Arjuna
Arjuna, Hint mitolojisinde dünya üzerindeki en büyük savaşçı, epik Hindu destanı Mahabharata'nın beş kahramanından ve Dvapara çağının en önemli figürlerinden biridir. Kelime anlamı 'parlak', 'ışıltı', 'beyaz' veya 'gümüş' olan Arjuna korkusuz bir okçu idi ve çoğu zaman Yenilemez Vişnu şeklinde kendisinden söz edilirdi.
Beş Pandava kardeşin üçüncüsü olan Arjuna, tanrıların kralı Indra ve Kuru kralı Pandu'nun karısı Kunti'nin çocuğuydu.
Arjuna her iki elini de beceriyle kullanabilen usta bir okçu idi ve Yudhisthira'nın zaferiyle sonuçlanan Mahabharata savaşında bir Maharathi olarak önemli bir rol oynadı. Ustası Drona'dan savaş sanatları dersleri aldı. Arjuna muhteşem yay olarak bilinen Gāndeeva'yı kullandı. Karna ve Jayadratha gibi pek çok Kaurava generalini öldürdü. Arjuna aynı zamanda tanrı Vişnu'nun bir avatarı olan Krişna ile yakın arkadaştı. Arjuna'nın Subhadra, Draupadi, Chitrangada ve Ulupi adlarında dört karısı vardı.
Destanda, Arjuna'nın bilge Nara'nın manevi elementi amsha'ya sahip olduğu söylenir. Nara, Naraya'nın sonsuz yolculuktaki refakatçisi ve bazen de Narayana'nın formlarından biri olarak kabul edilir.[1] Arjuna'dan bazen Mahabharata'nın dördüncü Krişnası olarak da söz edilir.[2]
Doğumu
Pandu, Kindamanın lanetinden dolayı çocuk sahibi olamıyordu. İlk karısı Kunti, bekaret döneminde, bilge Durvasa'dan bir lütuf kazandı ve bu lütuf ona seçeceği herhangi bir tanrıdan çocuğu olabileceği fırsatını sundu. Pandu ve Kunti bu ilahi lütufu kullanmaya karar verdiler. Kunti sırasıyla Dharma, Vayu ve Indra'ya yakardı ve sonrasında üç çocuğu oldu. Arjuna Kunti'nin Hinduizm'de tanrıların kralı olarak bilinen Indra'dan doğan üçüncü çocuğuydu.
Eğitimi
Arjuna büyük bir savaşçı olarak bilinir. Kariyerinin kökeni gençliğinde aldığı eğitime dayanır. Arjuna öğrenebileceği her şeyi ustası Dronacharya'dan öğrendi ve muhteşem savaşçı manasına gelen "Maharathi" unvanını kazandı.
Konsantrasyon gücünü anlatan en meşhur hikâyelerden biri şöyledir:
Öğretmeni Dronacharya Arjuna'nın okçuluk yeteneğini test etmek istedi. Bir ağacın dalına tahtadan bir kuş astı ve öğrencilerini çağırdı. Öğrencilerden ilkine kuşun bir gözüne nişan almasını ama oku henüz atmamasını söyledi. Sonra öğrenciye ne gördüğünü sordu. Öğrenci bahçeyi, ağacı ve çiçekleri gördüğünü söyledi. Drona ona kenara çekilmesini ve atış yapmamasını söyledi. Aynı soruyu diğer öğrencilere de tek tek sordu. Sıra Arjuna'ya geldiğinde, Arjuna hocasına kuşun gözünden başka hiçbir şey görmediğini söyledi. Bu cevaptan memnun olan hocası Arjuna'nın kuşu vurmasına izin verdi. Buradaki ders odaklanmanın gücü idi.
Arjuna kardeşi Bhima'nın karanlıkta bile gündüz ışığındaymışçasına oburca yemek yediği fark etti. Eğer karanlıkta ok atma çalışmaları yaparsa çok daha iyi bir okçu olacağını fark etti. Edindiği bu yetenek sayesinde Kurukshetra savaşında Jayadratha'yı öldürdü.
Draupadi
Arjuna'nın okçuluktaki yeteneği hayatında sıradışı bir rol oynadı. Bu sayede Panchala kralı Drupada'nın kızı Draupadi ile evlendi. Drupada kızını evlendirmek için bir yarışma düzenledi. Tahta bir balık yağla dolu bir havuzun epey üzerinde bir yere asıldı. Bu asılı duran balık aynı zamanda etrafında dönüyordu. Yarışmacılardan dönmekte olan balığı gözünden vurmaları istendi fakat balığa direkt nişan almak yasaktı. Balığın yağla dolu havuz üzerindeki yansımasına bakılıp nişan alınacaktı. Pek çok prens ve soylu adam Panchala prensesi için yarıştı. Her ne kadar o zamanlar Pandava'lar henüz saklanıyor olsalar da, Arjuna üst sınıf bir Brahmin gibi giyindi ve yarışmaya katıldı. Balığı yağın yansımasına bakarak gözünden vurabilen tek kişi Arjuna oldu.
Beş Pandava kardeşin beşi de anneleri Kunti'ye haber vermeksizin bu yarışmaya katıldı. Eve yanlarında prenses Draupadi olmak üzere zaferle döndüler. Evin dışındayken annelerine şöyle seslendiler: "Anne, getirdiğimiz şeye asla inanamayacaksın! Tahmin et!" İşiyle meşgul halde olan Kunti cevap vermeyi reddetti. "Getirdiğiniz şey her ne ise, onu aranızda eşit bir şekilde paylaşın, herhangi bir münakaşa istemiyorum" dedi. Annelerinin bu sözünü ciddiye alan kardeşler prenses Draupadi'yi ortak eşleri yaptılar. Bu aynı zamanda kendi gücüyle kazandığı halde karısını kardeşleriyle paylaşan Arjuna'nın cömertliğini gösterdi. Draupadi diğer kardeşleriyle de evli olmasına rağmen en çok Arjuna'yı sevdi ve en çok ona ilgi gösterdi.
Efsaneye göre Draupadi önceki yaşamında tanrı Şiva'dan farklı beş çekici erkek karakterine sahip bir tek koca istedi. Tanrı Şiva bunun mümkün olmayacağı konusunda kendisini uyardı fakat Draupadi ısrar etti. Bunun neticesinde farklı bedenlerde vücut bulmuş beş Pandava kardeş dünyaya geldi.
Başka bir versiyonda ise Draupadi önceki doğumunda erdemli bir koca sahibi olabilmek için çok şiddetli acılar çekti. Bu çektiği acılar üzerine tanrı Şiva kendisinden bir lütufta isteğinde bulunmasını söyledi. Bunu duyan Draupadi çok heyecanlandı ve heyecandan beş defa tekrarlayarak erdemli bir koca istedi. Bunun üzerine tanrı Şiva bir sonraki hayatında beş kocası olacağını söyledi.
Görevine bağlılığı
Kardeşler ortak eşleri Draupadi ile ilgili bir anlaşmaya vardılar. Herhangi biri Draupadi ile birlikteyken diğerleri onları rahatsız etmeyecekti. Bunu yapanın cezası bir yıl sürgüne gönderilme olacaktı. Pandavalar ferah bir ülke olan Indraprastha'yı yönetirken, bir Brahmin Arjuna'ya geldi ve yardımını istedi. Bir grup hırsız bu Brahmi'nin sürüsündeki hayvanları çalmıştı ve yalnızca Arjuna ona yardım edebilirdi. Arkuna ikilem içerisinde kaldı: silahları Draupadi ve Yudhishthira'nın birlikte olduğu odada idi ve onları rahatsız etmek cezalandırılmasına sebep olabilirdi. Arjuna bir anlık tereddüt etti. Ona göre yardıma muhtaç birine yardım etmek hele bir de Brahmi ise bir prensin göreviydi. Sürgüne gönderilme riski bu Brahmi'ye yardım etme isteğini etkilemedi. Birlikte olan çifti rahatsız etti, odadan silahlarını aldı ve hırsızların peşine düştü. Döndükten sonra rahatsız edilen karısı ve kardeşi dahil bütün bir ailesinin karşı çıkmasına rağmen sürgün cezasına çarptırılmak istedi.
Arjuna sürgünde Manipur'a gitti. Orada Naga prensesi Ulupi onu bir çocuk sahibi olması konusunda etkiledi. Arjuna başta bunu kabul etmedi fakat sonra Ulupi ona sürgünün Draupadi'ye bir saygı ifadesi olduğunu ve sonsuz olmayacağını söyledi. Draupadi'den uzak kaldığı sürece başka birisiyle birlikte olmasının yeminini bozmayacağını söyledi. Arjuna ikna oldu. 12 aylık sürgün dönemi boyunca farklı komşu krallıkları ziyaret etti ve buralarda evlilikler yaparak Pandava'ların gücünü arttırdı. Bazıları bu sürgünü Pandavaların Kauravas gibi güçlü rakiplerini yok etmek için düzenlenmiş bir plan olarak görür.
Evlilikleri
Arjuna kırktan fazla ana evlilik yaptı. Seyahatleri sırasında da yüzlerce farklı evlilik yaptı. Bunların arasında destanda rol oynayan bazıları şunlardır:
Draupadi: Arjuna'nın en bilinen eşi. Draupadi ile evlendikten sonra onu diğer erkek kardeşleriyle paylaştı. Bu esnada tanrı Krişna geldi ve daha önce kendisine verdiği sözü hatırlattı. Draupadi güçlü, iyi bir okçu, hikmet sahibi, çekici ve sabırlı bir koca istemişti. Krişna Draupadi'ye ona verilen hediyeyi reddetmemesi gerektiğini söyledi. Bhima gibi güçlü, Arjuna gibi iyi bir okçu, Yudhishthira gibi hikmet sahibi, Nakula gibi çekici ve Sahadeva gibi sabırlı bir koca kendisine verildiğini söyledi. Böylece Draupadi beş Pandava kardeşin birden karısı oldu. Panchali'nin kelime anlamı Panchala krallığından gelen hanımefendi demektir.
Chitrāngadā: Arjuna sürgün yıllarında bütün bir Hindistan'ı dolaştı. Bu gezintileri onu doğu Himalayalar'daki doğal güzelliğie sahip mistik krallık antik Manipur'a getirdi. Burada Manipura kralının kızı Chitrāngadā ile karşılaştı ve evliliğine talip oldu. Babası anasoylu kültürlerinde çocukların vatanlarından ayrılamayacağını belirtip özür dileyerek bu teklifi reddetti. Arjuna ne Chitrāngadā'yı ne de ondan olacak çocukları Manipura'dan alıp götürmeyeceğine dair söz verdi ve evlendiler. Kısa süre sonra Babruvāhana isminde dedesinin krallığının varisi olacak bir erkek çocukları oldu. Arjuna'nın Kurukshetra savaşından sonra yaptığı seferlerden birinde bu erkek çocuğu tarafından öldürüldüğü ve sonra karısı Ulupi tarafından tekrar hayata döndürüldüğü söylenir.
Ulupi: Arjuna Manipur'dayken Naga prensesi Ulupi kendisine aşık olur. Evliliklerinden bir erkek çocukları olur ve adını Iravan koyarlar. Iravan daha sonra Kurukshetra savaşında ölür. Ulupi Arjuna'yı kendisine koca yapmak için ölüler diyarındaki krallığına kaçırır fakat sonra Chitrāngadā'nın yasını dindirmek için onu geri gönderir. Ulupi Babruvāhana'nın yetiştirilmesinde büyük bir rol oynadı ve onun üzerinde çok etkili oldu. Arjuna'yı savaş meydanında öldürdükten sonra tekrar hayata döndürmesi için annesine izin verdi.
Subhadrā: Arjuna sürgününün son dönemini Dwarka yakınındaki bir orkidede geçirmeye karar verdi. Burası amcası Vasudeva'nın çocukları Balarama, Krişna ve Subhadrā'nın yaşadığı yer idi. Arjuna ve Subhadrā birbirlerine aşık oldular. Hem Arjuna'yı hem de Subhadrā'yı seven Krişna'dan da destek gördüler. Subhadrā'nın Arjuna'nın dördüncü karısı olması ailesinin onurunu itibarsızlaştıracağını bildiklerinden Krişna Subhadrā'yı Indraprastha'ya kaçırmasında Arjuna'ya yardım etti. Krişna'nın tavsiyesiyle Subhadrā at arabasını Dwarka'dan Indraprastha'ya sürdü. Krişna bunu Subhadrā'nın ailesini Subhadrā'nın kaçırılmadığına, kendi rızasıyla gittiğine inandırmak için kullandı. Arjuna ve Subhadra'nın Abhimanyu adında bir erkek çocukları oldu. Abhimanyu savaşta öldükten sonra eşi Uttarā'dan Parikshita adında Kuru klanının sağ kalan tek varisi bir erkek çocuğu oldu.
Gāndeeva
Indraprastha'ya döndükten kısa bir süre sonra Arjuna Krişna ile birlikte Khandava ormanına seyahat etti. Orada ateş tanrısı Agni ile karşılaştılar. Agni başka bir kralın kendisine dua ederken saf yağ yedirmesinden dolayı sancı içerisindeydi. Arjuna ve Krişna'dan iyileşmek için tüm ormanı yakmak için yardımlarını istedi. Burada aynı zamanda tanrı Indra'nın arkadaşı iblis kral Takshaka'da yaşamaktaydı ve ne zaman Agni ormanı yakmaya çalışsa Indra yağmur yağdırarak bunun önüne geçiyordu. Arjuna Agni'ye çok güçlü bir yay ile Indra'nın yıldızlarına karşı mukavemet edebileceğini söyledi. Agni Varuna'ya yakardı ve Arjuna'ya muhteşem güçlü bir yay olan ve normal silahlarla yok edilemeyen Gāndeeva'yı verdi.
Arjuna Agni'ye devam etmesini ve babasıyla savaşını sürdürmesini söyledi. Savaş birkaç gün ve gece sürdü. Derken gökyüzünden bir ses Arjuna ve Krişna'yı muzaffer ilan etti ve Indra'ya geri çekilmesini söyledi.
Gandeeva'nın Brahma tarafından yaratıldığı da söylenir.
Mayasabhā
Yanan ormanın içinde, Arjuna yetenekli bir mimar olan Maya'yı koruma altına aldı. Buna karşılık olarak Maya dünyada eşi benzeri olmayan bir kraliyet salonu inşa etti. Bu salon Duryodhana'nın kıskançlığının doruk noktasına ulaşmasına sebep olmuştur.
Sürgün hayatı
Arjuna Indraprastha'ya döndükten sonra Mahābhārata'da sözü edilen birkaç önemli olay meydana geldi. Bunlar beş Pandava kardeş ve ortak eşleri Draupadi arasında geçen olaylardı. Arjuna'nın bu dönemdeki eğitimi yaklaşmakta olan savaş için çok büyük önem teşkil edecekti.
Pashupata
Sürgünün beşinci yılında, Arjuna Şiva'ya yakarmak ve Şiva'nın diğer bütün silahları yok edebilecek güçte tanrısal silahı Pashupata'yı almak için diğerlerinden ayrılır ve gider. Arjuna'nın yakarışı Şiva'nın hoşuna gider ve onu test etmek ister. Arjuna'nın duasını bölmek için yaban domuzu görünümünde bir asura (kötülük tanrısı) yaratır. Yaban domuzuna kızan Arjuna onu kovalar ve okuyla vurur. Aynı anda bir avcı kılığına giren Şiva'nın yayından çıkan ok da domuza saplanır. Arjuna ve avcı domuzu kimin vurduğu konusunda tartışmaya başlar. Bunun üzerine dövüşmeye başlarlar. Avcı Arjuna'nın bütün silahlarına el koyar. Bu yenilgiden dolayı utanan Arjuna dua etmekte olduğu Şiva'ya döner ve ona çiçekler sunar. Derken çiçekler avcının vücuduna saplanmış birer oka dönüşür. Arjuna avcının Şiva olduğunun farkına varır ve önünde diz çöker. Şiva ona Pashupata bilgisini öğretir. Bu bölüm Sanskrit destan Kirātārjunīya'nın temelini oluşturur.
Bu silahı aldıktan sonra Indra'nın cenneti Indraloka'ya gitti. Orada babası Indra ile vakit geçirdi ve Vedalardan eğitim aldı. Göklerdeki güçlü ve tanrıları tehdit eden iblis klanlar Nivatakavachas ve Kalakeya'ları yok etti. Klanların Brahma'dan aldıkları yenilmezlik güçleri var idi. Arjuna ölümlü biri olarak aldığı eğitimle onları yok etmeyi başardı.
Urvashi'nin laneti
Indraloka'da iken, Arjuna'ya bulut ve su tanrıçası dansçı Urvashi'den evlilik teklifi gelir. Urvashi daha önce Pururavas adında bir kral ile evliydi ve bu evliliklerinden Ayush isminde bir çocukları olmuştu. Ayush Arjuna'nun uzak atalarındandı ve aynı zamanda Urvashi'nin çocuğuydu. Arjuna Urvashi'ye bu bağlantıyı hatırlatarak onun bu teklifini reddetti. Urvashi reddedilmekten hoşlanmadı ve Arjuna'nın kendisine hakaret ettiğini söyledi. Urvashi Arjuna'yı azarladı ve bir gök dansçısının dünyalı birisiyle herhangi bir ilişkisi olamayacağını söyledi. Arjuna tereddütlerini aşamadı ve "Senin karşında ben bir çocuğum" dedi. Bu cevaba üzülen Urvashi Arjuna'yı zayıflık ve güçsüzlükle lanetledi. Sonraları Indra'nın emriyle Urvashi bu lanetini değiştirdi. Yeni lanete göre Arjuna en az bir yıl bu lanetin cezasını çekmek zorunda idi ve kendisi bu yılın hangisi olduğunu seçebilecekti. Arjuna bu bir yılı sürgünde kimliğini kullanmak için kullandı.
12 yılı ormanda geçirdikten sonra Pandava kardeşler onüçüncü yılı tebdil-i kıyafetle halk arasında geçirdiler. Arjuna bu zaman dilimini lanetin cezasını çekmek üzere kullandı. Brihannala adını aldı ve yılın sonunda Arjuna Virāta krallığını işgal eden Kaurava ordusunu yenilgiye uğrattı. Bu başarısına karşı bir ödül olarak kral Virāta Arjuna'ya kızını evlenmek üzere teklif etti. Arjuna mahcup bir şekilde bunu kabul edemeyeceğini ve Uttarā'yı kızı gibi gördüğünü fakat onu genç oğlu Abhimanyu ile evlendirebileceğini söyledi.
Arjuna ve Hanuman
Krişna'nın kişisel ilgi ve yardımının yanı sıra Arjuna'ya ayrıca Hanuman da büyük Kurukshetra savaşı esnasında destek oldu. Arjuna savaş meydanına atları üzerinde Hanuman'ın bayrağıyla girdi. Hanuman ilk kez Rama'nın Sita'yı kurtarmak için inşa ettiği Rameshwaram'daki büyük köprünün olduğu yerde konuşan küçük bir maymun şeklinde göründü. Arjuna Rama'nın köprüyü inşa etmek yerine neden küçük bir maymundan yardım aldığını merak edince Hanuman Arjuna'yı o küçük maymuna karşı yarışmaya davet etti. Arjuna küçük maymunun Hanuman olduğunu bilmeden bu meydan okumayı kabul etti. Hanuman Arjuna'nın inşa ettiği bütün köprüleri yıktı ve daha sonra onun canını almaya karar verdi. Derken Vişnu belirdi ve Arjuna'yı abesle iştigal etmesinden, Hanuman'ı ise Arjuna'yı yeteneksiz hissettirdiğinden dolayı azarladı. Nedamet olarak Hanuman Arjuna'ya yaklaşan savaşta yardım edeceğine söz verdi.
Savaşın başlangıcı
Pandava kardeşler sürgün sürelerinin bitmesiyle anlaşmayı bozan Kaurava'lardan krallıklarını geri almak üzere geri dönme yollarını aramaya başladılar ve savaş başladı.
Bhagavad Gita
Krişna'nın büyük kardeşi Dwaraka'nın kralı Balarama, Kaurava ve Pandavalar arasındaki bu savaşta tarafsız kaldı. Çünkü her iki taraf da Yadavaların akrabasıydı. Krişna bu 18 günlük savaşta Arjuna'nın özel arabacısı oldu ve onu pek çok ölüm ve yaralanmadan korudu. "Arjuna'nın arabacısı" ifadesi "Yol gösteren" veya "Rehberlik eden" manasındadır. Arjuna'yı korumanın yanı sıra Krişna aynı zamanda ona savaş sırasında Bhagavad Gita denilen vahiyleri indirerek doğru yolu gösterdi.
Her iki ordu savaş meydanında savaş düzenine girip karşı karşıya geldiği zaman, Arjuna kalbinde ağırlık hissetti. Karşıda savaşacağı insanlar kendi yakın akrabalarıydı ve bir zamanlar çocukken onlarla birlikte oyunlar oynamıştı. Bütün bunların deği değmeyeceğini kendi kendine sordu. Sırf bir krallığı almak için kendi yakınlarıyla savaşacak mıydı? Arjuna bocalama yaşadı ve Krişna'dan nasihat istedi.
İşte bu esnada Tanrı Krişna Bhagavad Gita vahiylerini Arjuna'ya indirdi. Arjuna'nın doğruluk için savaşması, kişisel kayıpları, neticeleri, ödülleri bir kenara bırakması gerektiğini bildirdi. Ayrıca Arjuna'nın akrabalarını öldürmekten endişe etmemesi gerektiğini söyledi ve ekledi: "çünkü onlar benim elimde çoktan öldüler.."
Seyahatleri
Askeri eğitimini tamamlaması
Mahabharata Arjuna'nın yaptığı pek çok seyahatten bahseder. Ustası Drona'dan askeri eğitimini aldıktan sonra Arjuna kuzey ve kuzay batıya doğru yola çıkar ve kendisinin dünyanın en büyük okçusu olduğunu ilan eder. Vipula ve Sumitra krallarını ve yabancı kral Yavana'yı bu seyahatinde yenilgiye uğratır.
Arjuna'nın haccı
Arjuna Vanga ve Kalinga yakınlarındaki en doğudaki okyanusa aştı, sonra sahil boyunca güneye doğru ilerledi ve daha sonra Subhadra'ya aşık oldu Dwarka yakınlarındaki Prabhasa'ya vardı. Buradan Ganges nehrinin başlangıcına ulaştı. Nehrin başladığı yerde Nāga prensesi Ulupi ile karşılaştı. Manipura'da prenses Chitrangata ile karşılaştı. Ulupi'den Iravat adında bir çocuğu oldu ve Chitrangata'dan Vabhruvahana adında başka bir çocuğu oldu. Subhadra'dan olan çocuğu Abhimanyu Arjuna'nın en sevdiği çocuktu.
Diğer seferleri
Pandava kardeşlerin ormanda geçirdikleri sürgün süresince, Arjuna kardeşlerini bırakarak Şiva'ya yakarmak için Himalayalar'a seyahat etti. Burada Şiva'dan tanrısal silahlar aldı. Oradan Indra tarafından alınarak tanrıların Tibet'teki bölgesine götürüldü. Bu bölgede tanrılar Nivatakavacha adı verilen iblisler arasında cereyan eden pek çok savaşta yer aldı. Arjuna'nın iblislere karşı tanrılara savaşta yardım ettiğinden söz edilir. Destanda uzun bir paragrafta Arjuna'nın iblislerin muhteşem şehrine nasıl gittiği ve orayı yıktığı anlatılır.
Kurukshetra savaşından sonra, Arjuna kral Yudhisthira'nın Ashwamedha adağına kurban toplamak için başka bir seyahate başladı.
Çocukları
- Arjuna ve Subhadra – Abhimanyu
- Arjuna ve Chitrāngadā – Babruvāhana
- Arjuna ve Ulupi – Iravan
- Arjuna ve Draupadi – Srutakirti
Arjuna'nın Babruvāhana hariç bütük çocukları büyük Mahabharata savaşında öldü. Babruvāhana Chitrāngadā'nın babasına verdiği sözden dolayı savaşa katılmamıştı.
Kurukshetra savaşı
Doğru olduğuna inandığı şeyleri yapmakta kararlı olan Arjuna Pandavaların savaşında çok önemli bir rol oynadı.
Savaş öncesi
Kurukshetra savaşından önce, tanrı Krişna Arjuna için endişe duydu, çünkü Karna'nın elinde tanrı Indra'dan aldığı ve Arjuna da dahil kim olursa olsun yok edebilecek güçte olan tanrısal bir silah olan Shakti vardı. Arjuna'ya Tanrıça Durga'ya kendisini korumak için dua etmesini söyledi. Arjuna'nın kısa bir yakarışından sonra Tanrıça Durga belirdi ve savaşta güvende olacağını bildirdi. Krişna aynı zamanda eğer Bhishma Kaurava ordusunun başına geçerse Arjuna'ya karşı savaşmayacağını söyleyen Karna'nın bu hareketinin bir inayet olduğunu söyledi fakat Bhishma'nın düşüşünden sonra Karna Kurukshetra savaşında Arjuna'ya karşı savaştı. Bhishma'nın bu davranışının arkasında iki neden var; birincisi kardeşlerin savaşmasını istemiyordu, ikincisi ise Karna onun hocası Parsuram'a hakaret etmişti.
Jayadratha'nın öldürülmesi
Arjuna başka önemli bir muharebede vahşice öldürülen çocuğu Abhimanyu'nun intikamını almak için Kaurava askerlerinden oluşan büyük bir birliğin tamamını bir günde imha etti. Öldürülen çocuğunun intikamını almak için eğer Sindhu kralı Jayadratha'yı öldüremezse kendisini yakacağını söyleyen Arjuna ona ulaşabilmek için önündeki bütün orduları yok etti.
Arjuna'nın kendi kendisine verdiği bu söz Kaurava kampına şafaktan önce ulaştı. Jayadratha çok korktu ve savaş meydanından kaçmak istedi fakat Duryodhana, Drona, Karna ve Sakuni tarafından kalıp savaşması yönünde ikna edildi. Drona Jayadratha'yı içinden geçilmesi imkânsız bir savaş düzeni olan Padmavyuh ile koruyacağına dair söz verdi. Drona Kritvarma ile birlikte kilometrelerce uzunluktaki heybetli bir zırh içerisinde meydanda yer aldı. Bu savaş düzenini gören Jayadratha rahatladı ve kimsenin bu askerleri yarıp kendisine ulaşamayacağını düşündüğü için neşeyle doldu.
Arjuna savaşa muhteşem yayı Gandiva'ya ok sürerek başladı. Drona ile giriştiği düelloda vakit kaybettiğini söyleyen Krişna Drona'yı geçmesini söyledi. Arjuna kabul etti ve Krişna'ya atlıları alıp Drona'yı görmezden gelerek askerleri yarmasını söyledi. Krişna bunu yaparken, Drona Arjuna'dan kendisiyle savaşmaya devam etmesini istedi fakat Arjuna bu isteğini reddeti ve Drona'nın kendisinin hocası olduğunu söyledi. Drona Arjuna'yı durdurmaya çalıştı ama başarılı olamadı. Arjuna askeri düzeni yarmayı başardı. Drona kral Yudhisthira'yı yakalamak için onun bulunduğu yere geldi. Arjuna Kaurava ordularının ortasında durdurulamaz bir şekilde en güçlü savaşçıları yok etmeye devam ediyordu. Kullandığı tanrısal silahlarla piyadeler ve filli birliklere çok büyük zararlar verdi. Arjuna askeri birlikleri tek tek yararak ilerledi. Geçilemez ilk askeri sırayı da geçmeyi başardı ve savunmanın bütün bir kısmını yok etti. Kaurava'ların içine doğru çok aşırı ilerlemişti. Arjuna'nın koruyucuları onunla birlikte içeriye doğru bu kadar ilerleyemediler ve Kritavarma tarafından durduruldular. Bu esnada Bheema, Satyaki ve Drishtadyumna Drona'yı koyda tuttular ve Drona Yudhishthira'yı yakalayamadı.
Arjuna Kaurava ordularının en içlerine girdiği zaman, Yudhishthira Satyaki ve Bheema'yı düşman ordularının ortasında yalnız bulunan Arjuna'ya yardım için gönderdi. Arjuna'nın aksine, Satyaki ve Bheema Drona'yı yenerek Kaurava'nın içlerine girdiler. Arjuna tarafından ordular çoktan yok edildiğinden herhangi bir mücadele içine girmeden kolayca ilerlediler. Satyaki'nin Arjuna'nın yardımına geldiğini gören Karna onunla savaşmak için atıldı ve Satyaki'yi yenerek geldiği yere geri gönderdi. Bundan sonra Bheema Kaurava ordusu içlerine daldı ve Karna onunla da savaştı. Bheema Karna'nın atlı askerlerini öldürmeyi başararak onu sayıca zayıflatmayı başardı. Sonunda Karna Bheema'yı yenmeyi başardı fakat onu öldürmedi. Karna Kunti'ye Arjuna hariç başka hiçbir Pandava'yı öldürmeyeceğine dair söz vermişti. Karna sözleriyle Bheema'ya hakaret etti. Bheema bunun üzerine çok sinirlendi fakat başka önemli görevlerin olduğunu düşünerek geri çekildi.
Arjuna'nın Jayadratha'ya çok yaklaştığını gören Duryodhana Drona'ya onu durdurmasını söyledi fakat Drona kralı yakalama şansını kaçırmak istemediği için Duryodhana'ya kendisinin gidip Arjuna ile savaşmasını söyledi. Duryodhana Arjuna'yı durdurabilecek güçte olmadığını söyledi. Böylece Drona Duryodhana'ya kırılamaz bir zırh giydirdi ve Arjuna'ya karşı zafer kazanağına dair onu ikna etti. Böylece Duryodhana'nın kendisine güveni geldi ve Arjuna'ya doğru saldırıya geçti. Krişna bu esnada Arjuna biraz dinlensin ve kolayca ok atsın diye atlarının dizginini eline aldı. Biraz dinlendikten sonra tekrar savaşa başladılar. Duryodhana Arjuna ile karşı karşıya geldi ama Arjuna tarafından zırh giymesine rağmen kolayca yenilgiye uğratıldı. Ashwatthama, Duhshasana ve Kripa müdahale edip Duryodhana'yı Arjuna'nın elinden kurtardılar.
Karna'nın öldürülmesi
Kauravalar ile birlikte Arjuna'ya karşı savaşan Karna Arjuna'nın kendisinin anne tarafından yarı kardeşi olduğunu bilmeden Arjuna tarafından öldürüldü.
Karna Arjuna'nın hocası tarafından küçük düşürülmenin intikamını almak için Arjuna ile çok büyük bir rekabete girdi. Arjuna Karna tarafından hem aşağılanarak hem de çocuğu Abhimanyu'nun savaşta öldürülmesinden dolayı tahrike kapıldı. Her ikisi de bu kişisel rekabeti savaş meydanına getirdi. Karşı karşıya geldiklerinde çok güçlü silahlarla uzun uzadıya savaştılar. Her ikisinin de cesareti ve hüneri savaşı izleyen milyonlarca askeri büyüledi. Karna annesi Kunti'ye Arjuna hariç hiçbir Pandavalıyı öldürmeyeceğine söz vermişti ve Arjuna'yı yok etmek onun hayattaki en büyük gayesiydi.
Indra Karna'nın yenilemez olduğunu ve altın zırh ve küpe giydiği sürece savaş meydanında ölümsüz olduğunun farkına vardı. Böylece Brahmin kılığına girerek Karna'ya gitti ve Karna'nın zırhını istedi. Karna doğuştan zırh ile dünyaya gelmişti. Babası güneş tanrısı Surya'dan bir hediyeydi o. Karna vücudundan zırhı sökerek onu Brahmin'e verdi. Indra Arjuna'nın kazanmasını çok istiyordu o yüzden böyle bir yola başvurdu. Karna'nı cömertliği karşısında Indra ona Indrastra Vasavi Shakti adında bir silah verdi. Silah Karna tarafından sadece bir kez kullanılabilirdi ve Karna Bheema'nın oğlu Ghatotkach'ı bu silahla öldürdü.
Savaşta Karna Yudhishthira ve onun kuvvetlerini yenilgiye uğrattı ve onu savaş meydanını terk etmek zorunda bıraktı. Bunun üzerine Arjuna Indra'dan aldığı silahı kaybeden Karna'nın karşısına çıktı. İki kardeş arasında büyük bir savaş baş gösterdi. Çok büyük tanrısal silahlarla karşılıklı savaştılar. Bu noktada herhangi biri üstünlük gösteremedi. Arjuna'nın sıradan silahlarla yok edilemeyeceğini gören Karna Nagastra adındaki yılan oklarını kullanmaya başladı. Annesi Arjuna tarafından yıllar önce öldürülen yılan Aswasena Karna'nın bilgisi olmadan silahın içine girdi fakat Tanrı Krişna arkadaşı Arjuna'yı bundan korudu.
Savaşın sonraki gününde Karna önceden maruz kaldığı lanetlerin acılarını çekmeye başladı. Parashurama'nın laneti ile Karna Brahmastra'yı uyandırmak için gereken duaları unuttu. Başka bir lanet sayesinde de savaş at arabasının tekerlekleri savaş meydanında kuma battı. Bütün bunlar Arjuna'nın lehineydi fakat Karna Arjuna ile savaşmaya devam etti. Arjuna Krişna'ya at arabasını durdurmasını söyledi böylece savaş eşit bir şekilde yerde gerçekleşmiş olacaktı. Bu durumda Karna Arjuna'nın oklarını durdurmada çok büyük zorluklar yaşamaya başladı. Arjuna Rudra adındaki tanrısal silahını aldı. Karna buna karşı Brahmastra'yı almak istedi ama başarılı olamadı. Karna at arabasından indi ve Arjuna'ya DHARMA aşkına durup beklemesini söyledi. Arjuna Rudra silahını geri koydu fakat Krişna Karna'nın Abhimanyu'yu öldürmelerine nasıl yardım ettiğini ve Karna'nın yaptığı bütün kötülükleri göz önünde bulundurarak ona merhamet göstermemesini istedi. Bunun üzerine Arjuna Anjalika silahını kullanarak Karna'nın kafasını kopardı ve onu öldürdü.
Savaş sonrası
Savaştan sonra, Pandavalar atalarının krallığı Hastinapura'yı ele geçirdi. Muhteşem zaferleri, kazandıkları büyük destek ve Kauravaları destekleyen bütün kralları yenilgiye uğratmaları kendilerini iyi hissetmelerine ve Asvamedha Yagna yani kendilerine Chakravarti ("İmparator") unvanı kazandıracak at kurban etme töreni için iyi bir zaman olduğu inancına götürdü. Bu kurban törenin göre birkaç ön ayinden sonra bir at serbest bırakılır. At hangi kral veya kralların toprağına giderse o krallar şu seçeneklere sahip olacak: atın sahibini kendi liderleri olarak kabul edebilirler ya da ona karşı koyabilirler. Arjuna atı ordusuyla birlikte takip etti. Başka kralların savaşarak ya da savaşmaksızın boyun eğmesini kabul etti. Pandava krallığının genişlemesi için bu çok önemliydi. Uttarapatha'ya düzenlediği sefer neticesinde Pragjyotisha, Uluka, Modapura, Vamadeva, Sudaman, Susankula, Northern Uluka, Puru, Utsava-Sanketa, Lohita, Trigarta, Darava, Abhisara, Kokonada, Ursa, Simhapura, Suhma, Sumala, Balhika, Darada ve Kamboja başta olmak üzere otuzdan fazla krallığı düşürdü. Dağlardaki hırsız kabileleri de kontrolü altına aldıktan sonra Arjuna Transoxiana bölgesine gitti ve Loha, Parama Kamboja, Kuzey Rishika, Limpurusha, Harataka, Gandharva ve Uttarakuru'ları fethetti.
Trigarta
Arjuna çocukları ve torunları Kurukshetra'da kendisine karşı çarpışan Trigata'nın muhalefetiyle karşılaştı. Bu büyük arabalı savaşçı kabile Arjuna ile 3 gün savaştı. Suryavarman'ın genç kardeşi Ketuvarman ilk saldıran oldu ve Vibhatsu tarafından öldürüldü. Sonrasında Dhritivarman geldi ve savaşmaya başladı. Arjuna bu genç çocuktan çok etkilendi ve bir anda Dhritivarman Arjuna'nın elini yaraladı ve Arjuna'nın büyük silahı Gandiva yere düştü. Arjuna toparlandı ve Dhritivarman'ı yaraladı fakat Maharaja Yudhishthira'nın emri üzerinde onu öldürmedi. Savaşan diğer Tigarta'lar ise öldürüldü. Sonunda yenilgiyi kabul ettiler ve Hastinapura'ya gelmeye karar verdiler.[3]
Vajradatta
Kral Bagdatta'nın oğlu Vajradatta, görkemli filinin üzerinde atı ele geçirmeye ve Arjuna'yı kızdırmaya geldi. Bhagdatta ve Pandu yakın arkadaş idiler ve Bhagdatta Arjuna tarafından göz kapakları kesilerek öldürülmüştü. Savaş 3 gün sürdü ve sonunda Vajradatta yere düştü. Yerde yaralı yatarken Arjuna ona Yudhishther olmayı kabullenmesini söyledi ve o da kabul etti.[4]
Saindhava
Sonraki savaş Saindhava'lılara karşı idi ve önce atı yanında ayakta duran Vibhatsu'ya saldırdılar. Jaidratha'nın Arjuna tarafından öldürülüşünü hatırlayarak, Arjuna'ya saldırmaya başladılar ve bir noktada Arjuna'yı yaraladılar ve o baygın bir şekilde yere düştü. Bilgeler ve Tanrılar endişelendiler ve ona merhamet ettiler. Bunun üzerine Arjuna doğruldu ve silahı Gandiva'yı alarak saldırıya geçti. Saindhava'lıları öldürdü ve onların pek çoğu savaş meydanından kaçmaya başladı. Arjuna onlara barış ve Kral Yudhishther'in hükümranlığını kabul etmelerini önerdi. Saindhava'lar bunu kabul etti. Bu noktada Arjuna'nın kız kardeşi, Jaydrath'ın dul karısı ve Dhritrashtra'ın kızı Dushala geldi ve torunlarının korunmasını talep etti. Arjuna ona güvence verdi ve ona geldiği yere geri dönmesini söyledi.[5]
Manipura
At, kral Babruvāhana'nın bulunduğu Manipura'ya gitti. Kral babası Arjuna'nın geldiğini görünce onu karşılamaya gitti. Arjuna Babruvāhana'nın törene saygı göstermemesine ve savaş istememesine çok sinirlendi. Arjuna çocuğunu bir korkak olarak lanetledi ve savaşa hazırlanmasını istedi. Bu esnada annesi Chitrāngadā geldi ve babası Arjuna'ya karşı savaşmasını istedi. Kral kanunlarına göre krallığı koruması gerektiğini söyledi.
Böylece baba ile oğlu arasında bir savaş başladı. Savaşın sonunda her ikisi de çok kötü yaralandı. Bunu duyan Babruvāhana'nın annesi ve Manipura'nın prensesi Chitrāngadā savaş meydanına geldi. Çok üzüldü, yaralı Arjuna'yı dizleri üzerine aldı ve kendisini kurban etmeye karar verdi. Vabhruvana bunun üzerine çok etkilendi ve kendisini babasını öldürmekle günahkar kılan bu dini protokollerden çok rahatsız oldu. Eğer babası ölürse kendisi de ölünceye kadar bir şey yemeyeceğine dair yemin etti. Bu noktada yılan prenses Ulupi Nagmani'yi aldı ve bunun gücüyle Arjuna'yı tekrar hayata döndürdü.
Arjuna Ulupi'ye neden Vabhruvana'yı kışkırttığını sordu, o da Arjuna'nın büyük atası Bhishma'yı Shikhandi kullanarak öldürerek Arjuna'nın günah işlediğini ve şimdi de kendi çocuğu tarafından öldürüldüğünü söyledi. Böylece Arjuna günahından arınmış oldu.
Rajagriha
At daha sonra Meghasandhi adlı bir kralın yönettiği Magadha Rajgriha'ya gitti. Kshatriya töreleri gereği amcasına karşı meydan okudu. Savaş başladı ve savaşçılar karşılıklı savaştılar. Arjuna yeğeniyle büyük gurur duyuyordu ve kalbi gururla dolmuştu. Sonunda Arjuna Meghasandhi'yi yendi ve ona Kshatriya törelerini gözettiği için kalpsiz davranmaması gerektiğini söyledi. Arjuna onun yaşamasına izin vereceğini söyledi çünkü Yudhishtira ailesi büyük savaşa katılan hiç kimsenin öldürülmemesi emrini vermişti. Meghasandhi yenilgiyi kabullendi ve amcasına tapmaya başlayıp ondan merhamet diledi.
Chedi ve diğer krallıklar
At daha sonra Shishupala'nın oğlu kral Saurabha'nın yönettiği Chedi'ye geldi. Cesurca savaştıktan sonra Arjuna tarafından yenilgiye uğratıldı ve Yudhisther'e davet edildi.
At derken Kasi, Anga, Kosala, Kirata ve Tanga krallıklarına gitti. Arjuna bütün bu krallıkların bağlılık yeminlerini kabul etti.
Dakarna
At daha sonra Dakarna'ya yöneldi. Kral Chitrangada ve Arjuna savaştı. Arjuna onu yenmeyi başardı ve at ardından Nishada'ya gitti. Arjuna Nishada kralını da yenmeyi başardı.
Kuzey seyahati
At güneye hareket etti. Burada Arjuna Mahishaksha, Kolwa kabileleri, Dravida ve Andhra'lılarla savaştı ve onları yendi. At daha sonra Saurashtra'ya gitti ve Arjuna sırasıyla Gokarn ve Prabhaska şehirlerine geldi. Sonra Vrishni'nin yönettiği Dwarvati'ye geldi. Yadava gençleri atı zorla alıkoymaya çalıştılar ama Kral Ugrasen ata dokunmamalarını emretti. Daha sonra Vrishin ve Andhaka'nı kralları Arjuna'nın önüne gelip sevgilerini gösterdiler ve merhamet istediler.
Punjab ve Gandhara
At beş nehrin bulunduğu toprakları geçerek Gandhara'ya gitti. Shakuni'nin oğlu ve fillerden oluşan büyük ordusu savaş meydanına geldi. Arjuna sinirlendi ve hepsini doğradı. Kaçan Gandhara ordusunu Arjuna takip etti. Haberleri duyan Shakuni'nin dul karısı Arjuna'ya gelip merhamet istedi. Dhritrashtra'nın oğlu Vibhatsu onun ayağına dokunarak sakin olmasını istedi. Sonunda barış imzalandı ve Gandhara kralı at kurban ayinine davet edildi.
Son icraat
Pandava kardeşler çok büyük başarıya ulaştıktan sonra dünyadan feragat etmeye karar verdiler. Krallığı Arjuna'nın torunu ve Abhimanyu'nun oğlu Parikshita'ya bıraktılar ve Himalayalar'a yerleştiler.
Arjuna ve Karna
Arjuna ile Karna arasında pek çok paralellikler vardır. Her ikisi de usta birer okçu idi, Draupadi için savaştılar, ve kardeşleriyle savaş meydanında karşı karşıya geldiler. En önemli bağlantı ise her ikisi de gerek kan bağı gerekse dostluktan dolayı Kaurava tarafına güçlü bağlılık duyuyorlardı.
Arjuna Krişna'nın ona ilgisinden dolayı çok mükemmel bir öğrenci, konsantrasyon sahibi ve lütuflarla donatılmış bir insan örneğini temsil ediyordu.
Diğer isimleri
- Parth (Bilge öğrenci, Prutha'nın oğlu).
- Jishnu (Durdurulamayan, Fethedilemeyen)
- Kiriti (Parlak tacı giyen)
- Shvethavahana
- Bheebhatsu
- Vijaya
- Phalguna
- Savyasaachi
- Dhananjaya
- Gandeevi
- Krishna
- Gudaakesha
- Kaunteya
- Parangam
- Mahabahu
- Pandava
- Permadi/Janaka
- Bhaarata
- Parantap
Ayrıca bakınız
Kaynakça
- "Arşivlenmiş kopya". 7 Haziran 2012 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Temmuz 2012.
- "Arşivlenmiş kopya". 22 Eylül 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 4 Temmuz 2012.
- Pratāpacandra Rāya, 13, p. 192
- Pratāpacandra Rāya, p. 190
- Pratāpacandra Rāya, p. 194
Dış bağlantılar
Wikimedia Commons'ta Arjuna ile ilgili ortam dosyaları bulunmaktadır. |
- Herkes oyunda4 Mart 2016 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi.