Latium
Latium (Latince: Lătĭŭm [ˈlatjʊ̃]) Batı İtalya'da bulunan, Antik Roma'ya başkentlik yapmış olan Roma'nın kurulduğu bölge. Latium ilkin verimli volkanik topraklardan oluşan küçük bir araziydi. Bölgeyi Latinler iskan etmiştir.[1] Tiber Nehri'nin sol şeridinde (doğu ve güney), kuzeyde Anio Nehri'ne (Tiber'in kollarından biri) ve güneydoğusu boyunca Pomptina Palus'a (Pomptina Bataklığı), en güneyde ise Circeius Dağı'na uzanan bölgede lokalizasyonu yapılmıştır.[2] Tiber'in sağ şeridi Etrüsk şehri Veii ve diğer sınırlar da diğer İtalik kavimerce çevrelenmiştir. Roma sırasıyla önce Veii'yi ve onun İtalik komşularını mağlup ederek sınırlarını kuzeydoğuda Apenninus Dağlarına kadar, güneydoğuda ise Pomptina'ya kadar genişletmiştir. Günümüzdeki ardılı Lazio (modern Latincede ve bazen İngilizcede Latium) hala büyük bir şehir olsa da antik Latium'un yarısı kadar dahi değildir.
Latium'u iskan eden Latinlerin anadili, bu iskan sonrasında Eski Latince'nin öncülü, Latincenin ve İtalik dillerin de atası olacaktı. Latium, başkent Roma'nın bir dönem siyasi ve kültürel merkezi olarak tarihte önemli bir rol oynamıştır. Bunun ardından da ünlü sanatsal ve mimarî eserlere evsahipliği yapmıştır.
Coğrafya
Bilinen en eski Latium yerleşimi, Latinlere aittir. Latinlerin bilinen merkezi ise geniş, sönmüş bir yanardağ olan Mons Albanus'tu (Bugün Colli Albani). Roma'nın güneydoğusunda şehre 20 km mesafede bulunuyordu ve çevresi 64 kilometreydi. Ortasında Lacus Albanus isimli, birkaç kilometre uzunluğunda ve genişliğinde, oval bir krater gölü vardı. İkinci hakim tepede (Monte Cavo) Iuppiter Latiaris tapınağı bulunurdu ve Roma federasyonuna katılmadan önce Latinler burada devlet ile ilgili işlerini yürütürlerdi. Federasyondan sonra da Romalılar dinî ve devletle ilgili seremonileri burada düzenlemeye devam ettiler. Buraya inşa edilen son pagan tapınağı da Ortaçağ'a kadar ayakta kalmasına rağmen sonradan manastır olarak kullanılmış ve sonraları bir dönem için otele çevrilmiştir. İkinci Dünya Savaşı sırasında Wehrmacht burayı bir radyo istasyonuna çevirmişti. 1944 yılında Amerikalılar burayı ele geçirdiler. Bugünse tartışmalı bir telekomünikasyon binası olarak hizmet verir.
Şehrin tanrısı olarak Iuppiter'in seçilmesi, kabilenin (Latini) dile (Latince) adını vermesi, Latinlerin İndo-Aryan kökenli bir kabile olarak tanımlanmasına yeter göstergelerdir. Augustus dönemi şairi Vergilius, Latium ismini Latince "latens" (gizlenen) kelimesine dayandırır. Bunu yapmadaki sebebi ise söylenceye göre Latium'un altın çağında başta bulunan Saturnus'un burada Iuppiter'den gizlenmiş (Lat. latuisset) olmasıdır.[3] Bir başka geniş kabul gören teoriye göreyse "Lazio" isminin etimolojisi Latince "latus"a (geniş) dayanır ve bu da Roma Campania'sına ithafen "düz ovayı" ifade eder.[4]
Tarihi
Bölge Erken Bronz Çağı'ndan itibaren tarım toplumlarının yerleştiği bir bölgedir. Antik Yunanlar ve hatta Miken Uygarlığı tarafından da bilinmekteydi.[5] İsim büyük ihtimalle Latince "geniş" anlamına gelen "latus"tan türemiştir ve "düz ova" fikrini dışavurur (Sabinum'un yüksek tepelerine zıt olarak). Yine de ismin daha erken dönemden, İndo-Aryan olmayan bir kökenden geldiğini savunanlar da vardır. Etrüskler MÖ 8. yüzyıldan itibaren, ana yurtları olan Etruria'dan (Bugünkü Toscana) Latium'a güçlü bir kültürel ve politik etki taşımışlardır. Ne var ki küçük, otonom şehir devletlerinin kontrol ettiği bu bölgenin üzerinde politik bir hegemonya kuramamışlardır. Bu bir yanıyla Antik Yunanistan'daki duruma benzer. Bölgenin Anakara Hellas'la olan yakın ilişkisi, erken tarihi üzerinde de kayda değer etkiler bırakmış olsa gerek.
MÖ 10. yüzyıldan itibaren Latium'da kurulmaya başlayan çok sayıda köyle beraber tarım kültüründe bir gelişme yaşandığı, arkeologlarca kabul görür.[5] Latinler kılçıksız buğday ve arpa ekmiş; şaraplık üzüm (vitis vinifera), zeytin, elma ve incir ağacı yetiştirmişlerdir.
Çeşitli Latin halkları (Lat. Latini Populi), nüfuzlu boylar (gentes) tarafından yönetilen bir toplum yaşamına sahipti.[6] Bu durum Roma'da da devam etti. Otuz curia, Roma toplumunu oluşturdu.[7] Gelgelelim sosyal bir ünite olan gens (boy), zamanla yerini familia'ya (aile) bıraktı. Familia, paterfamilias (ailenin en yaşlı erkeği) tarafından idare edilirdi.[8][9]
Bölgenin merkezinde köylerden biri olamayacağı için, sabitlenmiş yerel bir merkeze ihtiyaç duyulduğu sanılıyor. Bu merkez ortak meclisi, adliyeyi, ortak tapınağı barındırmalıydı. Burada boy üyeleri hükûmet işleri ve temaşa için bir araya gelebilmeli ve savaş durumunda güvenli bir şekilde buraya sığınabilmeliydi: Sıradan durumlarda bu gibi bir yerde pek ikamet edilmezdi. Bu gibi bir yer İtalya'da "capitolium" (zirve) veya "arx" (müstahkem mevkî) olarak adlandırıldı. İlkin bir kent değildi ama sonradan bir kent merkezi oldu. Zira bu müstahkem mevkiin etrafında doğal olarak evler inşa edildi ve daha sonra etrafı yapılarla çepeçevre sarıldı ve bu yerleşime "urbs" (etrafı çevrili yapı, i.e. şehir) dendi.[10]
Alba'daki dizili tepeler, Latium'un tabii müstahkem mevkileri, yerleşimcilere güvenli bir konum sunması hasebiyle, olasıdır ki yeni gelenler tarafından ilk iskan edilen bölgeler olsun. Burada, Palazzuola üzerinde, Alba Gölü (Lagiod di Castello) ile Alba Dağı (Monte Cavo) arasındaki dar bir plato boyunca Alba Longa kenti uzanır. Bu kent Roma soyunun ve diğer Eski Latin topluluklarının ana kentidir. Buradaki eğimli bölgelerde de antik Latin bölgeleri Lanuvium, Aricia ve Tusculum bulunur. Bu bölgede medeniyetin başlangıcını gösteren çeşitli duvar işçiliği örnekleri bulunmuştur.[11]
Bölgedeki müstahkem mevkîler daha sonraları Tibur ve Praeneste gibi önemli merkezlerin ortaya çıkmasına önayak olmuştur. Bunlara Labici, Gabii, Nomentum da eklenmiştir. Sahil bölgesinde Laurentum, Lavinium şehirleri ortaya çıkmış, Latin kolonizasyonu yayılmakla birlikte irili ufaklı sayısız merkezler oluşmuştur.[12]
Latin Birliği
Bu köylerin hepsi politik olarak egemendi ve özyönetime sahiplerdi. Soy yakınlığı ve dil birlikteliği ile birlikte tüm bu köyler dinî ve siyasi bir birliğe doğru yol aldılar. Bu birliğin adı Latin Birliği'dir. Latinler Arricia Gölü civarındaki Venus, Iuppiter Latiaris ve Diana tapınmalarıyla birbirlerine dinî bir mihverde bağlanıyorlardı. Bunların arasında Alba Longa, Iuppiter tapınağına olan yakınlığı hasebiyle sivriliyor ve dinî bir merkez rolü oynuyordu.[9] Bu birliğe iştirak eden kabileler "Alba kolonileri" olarak adlandırılıyorlardı ancak isimleri kaydedilmemiştir.[13] Bu birliğin ritüeli "Feriae Latinae" (Latin Festivali) adlı festivaldi. Bu festivalde her yıl, valinin bilinçli olarak belirlediği bir günde, bir araya gelmiş olan Latin halkları tarafından Iuppiter Latiaris'e bir öküz kurban edilirdi. Seremonide yer alan her bir topluluk kurban yemeğine katkı sunmak zorundaydı.[13] Bununla beraber Aricia Gölü civarındaki Nemus Dianae adlı kutsal Aricia korusu da kutsal yerler arasında önemli bir yere sahipti ve birçok Latin hacı için uğrak yer oluyordu.[14]
Alba Longa şehri dinî alandaki önderliğini politik alana taşıyamamıştır. Örneğin hibir zaman Latin devletinin başkenti olamamıştır.[9] Büyük ihtimalle Latin Birliği'nin yetki alanı tamamen belli değildi ve bu yüzden çeşitli düzensizlikler ortaya çıkıyordu. Yine de varlığını güçlü bir şekilde sürdürerek Latin soyundan gelen toplumların ilişkilerinin pozitif bir yansıması olarak duruyordu. Latin Birliği bünyesinde her zaman bütün Latin halklarını barındırmamakla birlikte, birliğe Latinler dışında ayrıcalıklı üye de almazdı.[15]
Varlığının erken safhalarında, Roma bu birliğin önderliğini ele geçirdi ve Alba Longa, Roma'ya bir rakip olarak ortaya çıktı. Bu yüzden MÖ 7. yüzyıl ortalarında Roma, Alba Longa'yı yıktı, birlik dağıtıldı ve ailelerin neredeyse tamamı Roma'ya göç etmeye zorlandı. "Ana şehir Alba Longa, kızı (Roma) tarafından yok edildi."[14] Livius'tan menkul: Alba Longa, Roma kralı Tullus tarafından tamamen yakılıp yıkıldı, tapınaklar müstesna.[16] Feriae Latinae, Alba Dağı'nda düzenlenmeye devam etti fakat düzenlemeyi romalı devlet görevlileri yapıyordu.[14]
Roma hegemonyası
Alba Longa'nın yıkılmasından sonra Roma, Latin Festivali'nin düzenleyicisi olarak Latin halkları üzerinde söz sahibi oldu.[17] MÖ 7. yüzyıl ortalarında Roma, bir deniz gücü olarak ortaya çıktı ve tuz ikmalini güvence altına aldı (Lat. Via Salaria, Tuz Yolu). Via Salaria, Roma'dan başlayarak Tiber'in kuzey şeridindeki en yakın tuz tedarik bölgesi olan Ostia'ya doğru uzanır.[18] Arkeologlara göre aynı zamanlarda Roma'da kentleşme atılımı başlar. Roma kulübeleri yerini evlere bırakır ve yk. MÖ 62'de forum ortaya çıkar.[18] Etrüsk etkisi önemli rol oynar ve Etrüsk şehirlerinden göçmenler gelir. Kısa bir süre sonra (geleneksel söylenceye göre) Etrüsk kralları devri başlar. (Geleneksel anlatıda MÖ 616 - MÖ 509)[6]
Roma Latium'da hatırı sayılır bir teritoryal haimiyet kazansa da, kralları halka hiçbir zaman mutlak bir güç uygulamamışlardır. Latin şehirlerinin korunması da Roma'nın görevidir zira Roma, diğer Latin şehirlerine nazaran çok daha büyük bir insan gücüne sahiptir.[19] Bunun sebebi, Roma'nın cömert mülteci politikasıdır. Roma'nın dışarıdan gelenlere yurttaşlık hakkı vermesi kendine has bir durumdur. Hatta azatlı kölelere dahi yurttaşlık verilmiştir. Azatlıların çocukları, Roma ordusu için önemli bir insan kaynağıydı ve insan kaynağı bakımından Roma'nın üstünlüğünü de aşağı yukarı bunlar sağlıyordu.[20]
Roma Cumhuriyeti ve sonrası
İmparator Augustus günümüz İtalya'sını tek bir coğrafî bölge olarak belirleyen kişidir ve ismini Italia koymuştur. Bu bölgeyi de kendi içinde on bir bölgeye ayırmıştır. Latium bu ayrımda, hemen güneydoğusunda bulunan Campagna (Campania) ve Neapolis ile birlikte "I. Bölge" olarak sayıldı.[21]
Gotlar Savaşı (MS 535 - 554) sonrasında bu bölge özgürlüğünü kazandı zira "Roma Düklüğü" Doğu İmparatoru'nun mülkü haline geldi. Lombardlarla yapılan uzun savaşlarla şehir zayıfladı ve sonunda Romalı bir psikopos tarafından mülk edinildi.[22]
Dinî ve skolastik aristokrasinin güçlenmesi, lordlar ile mezkur Romalı psikopos arasındaki tansiyonu gittikçe yükseltti, ta ki 16. yüzyıl ortalarına kadar. Bu yüzyılda Papa III. Innocentius kilise görevlilieri aracılığıyla, Colonna ailesinin gücünü kırmak adına Tuscia, Campagna ve Marittima'daki eyalet yönetimleri üzerinde otorite kurmak istediği için, teritoryal hakimiyetini güçlendirmeye çalıştı. Bunu diğer papalar da denemiştir.[22]
Papalığın Fransa'nın Avignon bölgesinde müteşekkil olduğu sıralarda (1309 - 1377) Papa'nın yokluğunu fırsat bilen feodal beyler gittikçe güçlendiler. Küçük komünler, ve hepsinin üstünde Roma, lordların bu yükselen gücüne karşı çıktı ve Cola di Rienzo'nun[23] önderliğinde kendilerini skolastik gücün antagonisti olarak kabul ettiler. 1353 - 1367 arasında papalık tekrar Latium'da teşekkül edince güç yeniden papaya geçti.[22]
16. yüzyıl ortalarından sonra papalık, tüm Latium'u Papalık Devletleri ile birleştirdi ve tüm bu siyasi bölgeler "Aziz Petrus'un mülkünün eyalet yönetimleri" haline geldiler. Viterbo, Marittima ve Campagna'daki hükûmet görevlileri buraları papalık adına yönetti.[22]
Bölge, kısa ömürlü bir Roma Cumhuriyeti (18. yüzyıl) denemesinden sonra Şubat 1798'de Napoleon Bonaparte tarafından Fransa'ya katıldı. Ekim 1799'da ise tekrar Papa Devletleri hakimiyetine girdi.[24]
20 Eylül 1870'te, Papa IX. Pius Roma'yı ele geçirip, Fransızları Sedan'da yenip İtalya birliğini sağladı. Latium da İtalya Krallığı'nın bir parçası oldu.[25]
Günümüzde Latium
Günümüzde Latium, bazen İtalyanca ismi Lazio ile karşılanır, bir hükûmet bölgesidir. Birinci seviye idari bölgedir. İtalya'da 20 bölge mevcut olup, 2001'deki idari reformla beraber sınırlı otonomi kazanan yerel idarelerden biri olmuştur. Modern Latium, başkent Roma'yı da kapsar.
Kaynakça
- Mogens Herman Hansen (2000). A Comparative Study of Thirty City-state Cultures: An Investigation. Kgl. Danske Videnskabernes Selskab. ss. 209-. ISBN 978-87-7876-177-4.
- Cary, M.; Scullard, H. H. (1975). A History of Rome: Down to the Reign of Constantine (3rd bas.). New York: St. Martin's Press. s. 31. ISBN 0312383959.
- Bevan 1875, ss. 530–531
- http://www.etymonline.com/index.php?term=Latin&allowed_in_frame=0
- Emilio Peruzzi, Mycenaeans in early Latium, (Incunabula Graeca 75), Edizioni dell'Ateneo & Bizzarri, Roma, 1980
- (French) Giovanni Colonna, Milieu, peuplement, phases naturelles, in Naissence de Rome, cataloged by the Petit Palais, 1977
- Fox, p.112
- Fox, pp. 112-113.
- M. Cary, H.H. Scullard p. 32
- Mommsen pp. 36-37
- Mommsen pp. 37-38
- Mommsen p.38
- Mommsen p. 39
- Viscount James Bryce Bryce The World's History: The Mediterranean nations.
- Mommsen p. 40
- Livy, Ab urbe condita 1.29
- Mommsen p.103
- Fox, pp.111-112
- M. Cary, H.H. Scullard pp. 54-55
- Fox p. 276
- The Urbanisation of Rome and Latium Vetus. 2014. ss. 35-60.
- Touring club italiano, (Ed.) (1981). Lazio, non compresa Roma e dintorni (İtalyanca). ss. 61-83.
- Musto, Ronald G., Cola Di Rienzo, Oxford Biographies, 21 novembre 2012, DOI: 10.1093/obo/9780195399301-0122
- Susan Vandiler, Imperial City: Rome under Napoleon, p. 20
- CONSIGLIO REGIONALE DEL LAZIO ((Ed.)). "LA NASCITA DELLE REGIONI A STATUTO ORDINARIO" (pdf) (İtalyanca). 1 Ağustos 2014 tarihinde
|arşiv-url=
kullanmak için|url=
gerekiyor (yardım) arşivlendi.
Bibliografya
- Bevan, William Latham; Smith, William (1875). The student's manual of ancient geography. Londra: J. Murray.
- Strabo – Geographica (Strabo) book V chapter 3 – Rome 20 BC
- Athanasius Kircher – Latium – 1669 – Amsterdam 1671
- G. R. Volpi – Vetus Latium Profanum et Sacrum – Rome 1742
- T. J. Cornell – The beginnings of Rome: Italy and Rome from the Bronze Age to the Punic Wars – London 1995
- C. H. Smith – Early Rome and Latium. Economy and Society, c. 1000 – 500 BC, "Oxford Classical Monographs" – Oxford 1996
- Theodor Mommsen, The History of Rome Volume I. 1894. kamu malı.
- Fox, Robin Lane, The Classical World: An Epic History From Homer to Hadrian. Basic Books, 2006.