Struma Olayı

Struma Olayı veya Struma Fâciası, II. Dünya Savaşı sırasında Nazilerden kaçan Yahudileri Filistin'e götürmek üzere Romanya'dan yola çıkan Struma gemisinin İstanbul açıklarında bir Sovyet denizaltısı tarafından batırılmasıdır.

Struma Saldırısı
Tarih 24 Şubat 1942 (1942-02-24)
Saldırı türü
Gemi batırma
Silahlar Torpido
Ölü 768 Yahudi mülteci
çoğu Bulgar 10 mürettebat
İşleyenler direkt - SSCB
dolaylı - Romanya, Almanya, Birleşik Krallık, Türkiye

Arka plan

1940 yılında Nazi orduları Türkiye'nin Balkan sınırlarına dayanmışlardı. Naziler Polonya'da yürürlüğe koydukları Yahudi karşıtı yasaların benzerlerini müttefikleri Romanya'da da yürürlüğe koymuşlardı. 1941 yılına gelindiğinde Romanya'nın Yaş şehrinde 4 bin Yahudi'nin Nazilerce katledilmesiyle Romanya Yahudileri için Filistin'e gitmekten başka çare kalmamıştı.[1] Türkiye karasularını kullanarak Filistin'e kaçmayı planlayan Romanyalı zenginlerden ve entelektüellerden oluşan büyük bir Yahudi grubu bir araya getirdikleri para ile Struma isimli gemiyi Campania Mediteranea de Vapores Limitada isimli acenteden kiraladılar. Kiraladıkları bu geminin basında çıkan resimlerinde bir transatlantik fotoğrafı kullanılmıştı. Acente, aldatıldıklarını anlayan Yahudileri sakinleştirmek için, kendilerini götürecek geminin karasuları dışında beklediğini söylemişti.[2][3]

Struma, 1830 model bir motora sahip, 46 metre boyunda, Panama bandıralı bir Bulgar kömür gemisiydi.[4] 1867’de İngiltere'de Newcastle'daki bir tersanede inşa edilmişti ve 100 yolcu kapasitesi vardı. Balkan Savaşları'nda görevlendirilmiş, savaş sonrasında hayvan nakliyesinde kullanılmıştı.[2]

Geminin İstanbul'a ulaşması

12 Aralık 1941'de Romanya'nın Köstence limanından yaklaşık 790 yolcu ve 10 mürettebatla yola çıkan Struma'nın dizel motoru İstanbul'a ulaşamadan açık denizde çatladı.[2] Yolcuların aralarında topladıkları para ve mücevherler karşılığında, yakından geçen bir geminin mürettebatı gemiyi onardı.[3] Gemi ikinci bir motor arızası sebebiyle 15 Aralık'ta İstanbul Boğazı'nda, Sarayburnu açıklarında demir atmak zorunda kaldı.[3]

Almanya'nın İstanbul başkonsolosu gemide salgın hastalık olduğu ihbarında bulundu ve Almanya tarafından yolcuların karaya çıkarılmaması için baskı yapıldı.[3] O dönemde Filistin'e Yahudi göçünü kısıtlayan Britanya'nın da baskısıyla ne geminin yola devam etmesine, ne de yolcuların karaya çıkmasına izin verildi. Zaten Ağustos 1938’de çıkarılan ve "tebaası oldukları devlet arazisinde yaşama ve seyahat bakımından baskılara tabi tutulan Musevilerin, bugünkü dinleri ne olursa olsun, Türkiye’ye girmeleri ve ikametleri yasaktır…" denilen 2/9498 sayılı kararname ile bu kapı kapatılmıştı.[5] Almanya ile müttefik olan Romanya gemiyi geri kabul etmedi.[6]

Tarihi geçmiş Filistin vizesi bulunan birkaç yolcu Birleşik Krallık hükümetinin onayıyla, Martin Segal ve ailesi de ABD'nin ricası üzerine Vehbi Koç'un aracı olup Türkiye hükûmeti nezdindeki girişimleriyle gemiden indirildi.[3] Segal, Standard Oil Company of New York isimli bir ABD petrol şirketinin Romanya müdürüydü.[3] Vehbi Koç ise aynı şirketin Türkiye temsilcisi idi. Koç, Segal ailesi için İçişleri Bakanı Faik Öztrak ve İstanbul Emniyet Müdürü İhsan Sabri Çağlayangil ile bir dizi görüşme yapmıştı.[3]

Kıyıda bekleyiş

9 hafta boyunca kıyıda demirli vaziyette bekleyen gemiye Kızılay ve İstanbul'daki Yahudi toplumu tarafından yardım malzemeleri ulaştırıldı.[6] Yardımları İstanbul'daki Yahudi toplumunun önderlerinden Simon Brod ve Rifat Karako organize ediyordu.[3] Struma'nın arızalı olan motoru da tamir edilmek üzere söküldü.[3]

Olay esnasında 15 yaşında olan ve yardım faaliyetlerinde görev alan, Türkiye Yahudisi iş adamı İshak Alaton, Kızılay tarafından yapılan yardımların göstermelik olduğunu, yardımın büyük kısmının Türkiye Yahudi toplumu tarafından toplandığını belirtiyor. Alaton, kendisi ile yapılan bir mülakatta, ayrıca, geminin halatlarının gizlice kesilerek içerisindekilerin ölüme terk edildiğini iddia ederek, bu olay dolayısıyla Türkiye'nin özür dilemesi gerektiğini ifade etmiştir.[6]

Batırılma

1. Geminin demir attığı konum
2. Geminin batırıldığı konum (41º23'K, 29º13'D

Gemide kalan yolcuların akıbeti ile ilgili haftalar süren müzakereler sonuç vermeyince, 23 Şubat 1942'de Türkiye hükümeti, motoru halen çalışmayan gemiyi Karadeniz'de Şile açıklarına çektirdi. Gece boyunca sürüklenen gemi, 24 Şubat sabahı büyük bir patlamanın ardından battı. 103'ü çocuk olmak üzere 768 kişi öldü. Sadece David Stoliar adlı 20 yaşında bir yolcu ve Ivanof Diko isimli ikinci kaptan sağ kurtuldu. Stoliar ve Diko sabaha kadar bir tahta kirişe tutunarak hayatta kalmaya çalıştılar. İkili bu sırada donmak üzereydi. Daha sonra tüm umutları tükenen Diko kendini akıntıya bıraktı ve yaşamına son verdi. Stoliar ise çaresizlikten bileklerini kesmek istedi ancak donmak üzere olan elleri çakıyı açamadı. Ölmek üzereyken Türkiye'ye ait 12 kürekli kurtarma kayığı tarafından bulundu ve karaya çıkartıldı.[6]

Uzun yıllar geminin neden battığı bilinemedi. Sağ kurtulan tek yolcu olan David Stoliar, İsrail Silahlı Kuvvetler Radyosu'na verdiği bir demeçte geminin Türkiye'ye ait bir torpido botunun açtığı ateş ile batırıldığını iddia etti.[7] 1960'larda Sovyet arşivlerinden çıkan belgeler ışığında Struma'nın Sovyet denizaltısı Shch-213 tarafından torpido ile vurularak battığı anlaşıldı.[8][9] Aynı denizaltı 23 Şubat akşamı Türkiye'ye ait kargo gemisi Çankaya'yı da batırmıştı.[9][10] Sovyet denizaltısı Nazi Almanyası'na stratejik malzeme akışını önlemek amacıyla Karadeniz'e giren tüm tarafsız ya da düşman gemilerini batırması yönündeki gizli talimatı yerine getiriyordu.[11] Struma'nın batırılması hadisesi Sovyet askerî arşivlerine şu şekilde işlendi:[12]

Sc-213 denizaltısı ... 24.2.1942 sabahı korumasız vaziyetteki düşman gemisi Struma'ya rastladı ... Gemi 1118 metreden başarıyla torpidolandı ve batırıldı ... Genç subaylar ... Gemi Komutanı ve astsubaylar ... ve torpidoyu ateşleyen Kızıl Filo denizcileri ... cesaret örneği sergilemişlerdir.

Sonuçlar

Olaydan sonra dönemin başbakanı Refik Saydam "Biz bu hususta elimizden gelen her şeyi yaptık. Maddî, manevî en ufak mesuliyetimiz yoktur. Türkiye, başkaları tarafından arzu edilmeyen insanlara meclâ olamaz. Türkiye, başkaları tarafından arzu edilmeyen inanlar için vatan hizmeti göremez. Bizim tuttuğumuz yol budur. Kendilerini bu sebepten İstanbul’da alıkoyamadık." dedi.[13]

Struma Olayı, daha önce gerçekleşen Patria Olayı ile birlikte Yahudi yeraltı örgütlerinin Filistin'deki Britanya mandasına karşı saldırılarını şiddetlendirmesinde önemli bir kilometre taşı oldu.[14] Bu örgütlerden biri olan Lehi, olayların sorumlusu olarak Filistin Yüksek Komiseri Harold MacMichael'ı gösterdi. Lehi üyesi iki genç Britanya'nın bu faciadaki sorumluluğu nedeniyle Lord Moyne'u öldürdüler.[15]

Struma faciası için Türkiye'de ilk resmi anma, Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik'in hükûmet adına katılımı ve taziye konuşması ile 24 Şubat 2015'te gerçekleşti.[16]

Popüler kültürde Struma

  • Zülfü Livaneli tarafından yazılan ve 2011 yılında yayımlanan Serenad isimli roman bu olaya dayanmaktadır.
  • Doğan Akhanlı'nın Madonna'nın Son Hayali romanı, ISBN 975-8859-25-0, s. 240, İstanbul, 2005.
  • Halit Kakınç (Struma - Yüzen Tabut) - Bu belgesel roman Struma'yı işlemektedir.
  • Hakan Akdoğan, Karanlıkta Bir Ninni - Struma romanı, ISBN 978-605-4849-52-9.

Ayrıca bakınız

Kaynakça

  1. "'Türk Schindleri' efsaneleri". 17 Şubat 2011 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 28 Şubat 2012.
  2. Hür, Ayşe (1 Mart 2015). "73 yıldır kanayan yara: Struma Faciası". Radikal gazetesi. 2 Mart 2019 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 5 Haziran 2020.
  3. Struma'nın intikamı mı? 18 Ekim 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. HaberTurk.com. Erişim: 25 Şubat 2012.
  4. Chronik des Seekrieges 1939-1945, Jürgen Rohwer, Gerhard Hümmelchen, 1968, s.223 Chronik des Seekrieges 1939-1945
  5. RUSSO, Marsel. "St. James’ten Struma’ya: Ateşe itilenler" Şalom Gazetesi 21 Şubat 2018, İnternet sürümü. <http://www.salom.com.tr/haber-105938-st_jamesten_strumaya_atese_itilenler.html 16 Eylül 2018 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.>.
  6. Deliklitaş, Murat. "Ankara emir verdi, 768 Musevi öldü." Radikal Gazetesi 24 Şubat 2012, İnternet sürümü. <http://www.radikal.com.tr/Radikal.aspx?aType=RadikalDetayV3&ArticleID=1079802&CategoryID=77 29 Şubat 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.>. Arşiv. <http://www.webcitation.org/65hZiRCmn>.
  7. "Sağ kurtulan tek adam "Türkler torpilledi," diyor". 2 Eylül 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 20 Ocak 2012.
  8. Rohwer, Jürgen (1997). Rohwer, Jürgen (1997), Allied submarine attacks of World War Two: European theatre of operations, 1939-1945. Naval Institute Press s.107. s. 107.
  9. ShCh-213 28 Ekim 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Uboat.net. Erişim: 24 Şubat 2012.
  10. Rohwer, Jürgen (1997). Allied submarine attacks of World War Two: European theatre of operations, 1939-1945. Naval Institute Press. sf. 107.
  11. D. Frantz, C. Collins, Death on the Black Sea: The Untold Story of the Struma and World War II's Holocaust at Sea, HarperCollins, 2003, s. 256. ISBN 0-06-621262-6.
  12. D. Frantz, C. Collins, Death on the Black Sea: The Untold Story of the Struma and World War II's Holocaust at Sea, HarperCollins, 2003, ISBN 0-06-621262-6.
  13. Ayşe, Hür (16 Nisan 2011). Azınlıklar Nasıl Azınlık Oldu (DOC). Uluslararası Nefret Söylemi Konferansı. Agos. Erişim tarihi: 27 Nisan 2012.
  14. "Palestine: World War II". 12 Mart 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Encyclopædia Britannica. Erişim: 24 Şubat 2012.
  15. 17.12.1999 / Cumhuriyet Gazetesi
  16. Uygar, Gültekin. "Struma faciası için ilk resmi anma" Agos gazetesi 24 Şubat 2015, İnternet sürümü. <http://www.agos.com.tr/tr/yazi/10682/struma-faciasi-icin-ilk-resmi-anma 24 Haziran 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.>.

Dış bağlantılar

This article is issued from Wikipedia. The text is licensed under Creative Commons - Attribution - Sharealike. Additional terms may apply for the media files.