Müttefik Kuvvetler Yüksek Komutanı (Japonya)

Müttefik Kuvvetler Yüksek Komutanı (İngilizce: Supreme Commander of the Allied Powers, kısaca: SCAP), II. Dünya Savaşının ardından Japonya’nın işgali sırasında ABD Generali Douglas MacArthur’ın işgal ettiği konum. Müttefik Kuvvetler bünyesinde buna benzer komutanlıklar olsa da MacArthur’un yetkileri çerçevesinde yetkili olan başka bir komutan bulunmamaktadır.

Müttefik Kuvvetler Yüksek Komutanlığının kullandığı Dai-ichi Hayat Sigortası binası (Chiyoda, Tokyo, 1950)

Japonya’da ağırlıklı olarak ABD personelini kapsayan kurmay heyetine Genel Karargâh (GHQ)[1] denilecek, bu tanımlamayla işgal kuvvetleriyle beraber görev yapan Amerikalı sivil yöneticiler de kapsanacaktır. Bu personel Japon Anayasasının taslak halinde hazırlanmasında rol oynayacaktır. Sayılar az olmakla beraber Avustralyalı, İngiliz, Hindistan, Kanada ve Yeni Zelanda subayları da bu gruba dahil olmuştur.

MacArthur komutasındaki doğrudan yönetim Japon halk tarafından ülkedeki yeni bir imparatorluk olarak değerlendirilmiş, neredeyse eski dönemdeki shogun yönetimlerine benzetilmiştir.[2]

Uygulamalar

İmparatora tanınan dokunulmazlık

Douglas MacArthur'u ziyaret eden Hirohito (27 Eylül 1945)

Douglas MacArthur ve komuta heyeti, İmparator Hirohito gerçek anlamda devletin başı olmasına rağmen savaştan sonra kurulacak yeni sisteme geçişte onun otoritesinden faydalanmak amacıyla savaş suçlarından muaf tutulacak ve yargılanması engellenecektir. Yargı sürecinden muaf olan sadece o değil imparatorluk ailesi mensupları Prensler Chichibu (Kara Kuvvetleri - Tümgeneral), Takeda (Kara Kuvvetleri - Yarbay), Asaka (Kara Kuvvetleri - Orgeneral), Higashikuni (Kara Kuvvetleri - Orgeneral) ve Fushimi (Deniz Kuvvetleri - Mareşal) de Tokyo Savaş Suçları Mahkemesinde yargılanmayacaktır.

Douglas MacArthur Washington’dan gelen aksi yönde taleplere rağmen bu kararlılığını 26 Kasım 1945 gibi oldukça erken bir tarihte Amiral Mitsumasa Yonai’ye iletir. Tokyo Savaş Suçları Mahkemesi başlamadan önce işgal yönetimi ve Japon hükümet yetkilileri mahkeme sürecinde verilen hiçbir ifadede imparatorun suçlanmaması gerektiğini belirterek bu yönde telkinde bulunurlar. İmparatorluk döneminin devrik liderleri ve eski bürokratlar bu konuda ABD işgal yönetimiyle tam bir işbirliği içinde olacaktır. Mahkeme edilmek için tutuklanan sanıklar ile Sugamo Hapishanesinde tek tek görüşülerek imparatoru savaş suçundan dolayı itham altında bırakacak hiçbir açıklama yapmayacaklarına dair söz alınır.[3]

Biyolojik silah geliştiricilerine af

Ayrıca MacArthur biyolojik silah geliştiren 731. Birim'in sorumlusu Shirō Ishii (Kara Kuvvetleri - Korgeneral) ve tüm ekibini, insanlar üzerinde yaptıkları deneylerin verilerini paylaşmaları kaydıyla affeder. MacArthur Washington’a 6 Mayıs 1947 tarihinde yazdığı yazıda alınacak bilgilerin savaş suçları teşkil etmeyeceği garantisi verilmesi halinde çok daha detaylı bilgilerin alınabileceğini belirtir.[4][5] Anlaşma 1948 yılında sağlanacaktır.

Basına sansür

1945-1952 yılları asarında 7 yıl boyunca ülkede kurulan siyasi ve ekonomik hegemonyanın yanı sıra işgal yönetiminin basın üzerinde de muazzam denetimi ve sansürü vardı. Her türlü yayın organında yasaklı konular belirtilmişti. Bunlardan bazıları;

  • İşgal yönetiminin kurumsal olarak veya tekil olarak herhangi bir eleştirisi
  • Tüm müttefik ülkelere ait olumsuz haberler
  • Müttefik ülkelere dair savaş öncesi veya sonrasında herhangi bir eleştiri
  • İmparatorluk propagandası
  • Savaş suçlularının savunulması
  • “Demokratik olmayan” yönetim sistemlerinin övülmesi[6]
  • Atom bombası[7]
  • Karaborsa faaliyetleri[8]
  • Müttefik ülkelerin kendi aralarındaki ilişkilerine dair haberler (ABD-SSCB ikili ilişkileri)

Zaman içerisinde bazı sansür başlıklarında rahatlama sağlansa da işgalin resmen sona erdiği 1952 yılına dek atom bombası gibi hassas konular tabu olarak kaldı.

Görevden alınışı

MacArthur, ABD Başkanı Harry Truman tarafından Nisan 1951 tarihinde Kore Savaşına dair düşünceleri yüzünden emre itaatsizlik gerekçesiyle görevden alınmıştır. Yerine General Matthew Ridgeway gelecek ve komutanlık konumu Japonya ile imzalanan barış antlaşmasıyla lağvedilmiştir.

Örgütlenme

  • Military General Staff[9]
    • G1 planlama, personel ve genel işler
    • G2 istihbarat, güvenlik ve sansör (SCAPIN-33'e dayanan sansör uygulamaları)
    • G3 askerî harekât, kolluk, memleketine geri dönüş
    • G4 bütçe, tedarik, sivil havacılık, potrol temini ve tayınası, silahsızlaştırma
  • Special Staff Sections
    • LS: Legal Section: hukuk
    • PHW: Public Health & Welfare Section: kamu sağlığı
    • GS: Government Section: sivil yönetim: Tuğgeneral Courtney Whitney -> Tuğgeneral William E. Crist
    • CIS: Civil Intelligence Section: sivil istihbarat
    • NRS: Natural Resources Section: doğal kaynak
    • ESS: Economic & Scientific Section: ekonomi ve bilim
    • CIE: Civil Information & Educational Section: eğitim - Tuğgeneral Kermit ('Ken') R. Dyke
    • CTS: Civil Communications Section: sivil iletişim

İlk aşamada çoğunluğu Newdealer'lerden oluşan GS söz sahibi olup demokratik reformlar gerçekleştirildi. Fakat Soğuk Savaş'ın başlamasından dolayı ABD'de 1948'den sonra McCarthycilik cereyanıyla "Red Scare", 1950'da Japonya'da "Red Purge" gerçekleştirildi. Bu durumda istihbarat işleriyle meşgul olan G2 ile GS arasındaki güç mücadelesinde G2 kazandı.

Kaynakça

  1. Japonya’nın ABD işgalinden derhal çıkartılmasını savunanlar bu kısaltmayı go home quickly (hemen evinize dönün) olarak okuyacaklardır
  2. Dower, 1999 s.341
  3. Dower, 1999, s.325
  4. Drayton, Richard (10 Mayıs 2005) "An Ethical Blank Cheque: British and US mythology about the second world war ignores our own crimes and legitimises Anglo-American war making, The Guardian makalesi
  5. Unit 731 ifadeleri
  6. Savaş yılları boyunca sürekli olarak liderleri hapiste bulunan yasadışı Japon Komünist Partisi yenilginin ardından siyasi sahneye yeniden çıkar. Savaş dönemi boyunca tek gerçek muhalif siyasi hareket olan komünistler yeni dönemdeki görece özgür iş kanunları ve siyaset özgürlüğü atmosferiyle hızla işçiler arasında örgütlenecektir. Ancak komünistlerin güçlenmesi ABD işgal yönetiminin olduğu kadar Japon yetkililerin de dikkatini çekecek, özellikle sola ve işçi sınıfı hareketine karşı yükselen baskı uygulanacak, komünistler yeraltına inmeye zorlanacaklardır.
  7. Korkunç bir savaş aleti olmasına ve yaşanan yıkıma rağmen ABD işgali döneminde bu yasağın delinmeye bile çalışılmamış olması ilginçtir
  8. Savaştan sonra yaşanan yüksek enflasyon ve işsizlik temel ihtiyaç malzemelerinin ve gıda ürünlerinin bile karaborsaya düşmesine sebep olacak, ABD yönetimi buna karşı bir önlem almayacaktır.
  9. Eiji Takemae, Robert Ricketts, Sebastian Swann, The Allied Occupation of Japan, Continuum International Publishing Group, 2003, ISBN 978-0-8264-1521-9.

Konuyla ilgili yazılan eser

  • Dower, John W (1999), Embracing Defeat: Japan in the Wake of World War II, New York: W.W Norton & Company, ISBN 0-393-32027-8
This article is issued from Wikipedia. The text is licensed under Creative Commons - Attribution - Sharealike. Additional terms may apply for the media files.