Ahmet Emin Yalman

Ahmet Emin Yalman (d. 14 Mayıs 1888, Selanik - ö. 19 Aralık 1972, İstanbul), Türk gazeteci ve yazar.

Ahmet Emin Yalman
Doğum 14 Mayıs 1888
Selanik, Osmanlı İmparatorluğu
Ölüm 19 Aralık 1972 (84 yaşında)
İstanbul, Türkiye
Milliyet Türkiye Cumhuriyeti
Eğitim İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Meslek Gazeteci, Yazar

Erken hayatı

Babası Osman Tevfik Bey, Selanik Askeri Ruştiye'de Atatürkün yazı ve tarih hocasıdi.[1] Kendisi da 1897'de aynı Askeri Ruştiyeye yazıldı.[2] Diploma almasına iki ay kala Ruştiye'den 1899'de ayrılıp Selanik Alman Mektebine yazıldı.[3] Ailesiyle beraber İstanbula göç etmek üzere öğrenimi 1903'den İstanbul Alman Mektebi (Lisesi)n'de devam etti.[4]

Gazetecilik

1907 yılın Temmuz'nda Alman Mektebi (Lisesi)ni bitirince Sabah gazetesinde İngilizce mütercemiliği başlayarak gazeteciliğe ilk adımını attı.[5] Aynı yıl, Babı Ali Tercüme Odası hülefalığına tayin edildi.[6] 1908'de İstanbul Hukuk Fakültesine girdi. Meşrtiyet'in ilk günlerin esnasinda meydana getirilmiş Yeni Gazete'nin yazı heyetine katıldı.[7] Yeni gazete Kamil Paşa'nin organı diye tanınmış oluyordu ve hususi bir siyasi sütununda İngiliz, bazen da Avusturiya menfaatlerine uygun yazılar çıkartiyordu. Lakin Ahmet Emin Bey kendisini gazetenin memeleket menfaatlerinin ölçüleriyle çalışan diger cephesine mensup bile anlatıyor.[8] O gazeteye tercüme işleri görmek için girdiği halde aradan bir yıl geçmeden hergün baş yazıyı, ayrıca da haftada bir kaç kere Yeni Gazete imzalı ikinci mekaleyi yazamaya başladı.[7]

Babı Ali Tercüme Kalemi'ndaki vezifesini bırakmamıştı. Ayan Reisi Said Paşa bir takım tercümeler yapmak üzere Babı Ali Tercüme Kalemi'nden İngilizce bilir bir genç isteyince oraya gönderildi. Aynı zaman'da Viayan'da çıkan Neue Freie Presse gazetesinin yardımcı muhaberiydi. Haftalık Servet-i Fünun dergisine tercümeler yapıyordu. Berlin'de çıkan Volksische Zeitung'a arasıra yazılar gönderiyordu. İttihat ve Terakki Kadıköy Klübün'da da üye oldu.[7]

Amerkia'da eğitim

Yüz seksen kişilik imtihan yarışını kazanmakla ABD'ye ilk defa olarak gidecek Türk öğrencı grubuna seçilmiş oldu, Şubat 1911'de New York'un Columbia Üniversitesi'nin Siyasi İlimler Fakültesi'nde sosylojiyi ana sahe seçip, okumağa başladı.[9] Türk basının tarihi, gelisme tarzı ve hal şartları hakkında teziyle 1912 yaz sömesterin sonunda yüksek lisans diplomasını aldı.[10] Aynı yılda açılmış Columbia Üniversite'nin Pulitzer Gazetecilik Mektebi'nde staj görenlerin ilk doktora adayların biri olumuş, The Development of Modern Turkey as Measured by Its Press (Modern Türkiye'nin Gelişmesinin Basın Ölçülmesı) başlığını taşıyan tezini [11] 1914'de bitirip sosyoloji ve tarih doktorayla mezun oldu. Doktora tezi, Columbia Üniversite'nin Siyasi İlimler Fakültesi'nin yayınları arasında kitap olarak çıktı.[12]

Ögrenciyken Amerika'da çıkan Almanca Staatszaitung haftalık gazetesi için Türkiye'ye dair yazılar yazıyordu. Fazla olarak, Alman Basın Kulübü'ne ve diğer Alman cemiyetlerine üye olmuş, Amerika'daki Almanlık alemine karışmıştı.[13] Yeni Gazete'ye ve İkdam'a ise haftada bir kere Amerika mektupları diye yazılar gönderiyordu.[10] Balkan Harbi koptuğunca bir sürü Amerikan gazeteleri sutünlarını Ahmet Emin Bey'e açtılar ve ondan başmekaleler istediler.[14] Amerika'dan New York Evening Post gazetisinin Türkiye muhabiri işin sahibi olarak ayrıldı.[15]

Harp muhabiri

1914 Ağustos'unda İstanbul'a dönerek Darulfunun (İstanbul Üniversitesi)'nde felsefe tarihi muallim muavinliğine tayin edildi. Ziya Gökalp'in sosyoloji asistanlığıne ve Mülkie Mektebi'nde Hasan Saka'nin istatistik dersine da muavinlik etti. İkinci bir iş olarak, Tanin gazetesinin yazı işleri müdürlüğüne da meşğul oldu.[16] Almaniya hükümetinin, Almani cephelerine bir Türk harp gönderlimesinde ısrar etmesinden dolayı, Enver Paşa'nın kararıyla 1915 baharında tek Türk harp muhabırı sifetiyle Almaniy'aya gidip bütün batı ve doğu cepheleri dolaşmaya ve harbın bütün safhalrını görmeye imkan bulan tek gazeteci oldu.[17]

Vakit gazetesi

Beş ay süren harp muhabirliğini bittirmiş İstanbula dönünce, Darulfunun'un istatistik kürsüsüne sahip olmağla beraber Mülkiye'de istatistik profesörlüğüne geçti. Aynı zamanda esaslı Mearif reformu için Almaniya'dan getirilen ve "Has Muşavir" unvanını taşıyan Prof. Schmidt'in yanına tercüman diye verildi. 1916 yazında tekrardan harp muhabiri sıfatiyle Almanlar ve Avusturiyalılar'a yardım etmek üzere Galiçya'ya gönderilen Türk kolurdusuna katıldı. Galiçya'dan döndüğü zaman Sabah gazetesinin başına geçmek teklifini kabul etti.[18] bulunan si'nde dolaşıp yaptı ve 1916-1920 yılları arasında Siyasal Bilgiler Fakültesi'nde ders verdi. 1917 yılında Gördesli Mehmet Asım'la birlikte Vakit gazetesinin imtiyazını ele geçirip, Vakit'in ilk nüshasını 22 Ekim 1917'de çıkardılar.[19] Vakit, İttihat ve Terakki idaresiyle tek başına mücadele eden bir gazete oldu.[20]

Bu arada, Almaniya'da Gotha şehrinde bulunan Perthes Basımevi'nin siparişi üzerine Almanca olarak Die Türkei kitabini yazdı. Almaniya'nin Volkssische Zeitung gazetesinde de yazıları çıkıyordu. Osmanlı Metbuat Cemiyeti'nin umumi katipliğine de seçildi.[21] Sadrazam İzzet Paşa'yla ve kabinesiyle yakin ilgi besledi.[22] Mondros Mütarekesi ardından, Amerika ile işbirliği fikrini ortaya attı, şiddetli tenkidler ve itirazlara karşısında da kaldı.[23] 1919 Mart'da kaç gün tevkif edildi. Ancak 17 Nisan'da üç ay Kütahya'ya sürüldü.[24] Bu devirde Prens Sabahaddin'la sıkı bir dostluk kurdu. Veliahd Abdülmecid Efendi ile ve ikinci Veliahd Selim Efendi ile aynı derecede sıkı bir temas halinde idi.[25] İstanbul'un işgal edilmesinin ve kaç gün İngilizler tarafından aranılmadan dolayı, kendisini teslim edip 26 Mart 1920 tarihinde Malta'ya bir buçuk yıl sürgün oldu.[26]

Kasım 1921'de sürgünlukden dönüp İstanbul'da iki üç günden fazla durmadan Ankara'ya giti. Ankara'da T.B.M.M Hükümeti tarafından teklif edilmiş Metbuat Umum Müdürlüğü vezifesini reddederek, serbest bir gazetici olarak, Milli Mücadele'nin halini İstanbul'a eksettirmeği tercih etti. Atatürk ile ve Milli Hükümet'in diğer üst katlı simalar'la görüşme yapmadan ve cepheleri dolaşmadan sonra İstanbul'a döndü.[27]

Vatan gazetesi

Saltanat'ın kaldırlmasından yaklaşık üç aydan sonra Halk Parti'nin kurulmasına karşı çıktı, tenkitler yazdı.[28] Vakit'in çok başasrılı bir işe devam etmesi ve o dönemde öncü ve akıncı rol oynamasına rağmen, ortağı Mehmet Asım'in kardeşi Hakki Tarik Bey'le gazate işlerinde bazı ihtilaflar üzere ve gazetenin yazı işleri müdürü Enis Tahsin'in gazetenin siyasi yazarı Ahmed Şükrü ile beraber Vakit'den ayrılmaları dolayında, Ahmet Emin hissesini 12000 Lira'ya Mehmet Asım'e satarak 26 Mart 1923'de Vatan gazetesini çıkardı.[29] Aynı yıl Türiye'nin ilk "İş Aracılığı Merkezi"ni Vatan matbaasında kurdu.[30]

1923 seçimlerinde, İstanbul'dan aday olmasına karar verildi ancak adayları kestirmek zamanında, Yakup Kadri ve Falıh Rıfkı'nın gücleneckleri için, İstanbul Vilayet Meclisi'ne üye olmasına karar kesinleşti.[31] Rauf Bey ile Dr. Adnan Bey'in Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası kuruluşunda iştirak etmek teklifini reddetti amma yazılarıyla ve gazetesiyle firkanı destekledi. Halk Partisi'nin kurulmasına ve Mustafa Kemal Paşa'nin partinin başında bulunabileceğine tenkit etmesi ve Terakkiperver Fırkası'nı desteklemesi üzere, Vatan gazetesi Atatürkün etrafında bulunanların düşmanlığına uğradı.[32]

13 Şubat 1925'te çıkan Şeyh Said İsyanı sonrasında İsmet Paşa (İnönü) önderliğinde kurulan yeni hükûmet, Takrir-i Sükun yasasını çıkarmıştı. Takrir-i Sükun yasası ile kurulan İstiklal Mahkemesi tarafından birçok İstanbul gazetelerin "hükümetin manvı nüfüzunu yırpatarak isyana imkan hazırlamak" isnadiyle 11 Temmüz 1925'de kapanmaları dolayı, Vatan gazetesi beş aydan fazla bir müddet tek müstakıl gazete kaldı. Neticeten, gazetenin satışı birden bire yedi binden on beş bin gibi o zaman için çok yüksek sayılan dereceye çıkti, ilanlar da ona göre arttı. Ama Hükümetin Terakkiperver Fırkası'nın kapanması kararını haklı gösterir bir makale neşretmemekden üzere, Ankara'da Vatan'ı destekleyenler gazeteden el çektiler. Bazı tevkife uğramiş gazetecilerin Vatan'ın "istisna yollu muamele görmeğinden" şikayetci bulunmasının bir İstiklal Mahkemesi üyesinin Ahmet Emin'e düşmanlığı ile beraber 12 Ağustos 1925'de Vatan'ı mahkame tarafından müddetsiz surette tatil edildğine ve Ahmet Emin ile Ahmet Şükrü'nü tutuklu olarak o zamanda Elazığ'da bulunan İstiklal Mahkemesi'ne gönderildiğine sevk etti.[33] Mahkemenın verdiği beraat hükmüne rağmen, gazetenin açılmasına izin verilmedi.[34]

Ticaret yılları

Geçim imkanı sağlamak için türlü işleri denedi. Vatan gazetesinin taksim edildiği sermayesinden on beş bin liralik payının büyük bir bülümünü borsa muamelelerde kaypetti. Marie Stoeps'un Married Love romanını İzdivaçta Aşk başlığı ile takma bir isim altında tercüme etti. Bir ara Kemal Salih Sel, Ahmet Şükrü ve Enis Tahsin'le beraber bir resimli haftalık dergi çıkardı. Bu dergi için iki ciltlik bir Alman macera eserini Selim Bey'in Amerika Hatıraları adıyla adapte etti. Amerika'daki tarih profesörün teklifi ile Carnegie Barış Vakfı tarafından neşredileck serinin Türkiye hakkındaki cildini Turkey in the World War (Cihan Harbinde Türkiye) başlığı ile yazdı.[35]

Amerika Sefareti Ticaret Ataşesi Julien E. Guillespie vasıtasıyla Goodyear lastiki, Dodge otomobilleri, Caterpillar traktörleri, Sullivan kompressörleri, Harnischfeger ekkskavatörleri vekilliğini sağlayabilerek ticarete meşğul oldu. 1929'da Amerikalı Curtiss-Wright uçak üretim şirketinin vekilliğini yaparak Türk Hava Kuvverleri için uçak satın almak vasıtası oldu.[36] Bu devirde gazetecilikten ve siyaetten kendisini tamamen uzak tutmuştur. Yunus Nadi'nin Cumhuriyet gazetesinin yazı heyetine katılması ve Fethi Bey'in Serbest Fırkası'nın organı olarak gazetenin başına geçmesi, partinin adayı olarak meclise girmesinin teklifleri reddetmiştir.[37]

Tan gazetesi

1936 yılında Atatürk tarafından affı ve gazeteciliğe geri dönmesine izin verilmesi üzerine Kaynak haftalığı çıkardı. Haftalık gazete tutmadı. Zekeriya Sertel ve Halil Lütfü Dördüncü 'le birlikte Tan gazetesini İş Bankası'ndan satın alarak 1 Ağustos 1936'dan çıkarmaya başladılar. Atatürk, Tan gazetesinin tesislerinin Ahmet Emin Yalman'ın eline geçmesini, böylece gazetecilkten uzak geçirdiği yılları için bir teselliye kavuşması istemiş, ona göre emirler vermişti.[38]

Siyasi program bakımından, Tan'ın sevk ve idaresi tamamiyle Yalman'ın elindeydi. O sırada başında Falih Rıfkı Atay bulunan Balkan Basın Birliği'nin umumi katipliğine da seçildi.[39] 1937'de İstanbul'un çok nufuzlu Vali ve Belediye Başkanı Mühittin Üstündağ'la tartışmalara girdi. Üstündağ'a karşı açtığı dava, Üstündağ'ın yargılanmasına ve İstanbul'dan ayrılmasına neden oldu.[40] Atatürk ölüm döşeginde yatarken, 17 Ağustos 1938'de Atatürkün sihhatı hakkında milleti aydınlatmak zorunda olduklarını iktidar sahiblerine bir başyazıda hatırlatmak üzere Tan gazetesinnin üç ay için kapanmasına dair Başbakan Celal Bayar tarafından emir verildi. Zekeriya Sertel ile Halil Lütfü Dördüncü'nün Yalman'ın söz könüsü yazıyı onlara haber bile vermeden, gizlice gazetede koydurmasını iddia etmek dolayı, Tan'dan küskün olarak ayrıldı.[41]

Tan'dan ayrılmasından sonra, iktidardan tepkiler karşısında kalınca Yalova'nın kaplıcalarına çekildi. Orda kaç haftada Gerçekleşen Rüya kitabını yazdı. Celal Bayar Yalman'ın gönlünü almak ve acı muameleni unutturmak için, ona New York sergisinde Türk Pavyon'un idare edecek komisyonun üyeliği ve Yayın Müdürlüğü teklif etti.[42] 1940 yılında tekrar Vatan gazetesini çıkarmaya başladı. II. Dünya Savaşı sırasında Müttefikler'i öven ve Nazileri yeren yazılar yazdı. Vatan'ın tirajı 100.000'e kadar ulaştı.

Ahmet Emin Yalman 1952 yılında bir suikast girişimine hedef oldu. Henüz bir lise öğrencisi olan Hüseyin Üzmez Malatya'yı ziyaret etmekte olan Ahmet Emin Yalman'ı ateş ederek ağır yaraladı. Üzmez, suikast girişiminden sonra teslim oldu ve 20 yıl hapse mahkûm edildi. Ölümden dönen Yalman, Hüseyin Üzmez'i cezaevinde ziyaret etti. Ahmet Emin Yalman Demokrat Parti'nin ilk yıllarında bu parti yanlısıydı. Ancak sonraki yıllarda Demokrat Parti'yi eleştiren yazılar yazmaya başladı. Bundan dolayı 1959 yılında 15 ay hapse mahkûm oldu. 27 Mayıs Darbesi'nden sonra serbest bırakıldığında ABD'deki Kaliforniya ve Georgia Üniversitesi'nden Great Courage Award (Büyük Cesaret) ödülü aldı. Darbeden sonra Vatan'ın tirajı azaldı. 1961'de bir süre Hür Vatan gazetesini çıkarmayı denedi. Ama yeterince okuyucu bulamayınca 1 yıl sonra bu gazeteyi de kapattı. 1961'den sonra çeşitli gazetelerde köşe yazıları yazmakla yetindi. 1967 yılında devlet kültür ödülünü aldı. Yaşamının son yıllarında hatıralarını 4 ciltlik bir kitapta toplayarak Yakın Tarihte Gördüklerim ve Geçirdiklerim adıyla yayınladı. 19 Aralık 1972 tarihinde geçirdiği kalp krizi sonucu İstanbul'da öldü. Cenazesi, 20 Aralık 1972 tarihinde Teşvikiye Camii'nde kılınan öğle namazının ardından Feriköy Mezarlığı'nda toprağa verildi.[43]

Özel hayatı

20 Mart 1922'de Çamlıca Lisesi'nin mezunu ve bir müddet Güzal Sanatlar Akademisi'nde okumş, yazıları Dergah derigisinde ve Akşam gazetesinde "Rezzan Aref" adıyla çıkan, Deniz Yarbayı Dr. Aref Bey'in kızı Rezzan Hanım'la nişanıları oldu.[44] 14 Eylül 1922'de evlendiler.[45] İlk öğlü Tunç 25 Eylül 1925'de doğdu.

Kitapları

  • The Development of Modern Turkey as Measured by Its Press (Doktora tezi - İngilizce: 1914)
  • Die Türkei (Almanca: 1918)
  • Mariya Tarnavoskaya (Annie Vivanti'nin romanı, İtaliyanca'dan tercüme:1920)
  • İzdivaçta Aşk (Marie Stoeps'un Married Love başlıklı romanı, İngilizce'den takma adla tercüme: 1925)
  • Turkey in the World War (İngilizce: 1930)
  • Gerçekleşen Rüya (1938)
  • Havalarda 50.000 Kilometre (1943)
  • Yarının Türkiye'sine Seyahat (1944)
  • Sanfransisko'da Neler Gördüm
  • Naziliğin İçyüzü (1943)
  • Turkey in My Time (1956)
  • Yakın Tarihte Gördüklerim ve Geçirdiklerim (1970-1971, 4 cilt).

Kaynakça

  1. Yalman 1997, ss. 10-11.
  2. Yalman 1997, s. 23.
  3. Yalman 1997, s. 31.
  4. Yalman 1997, s. 40.
  5. Yalman 1997, s. 57.
  6. Yalman 1997, s. 64.
  7. Yalman 1997, ss. 73-76.
  8. Yalman 1997, s. 101.
  9. Yalman 1997, ss. 128-137.
  10. Yalman 1997, s. 169.
  11. Yalman 1997, ss. 177-179.
  12. Yalman.
  13. Yalman 1997, s. 154.
  14. Yalman 1997, s. 183.
  15. Yalman 1997, s. 235.
  16. Yalman 1997, ss. 248-250.
  17. Yalman 1997, ss. 261-263.
  18. Yalman 1997, ss. 305-310.
  19. Yalman 1997, ss. 353-355.
  20. Yalman 1997, s. 378.
  21. Yalman 1997, ss. 365-366.
  22. Yalman 1997, s. 377.
  23. Yalman 1997, ss. 391-393.
  24. Yalman 1997, ss. 411-423.
  25. Yalman 1997, s. 471.
  26. Yalman 1997, ss. 471-497.
  27. Yalman 1997, ss. 688-763.
  28. Yalman 1997, s. 820.
  29. Yalman 1997, ss. 834-835.
  30. Yalman 1997, s. 861.
  31. Yalman 1997, s. 859.
  32. Yalman 1997, ss. 876-897.
  33. Yalman 1997, ss. 999-1003.
  34. Yalman 1997, s. 1022.
  35. Yalman 1997, ss. 1024-1026.
  36. Yalman 1997, ss. 1032-1036.
  37. Yalman 1997, ss. 1050-1051.
  38. Yalman 1997, s. 1062.
  39. Yalman 1997, ss. 1064-1066.
  40. Yalman 1997, ss. 1072-1075.
  41. Yalman 1997, ss. 1081-1086.
  42. Yalman 1997, s. 1087.
  43. http://gazetearsivi.milliyet.com.tr/Arsiv/1972/12/20 16 Ocak 2012 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. Milliyet Gazetesi haber arşivi
  44. Yalman 1997, ss. 770-771.
  45. Yalman 1997, s. 788.
  • Yalman, Ahmet Emin (1997). Yakın Tarihte Gördüklerim ve Geçirdiklerim (2 bas.). İstanbul: Pera Turizm ve Ticaret A.Ş.

Dış bağlantılar

This article is issued from Wikipedia. The text is licensed under Creative Commons - Attribution - Sharealike. Additional terms may apply for the media files.