Berberiler
Berberiler (Berberi dilleri: ⵉⵎⴰⵣⵉⵖⵏ Imaziɣen, tekil ⴰⵎⴰⵣⵉⵖ Amaziɣ; Arapça: البربر Al-Barbar, الأمازيغ Amazigh), bugünkü Mısır, Libya, Tunus, Cezayir ve Fas'ı içine alan Kuzey Afrika'nın bilinen en eski yerli halkıdır. Bazı mağara resimlerinin bulunmuş olması, Berberiler'in bu paleolitik toplulukların soyundan gelmiş olabileceği tezini güçlendirmektedir.
| |
| |
Önemli nüfusa sahip bölgeler | |
---|---|
Fas | ≈70% (26.400.000) |
Cezayir | ≈65% (25.000.000) |
Tunus | Top. Nüfusun %2 |
Libya | 253,000 ila 607,000 |
Mısır | 32,000 |
Fransa | 2.000.000 |
Diller | |
| |
Din | |
|
Bu geniş coğrafyada göçebe ya da yarı-göçebe olarak yaşayan eski kabilelerdendir. Kuzey Afrika’ya egemen olan Fenike, Kartaca, Roma, İslam ve Osmanlı kültürlerinden farklı biçimlerde etkilenmiştir. Berberilerin berberice adını verdikleri bir dile sahiptirler. Bu dilin alfabesi İbraniceye oldukça benzemektedir.
Adlandırma
Berber kelimesinin kökeni olarak Latince barbarus ve Yunanca barbaros[3] gösterilmektedir. Roma dönemi askerî raporlarında Numidyalılardan barbarlar olarak bahsedilir. Berberi teriminin Vandal istilası sırasında yaygın olarak kullanıldığı görülmüştür. 8. yüzyıldan itibaren Emevilerin İspanya'yı ele geçirmesiyle beraber tüm Müslümanlara yanlış bir şekilde Morolar denilmeye başlanır. Berberi gruplarının kendilerine de Amazigh[4], Tizzit[5] dedikleri bilinmektedir.
Tarihçe
Berberiler, tarih öncesinden bu yana Kuzey Afrika'da yaşarlar. Berberiler arasında, Libya'daki Nasomonlar ve Psyller, Sahra Garamantları, Eski Afrika Numidialıları, Gaetulları ve Mağripliler sayılabilir. Mağrip'in geniş toprakları ve dağlık engebelerin dağınık bir yapıda olması Berberiler'in bölgeye bağımsız ve kimi zaman birbirlerine düşman kabileler halinde yayılmalarını sağladı. Bu, aynı zamanda toplumsal örgütlemenin temelini oluşturan unsurdu. Bununla birlikte, İbn-i Haldun'un iki büyük halk topluluğuna ( El-Berani ve El-Butr) böldüğü Berberiler, dıştan gelen istila tehditlerine karşı koymak için her zaman birlik içinde hareket ettiler. Önce Numidya sonra da Moritanya kralı olan Masinissa'nın gerçekleştirdiği Berberi topluluklarının birliği kısa sürdü. Romalılar bu devletleri illere ya da protektoralara dönüştürdüler; ancak daha çok ovalarda etkin olan Romalılar, ne Sahra ve Moritanya kıyısındaki yüksek ova halklarına, ne de dağlılara boyun eğdirebildiler. İmparatorluk üzerindeki Roma etkisi azaldıkça, Berberiler'in ayaklanmaları giderek sıklaştı: Tacfarinas (17-24); Firmus ve Gildon başkaldırıları, çeşitli kavimler ve Berberi ırgatlarının ayaklanmaları Berberiler'in bağımsızlığa olan düşkünlüklerini gösterir. Bunun ortaya çıkmasında sert dinsel tartışmaların ve 4. yüzyıldaki Donatusçuluğun da etkisi vardır. Bu karışıklıklar Vandallar'ın ülkeyi istila etmesini kolaylaştırdı: ancak Vandallar ülkenin tümünü ele geçiremediler. Avras, Kabiliye, Moritanya ve Tripolitanya'ya girmediler. Doğu İmparatorluğu'na karşı direniş (533-642) daha güçlü oldu; Bizans ancak Byzakene, Tunus (eski Afrika ili) ile birkaç kenti ve müstahkem mevkiyi denetim altında tutabildi.
Araplar, VII. yy 'ın ortasına doğru Berberiler ile ilişki kurdular. Başlangıçta Berberiler gerilere sürüldüler. Kuseyle, Avras ve Tunus ile Konstantin 'in yüksek yaylalarının bir bölümünü kapsayan bir Berberi krallığı kurdu (687- 690). Berberi kadın kahraman el-Kahine'ye ün kazandıran Avras direnişine karşın, Araplar'ın yeni saldırıları karşısında berberi krallığı yıkıldı. Berberiler kitle halinde müslümanlığı kabul ettiler ve Arap ordularına katıldılar. Kendilerine çok şey öğreten bir uygarlığın etkisinde kalmakla birlikte Berberiler bağımsızlıktan vazgeçmiş değillerdi; kısa süre sonra, büyük çoğunluğu sünnilikten ayrılıp, kendi liberal geleneklerine daha yakın olan Haricilik mezhebini kabul etti. 740'ta bütün Berberi Mağrib ayaklandı; Kayravan'dan sürülen Araplar, Berberiler'i ancak 761 'de Suriye birliklerini yardıma çağırdıktan sonra yenmeyi başardılar. Daha sonra Abbâsîler Doğu Mağrib'i ele geçirmek ve halkları Berberilerden oluşan, yönetim açısından kendilerine bağlı, bağımsız krallıklar (Tahert, Tilimsan, Fas, Kayveran Aglebiler krallığı) kurdabilmek için 40 yıl mücadele ettiler.
Berberiler ile Araplarlar arasındaki bu uzlaşma hiçbir zaman tam olmadı ve uzun sürmedi. Sünniliğe tepki olarak Berberiler IX. yy'da, Haricilikle ters düşmesine karşın, Şii öğretilerini kabul ettiler. Fatımiler Abbasiler'e karşı koyabilecek yeterli güce erişince, Berberilerin büyük çoğunluğunca desteklendi; buna karşılık küçük bir kesim, Zenateler, özerkliklerini ilan ederek Endülüs Emevî'lerine katıldılar. Fatımiler Mısır'a yerleşince Mağrib'de karışıklıklar başladı. Ziri Hanedanını kuran Sanhaca Berberileri Doğu'da iktidarı ele geçirdiler; Zenateler Doğu Mağrib'i önce Emevîler adına yönettiler, sonra kendi hanedanlarını kurdular. 11. yüzyıl'daki Hilali istilalarından sonra, dinsel bir reform hareketinden güç alan iki Berberi hanedanı, Murabıtlar ve Muvahhidler büyük imparatorluklar kurdular. Birinci imparatorluk Fas'tan Becaye'ye kadar uzayan alanca kuruldu; ikincisi tüm Mağrib'i ve Tripolitanya'yı içine aldı. Bu imparatorlukların yıkılmasından sonra, Berberiler Merini, Abdülvadi ve Hafsi krallıklarını kurdular; ancak bu krallıklar güçsüzlükleri yüzünden 14. yy'dan itibaren, yan yana dizilen, birbirinden kopuk birçok kent ve kabileden oluşan bir toplumsal yaşam biçimi egemen oldu. Mağribi kapsamamakla birlikte, önce Osmanlı egemenliği (XVI. yy - XIX. yy), daha sonra Fransız Sömürgeciliği (XIX. yy. - XX. yy) Kuzey Afrika ülkelerini Arap ve Müslüman devletlere dönüştüren evrimi hızlandırdı; buna rağmen Berberiler, Rif ve Sahra arasında Avras ve Büyük kabiliye dağlarına sığınarak dillerini ve geleneklerini günümüze kadar korumayı bildiler.
Modern dönem
Kuzey Afrika bölgesinde Berberilerle Araplar arasında süregiden bir uzlaşamama sorunu vardır. Özellikle Arap milliyetçiliğinin hakim olduğu rejimlerde Berberilerin baskı altına alındığı örnekler görülmüştür. 20. yüzyılın ikinci yarısıyla beraber sömürge konumlarına karşı mücadele başlatan Afrika halklarının mücadelesi Kuzey Afrika'da da görülmüştür. Bağımsızlıklarını kazanan ülkelerde sömürgecilerin kullandığı Fransızca, İspanyolca ve İtalyanca yerine Arapça hakim olmuştur. Berberiler Arapça öğrenmek zorunda kalmış, okullarda anadillerini konuşmak için 21. yüzyılı beklemek durumunda kalmışlardır. Bağımsızlığın ardından Berberilerden gelen varlıklarını tanıma talepleri özellikle Fas ve Cezayir'de karşılık bulmuş, anayasal olarak Berberi varlığı tanınmıştır. Günümüzde Cezayir'de Berberi dili tanınan ulusal bir dildir ve Berberi yoğunluğu yüksek olan bölgelerde seçmeli dil olarak öğretilmiştir. Fas'ta ise 2011 yılı anayasal reformun ardından Berberi dili resmî dil ilan edilmiş ve bölgenin etnik bileşiminden bağımsız olarak zorunlu dil olarak öğretilmektedir. Kuzey Afrika ülkelerinde Berberi kökenliler sosyal hayatta en üst seviyelere gelebilmiştir. Buna en iyi örnekler olarak Cezayir Başbakanı olmuş olan Liamine Zeroual ve Fas Başbakanı olmuş olan Driss Jettou sayılabilir. Libya'da ise Berberiler Libya İç Savaşı sırasında Muammer Kaddafi rejiminin devrilmesinde aktif rol almıştır.
Sanat
Dış istilalara karşı Berberiler, özellikle kırsal kesimlerde, özgün bir geleneksel sanatı korumayı başardılar; ancak bu sanatta Berberilere özgü ögeleri belirlemek de oldukça güçtür. Taraçalı evin, Kaid'lerin dar'ı ya da ksar'ının ve özellikle Atlas kalelerinin (tigremt) üzerinde İslam sanatının etkisi oldukça azdır. Ayrıca, Berberi özellikleri, elde yapılmış ev eşyalarında da kendini gösterir. Gereçler çoğunlukla kabadır (seramik toprakları); süslemeler çok eski simgeleri andırır. Arap üslubundan uzak bu simgelerde üçgenler, eşkenar dörtgenler, kafesler gibi yalın geometrik biçimler, yalın ve uyumlu renkler egemendir.
Berberi dilleri
Berberi dilleri Afro-Asyatik dillernin bir kolunu oluşturur. Berberi dillerinin hangi bölgeden kaynaklandığı konusunda akademik çevrelerde üzerinde uzlaşılmış bir görüş yoktur.[6] Berber dilleri Afrika'da yaklaşık 30 ila 40 milyon insan tarafından konuşulmaktadır. Yoğun olarak kullanılan bölgeler sırasıyla Fas, Cezayir, Mali, Nijer ve Libya şeklindedir. Mısır ve Burkina Faso sınırları içinde Berberi dillerini konuşan küçük gruplar mevcuttur.
Berberi grupları
Çoğu Mağripli Berberi kökenli olmasına rağmen, sadece bazı dağınık etnik gruplar modern zamanlarda Berberi dilini korumaya başarmıştır. Aşağıdaki tablo bu grupları özetlemektedir.
Grup | Ülke | Notlar |
---|---|---|
Buleydeliler | Cezayir'in orta bölgesi | |
Išawiyen | Cezayir'in doğu bölgesi | |
Cheninililer | ||
Chenouililer | Ouarsenis ve Chenoua Dağı (Batı Cezayir) | |
Islhiyn | Atlas Dağları ve Sous vadisi | |
Cerbeliler | Cerbe Adası | |
Kabiliyeliler | Kabiliye | |
Matmatalılar | Tunus'un güney bölgesi | |
Mozabitler | M'zab vadisi (Güney Cezayir) | |
Tanfusit | Libya'nın batı bölgesi | |
İrifiyen | Fas'ın kuzeyi | |
Sanhaja | Moritanya'nın güneybatı bölgesi, Atlas Dağları, Fas'ın doğusu ve Senegal'in kuzeyi. | |
Siwa | Mısır'daki Siwa vahası | |
Tilimsan | Batı Cezayir | |
Tuaregler | Sahara bölgesinde. | |
Zayane | Fas'taki Atlas Dağları | |
Zenata | Cezayir'in batı ve orta bölgeleri | |
Zuvare | Kuzeybatı Libya'dadır. |
Berberi dinleri
Kuzey Afrika bölgesinin tarihteki Arap fethinin ardından günümüzde Berberilerin çoğu Sünni İslam esaslarına bağlıdır. Sahara'daki Mozabitler ise İbadilik mezhebine mensuptur.
Daha önceki dönemlerde Berberilerin dini inançları çoktanrıcılık ve animizm bileşimidir. Zaman içinde temas edilen diğer Afrika, Antik Yunan, Musevilik dinlerinden etkilenmiş ve yerel olarak farklılık göstermiştir.
Berberilerin içinde azımsanmayacak bir Yahudi toplamı olmasına rağmen, Fransa ve İsrail'e yaşanan göçlerle bu sayı gözle görülür seviyede azalmıştır. Ayrıca özellikle son dönemde Cezayir topraklarındaki Hristiyan Berberi sayısında artış görülmüştür.[7][8]
Berberi kültürü
Berberi topluluklarda geleneksel olarak erkekler hayvancılıkla uğraşır. Mevsimsel olarak otlakların ve sulak bölgelerin durumuna göre göç ederler. Hayvancılıkla uğraşıldığı için yün, pamuk ve boya için kullanılan bitki kökleri çok miktarda bulunur. Kadınlar aileye bakmakla yükümlüdür, ayrıca el işiyle uğraşırlar. En bilinen örneği kilim olan bu ürünler önce kendi kullanımları için artan miktarlar da yerel pazarda satılmak üzere değerlendirilir. Berberi toplumu kabile yapısında örgütlenmiştir. Her kabilenin bir lideri vardır. Tarihte kadın kabile liderlerinin olduğu da görülmüştür.[9] Kabileler anaerkil veya ataerkil olabilmekte, buna göre evliliklerde erkek veya kadın seçici konumunda olabilmektedir.
Tanınmış Berberiler
- Tarık bin Ziyad, Endülüs' ü fetheden Emevi komutan.
- Yusuf bin Taşfin, 1061-1106 arasında Murabıt hükümdarı.
- İbn-i Batuta, Orta Çağın en büyük seyyahı.
- Augustinus, 354 - 430 yılları arasında yaşamış olan ünlü Hıristiyan düşünürdür.
- Arius (256 - 336), İskenderiye'de Baucalis Kilisesi'nde görev yapmış Libya kökenli çileci Hristiyan bir din adamıdır.
- Malika Oufkir, 1953 doğumlu Fas asıllı Berberi yazar.
Resimler
- Firavun I. Seti döneminden, bir Berberi Tasviri
- Numidya Kralı I. Juda
- Tunus
- Lalla Fatma N'Soumer
- Berberi Süvariler Gösterisinden bir Kare
- Fas
- Cezayirli Müzisyen Idır
Kaynakça
- Miller, Duane Alexander; Johnstone, Patrick (2015). "Believers in Christ from a Muslim Background: A Global Census". Interdisciplinary Journal of Research on Religion. 11 (10). ISSN 1556-3723. Erişim tarihi: 27 Mart 2016 – academia.edu vasıtasıyla.
- (Fransızca) Sadek Lekdja: Christianity in Kabylie, Radio France Internationale, 7 mai 2001.
- βάρβαρος
- Asil anlamındadır
- Cesur
- Yaygın iki görüşe göre köken Mısır veya Çad bölgeleridir.
- Bureau of Democracy, Human Rights, and Labor (14 Eylül 2007). Tunisia: International Religious Freedom Report 2007. This article incorporates text from this source, which is in the public domain.
- Johnstone, Patrick; Miller, Duane Alexander (2015). "Believers in Christ from a Muslim Background: A Global Census". Interdisciplinary Journal of Research on Religion. 11: 8. Erişim tarihi: 30 Ekim 2015.
- Bunlardan önde geleni 7. yüzyılda yaşamış olan, İslam ordularına karşı yerel unsurları örgütleyen kraliçe Kahina'dır. 4. yüzyılda yaşamış olan Tin Hinan ve 19. yüzyılda Fransız işgaline karşı savaşmış olan Lalla Fatma N'Soumer diğer örneklerdir