Ben Deliyim

Ben Deliyim[4] (İng. I'm Crazy) Amerikalı yazar J. D. Salinger'ın ilk kez Collier's dergisinin 22 Aralık 1945'te yayımlanan sayısında yer alan öyküsüdür.[5] Holden Caulfield'ın okuldan ayrılarak eve dönüşünün anlatıldığı eserin büyük bir kısmı sonraki yıllarda yazarın tek romanı olan Çavdar Tarlasında Çocuklar'da çok küçük değişiklikler yapılarak kullanılmıştır.

"Ben Deliyim"
Collier's dergisinde basılan Ben Deliyim'in ilk sayfası. Bu resimde Çavdar Tarlasında Çocuklar'dan farklı olarak Holden eve döneceğini bildiği için Mr. Spencer'a giderken yanına bavullarını almıştır. Ayrıca meşhur kırmızı avcı şapkasına sahip değildir.[1]
Yazar J. D. Salinger
Özgün adı "I'm Crazy"
Ülke ABD
Dil İngilizce
Yayımlanma Collier's
Önceki "Yabancı[2] (The Stranger)"
Sonraki "Doğumgünü Çocuğu[3] (Birthday Boy)"

Ben Deliyim, Salinger'ın Holden Caulfield'i anlattığı hikâyeleri arasında Holden'in anlatıcı rolünü üstlendiği ilk çalışmasıdır.

Açıklama

Salinger 18 Ocak 1944'te II. Dünya Savaşı'nda ABD ordusunda savaşmak için Avrupa'ya gitti. Normandiya Çıkartması'na katıldı ve Hürtgen Ormanı'nda Almanlarla savaştı. 8 Mayıs 1945'te savaşın sona ermesinin ardından hemen evine dönmedi. Bunun yerine müttefik işgaline yardımcı olmak ve Almanya'yı Nazilerden arındırmak için Birleşik Devletler ordusu tarafından kurulan Karşı Haberalma Taburu'na girdi ve altı ay boyunca bu tabura hizmet etti.[6] Temmuz ayında yaşadığı post-travmatik stres bozukluğu yüzünden Nürnberg'de bir hastanede tedavi oldu. Salinger'ın Yabancı ve Ben Deliyim'i bu tedavi döneminde yazdığı düşünülür.[1] Yabancı'nın Collier's dergisinin 1 Aralık 1945'te yayımlanan sayısında basılmasının ardından Ben Deliyim de aynı derginin 22 Aralık 1945'teki sayısında yer aldı. Collier's Salinger'ın 1945 yılında öykülerini basan bir diğer haftalık dergi olan The Saturday Evening Post'un rakibiydi ve bu popüler derginin savaş boyunca satışları yaklaşık iki milyondu.

Konusu

Öykü Holden'ın havanın durumunu B filmlerindeki hava durumuyla karşılaştırması ile başlar. Pentey Yatılı Okulu'nda okuyan Holden eve olması gerekenden bir gün erken dönecektir. Çünkü o dönem aldığı dört dersten de kalarak başarısızlığını ispat etmiş ve okuldan atılmıştır. Holden Thomson Tepesi'nde soğuk gecede dikilerek okuluna veda etmektedir. Soğukta ayakta dururken okul takımının Saxon Charter ile yaptığı basketbol maçının seslerini duyabilmektedir. Bu sırada arkadaşları Buhler ve Jackson'la futbol oynadıkları güzel anları düşünür. Daha sonra tepenin aşağısında doğru elinde valizleriyle koşarak Route 202'den geçer. Amacı tarih öğretmeni Bay Spencer'la vedalaşmaktır. Spencer'ların kapısını çalar. Kapıyı Bayan Spencer açar. Bayan Spencer içeri aldığı Holden'ı yatak odasına Bay Spencer'ın yanına gönderir. Bay Spencer bu odada Holden'a final sınavında Mısırlılar ve mumyalar hakkında yazılı kağıdına yazdıklarını okur ve onu bırakmakta haklı olup olmadığını sorar. Spencer Holden'ı böyle sıkıştırırken Holden Central Park'taki gölü ve kışları bu gölde yüzen ördeklerin nereye gittiğini düşünür. Spencer öğrencisine Pentey'i terk ettikten sonra neler yapmayı planladığını sorar. Holden Spencer'a bavulunun üzerindeki Pentey yapıştırmalarını özleyeceğini söyler. Sonrasında da Andy Warbach'ın annesine nasıl muhteşem bir oğlu olduğuyla ilgili yalan söylediği anısını anlatır. Ardından trene yetişmesi gerektiğini söyleyerek öğretmeninin sıcak çikolata teklifini reddeder ve evden ayrılır.

New York'a ailesinin evine geldiğinde siyahi hizmetçileri Jeannette ile kısa bir konuşma yapar. Daha sonra kız kardeşleri on yaşındaki Phoebe ve üç yaşlarındaki Viola'nın yanına gider. Ebeveynleri eve döndüğünde Holden onlarla konuşur. Bu konuşmanın içeriği okuyucuyla paylaşılmaz ancak Holden konuşma sonrasında tekrar kız kardeşlerinin odasına döner. Phoebe'nin uyuyakaldığını görür. Viola ise çok sevdiği Donald Duck oyuncağına sarılmış uyumaktadır. Holden Viola'nın yatağının başına kızın o aralar çok sevdiği zeytinlerden birkaç tane bırakır. Zeytinlerden biri yere düşünce yer alır. Tozlandığını görünce cebine atar. Daha sonra kendi yatak odasına uyumaya gider. Yatağına yatar ama bir süre uyanık kalır. Bu sırada hatalı olduğunu ve asla Edward Gonzales, Theodore Fisher ya da Lawrence Meyer kadar başarılı olamayacağını düşünür. Babası onun ofiste çalışmasını planlamaktadır. Bu da bir daha okula dönemeyeceği anlamına gelmektedir. Holden tüm bunları kabullenmiştir. Bu düşüncelerle kafası doluyken bir kere daha kışın Central Park'taki ördeklerin ne olduğunu düşünmeye başlar ve hikâye sona erer.

Çavdar Tarlasında Çocuklar ile karşılaştırma

Salinger Ben Deliyim'de Çavdar Tarlasında Çocuklar'ın bir bölümünü anlatsa da kullandığı dil aynı değildir. Holden'ın konuşmaları her iki eserde de samimi olmasına rağmen Ben Deliyim'deki anlatım daha kesin ve planlıdır.[7]

Yazar Ben Deliyim'i romanın ilk iki bölümünde ve Holden'ın ailesinin evine New York'a döndüğü 23 ve 24. bölümlerde kullandı. Çavdar Tarlasında Çocuklar'ın 3 ile 22 bölümleri arası ise sadece romanda yer alan parçalardan oluşur. Ben Deliyim'de olayların geçtiği mekanlar sadece okul ve evdir. Holden'ın okuldan eve dönüşü sırasında yaşadıkları anlatılmaz.

İki eser arasındaki en önemli fark Holden'ın kişiliğindedir. Ben Deliyim'in sonunda Holden hâlâ öykünün başındaki "o deli çocuk"tur. Okula bir daha asla dönmeyecek, nefret edeceğini bildiği halde babasının kendisi için ayarlayacağı ofis işine girecektir. Oysa Çavdar Tarlasında Çocuklar'daki Holden yolculuğunun sonuna geldiğinde okula bir şans daha verecek kadar olgunlaşmıştır.[8] Kışın bir okula yeniden kayıt yaptırıp yaptırmayacağı ile ilgili "Sanırım yaptıracağım. Ama şimdiden nasıl bilebilirim ki?" cevabını verir.

Çavdar Tarlasında Çocuklar'daki bir diğer önemli fark ise Holden'ın iki kız kardeşinin yanı sıra iki de erkek kardeşinin olmasıdır. Ağabeyi D.B. bir yazardır. Erkek kardeşi Allie ise on yaşındayken lösemiden ölmüştür.

Ben Deliyim'in başlığında vurgulanan Holden'ın deliliğinden öykü boyunca da bahsedilir. Holden kendini tanımlamak için ve sıkıştığı noktalarda deli olduğunu söyler. Öykü okulda ve evinde geçtiği için de bu delilik vurguları o mekanlarda yapılır. Romanda ise Holden deliliğinden sadece Sally Hayes ile olan ilişkisi söz konusu olduğunda bahseder.

Salinger romanı yazarken aşağıda bazılarının listelendiği küçük değişiklikler de yapmıştır:

  • Ben Deliyim'de Holden eve bir gün erken gitmek zorundadır. Romanda ise bu fark beş gündür.
  • Öyküde Holden'ın okulunun ismi Pentey; romanda ise Pencey'dir.
  • Çavdar Tarlasında Çocuklar'da Holden tepede dururken okulunun yaptığı futbol maçının seslerini dinler. Öyküde ise bir basketbol karşılaşmasından bahsedilir.
  • Holden, tepedeyken arkadaşlarıyla futbol oynadığı bir anısını düşünür. Öyküde bu arkadaşların isimleri Buhler ve Jackson iken romanda Tichener ve Campbell'dır.
  • Holden Mr Spencer'a giderken Ben Deliyim'de Route 202'den geçer. Çavdar Tarlasında Çocuklar'da ise bu sayı 204 olmuştur.
  • Öyküde Holden o dönem aldığı dört dersin dördünden de kalmışken romanda bir dersten geçmeyi başarmıştır.
  • Hikâyede annesine oğlunun muhteşemliği ile ilgili yalan söylediği arkadaşının adı Andy Warbach'tır. Romanda ise Ernie Morrow.
  • Holden New York'a geldiğinde siyahi hizmetçileri Jeannette ile konuşur. Romanda bu hizmetçinin ismi Charlene'dir ve Charlene'nin ten rengiyle ilgili bir yorum yoktur.

Kaynakça

  • Beidler, Peter G. (2011), A Reader's Companion to J.D. Salinger's The Catcher in the Rye, Coffeetown Press, ISBN 9781603810135 Tarih değerini gözden geçirin: Tarih ve yıl parametreleri birlikte kullanılmamalı (yardım)
  • Reiff, Raychel Haugrud (2008), J.D. Salinger: The Catcher in the Rye and Other Works, Marshall Cavendish, ISBN 9780761425946 Tarih değerini gözden geçirin: Tarih ve yıl parametreleri birlikte kullanılmamalı (yardım)
  • Slawenski, Kenneth (2011), Üzüntü Muz Kabuğu ve J. D. Salinger, Sel Yayınları, ISBN 9789755705200 Tarih değerini gözden geçirin: Tarih ve yıl parametreleri birlikte kullanılmamalı (yardım)

Notlar

  1. Beidler 2011, s. 18
  2. Öykünün Türkçe isminin alındığı kitap: Slawenski 2011, s. 134
  3. Öykünün Türkçe isminin alındığı kitap: Slawenski 2011, s. 142
  4. Öykünün Türkçe isminin alındığı kitap: Slawenski 2011, s. 88
  5. Reiff 2008, s. 145
  6. Slawenski 2011, s. 131
  7. Slawenski 2011, s. 88
  8. Beidler 2011, s. 22
This article is issued from Wikipedia. The text is licensed under Creative Commons - Attribution - Sharealike. Additional terms may apply for the media files.