, Urfa ve Musul Fransızlara bırakılıyordu. Ancak Büyük Britanya Musul'daki petrol kaynakları için Fransa ile 15 Eylül 1919'da Suriye İtilafnamesini kabul etti. Buna göre:

İngiliz döneminde pek de önemli bir olay yaşanmadı. Asıl olaylar Fransızlar döneminde yaşandı.[7]

Maraş

Maraş'taki ilk direniş, Sütçü İmam'ın, hamamdan çıkan kadınlara sarkıntılık eden Ermeni askerlere saldırması ile başlamıştır. Maraş, halkının Kurtuluş Savaşı sırasında kazandığı bu zafer nedeniyle 7 Şubat 1973'te TBMM tarafından "Kahraman" unvanıyla ödüllendirildi.

Antep

Antep'te bir Fransız subay ile beş Türk esir. Subayın sağında Fransız koloni güçlerinden bir asker, solunda Fransız Ermeni Lejyonu'ndan apoletli bir yardımcı var. (1921)

Fransızlar 1 Nisan 1919'da Antep'i işgal ettiler. 1920 yılının nisan ayı başında Türk milli kuvvetleri kentte bir ayaklanma başlatarak Fransızlara karşı direnişe geçmiştir. On ay kadar süren direniş esnasında Fransızların kente 70.000 mermi attığı ve Türk tarafında 6317 kişinin öldüğü anlatılır. Fransızlar, kenti yoğun olarak top ateşine tutmuş, Suriye'de bulunan birliklerinden destek almışlar fakat Antep'e girme konusunda askerî bir başarı gösterememişlerdir.

30 Mayıs 1920'de Fransızlarla bir ateşkes imzalanmış ise de 17 Haziran'da çatışmalar tekrar başlamış ve aralıklarla 1920 sonuna dek sürmüştür.

1914 yılında, I. Dünya Savaşı başladığı zaman Gaziantep 83 bin nüfuslu bir liva merkezi idi. 30 Ekim 1918'de imzalanan Mondros Mütarekesi ile İtilaf Devletleri paylaştıkları topraklara sahip olmak amacıyla harekete geçerken, 17 Aralık 1918'de İngilizler Antep'e girmiştir. Bir yıl süren bu işgale Fransızlar tepki göstermiş, 1918 eylülünde İngilizlerin Musul üzerindeki “nezaret hakkı”ndan vazgeçmeleri ile önce Suriye daha sonra Antep, Urfa ve Maraş boşaltılmıştır. Bunun ardından Fransızlar 29 Ekim 1919'da Kilis'i, 5 Kasım 1919'da Antep'i işgal ettiler.

1920 yılının başında ise ünlü Antep Savunması başlamış oldu. 1 Nisan 1920'de başlayan Antep savunması 11 ay sürdükten sonra açlık yüzünden sona ermiştir. Savunma süresince Fransızlar şehre 70.000 mermi atmış, 6.000 Antepli ölmüştür. Bu olağanüstü savunma sonunda Türkiye Büyük Millet Meclisi 6 Şubat 1921 tarihli toplantısında Antep'e "Gazi" unvanını vermiştir. Türk ve Fransız tarafları bunun üzerine mutabakata varmak üzere pazarlık yapmaya koyulmuş ve 9 Mart 1921'de Bekir Sami-Briand Anlaşması hazırlanmıştır. Ancak bu anlaşmanın TBMM tarafından imzalanmaması üzerine 15 Mart 1921 tarihinde Londra'da Türk Dışişleri Bakanı ve Fransız delegasyonu Antep, Adana ve çevrelerinin Türklere geri verilmesi hususunda yeni bir mutabakat sağlamıştır. Nitekim bu antlaşma 20 Ekim 1921'de imzalanan Ankara Antlaşması ile son şeklini almış ve 25 Aralık 1921'de son Fransız askerî Antep'ten ayrılmıştır.

Urfa

Ali Saip Bey'in Jandarma komutanı olarak Urfa'ya atanmasından sonra halkın örgütlenmesi daha da süratlendi. Üç bin kişilik bir askerî güç oluşturuldu. 12'ler olarak adlandırılan ve Urfa'nın önde gelen 12 vatanseverinden oluşan Kuvâ-yi Milliye hareketi, önderleri Hacı Mustafa Hacıkamiloğlu vasıtasıyla 7 Şubat 1920'de Fransız komutanlığına şehrin boşaltılmasını isteyen bir ültimatom verdiler. 9 Şubat'ta şehrin yarısı geri alındı ve 10 Nisan'da Fransızlar çekildiler.

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. "Millî Mücadele'de İlk Kurşun ve Dörtyol'un Düşman İşgalinden Kurtuluşu". 15 Mart 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Mart 2018.
  2. Ahmet Mumcu (1984). "Tarih açısından Türk devriminin temelleri ve gelişimi". İnkılâp Yayınevi. s. 80.
  3. Hacettepe Üniversitesi, TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ’NİN AÇILMASI VE YENİ TÜRK DEVLETİNİN DOĞUŞU, sayfa 7
  4. Halil AYTEKİN, Kıbrıs’ta Monarga (Boğaztepe Ermeni Lejyonu Kampı), Türk Tarih Kurumu Basımevi-2000, sayfa 97
  5. "Türk Tarih Kurumu, İstiklal Harbi". 14 Ağustos 2008 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Ağustos 2011.
  6. "Arşivlenmiş kopya". 20 Aralık 2004 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Aralık 2009.
  7. "Arşivlenmiş kopya". 20 Aralık 2004 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Aralık 2009.
This article is issued from Wikipedia. The text is licensed under Creative Commons - Attribution - Sharealike. Additional terms may apply for the media files.