Jeofizik

Jeofizik (yerfiziği olarak da bilinir), fiziğin temel ilkelerinden yararlanılarak, suküre ve atmosferi de içerecek biçimde Yer'in araştırılmasını konu edinen bilim dalı. Jeofizik Tarihi insanoğlunun bilimsel merakını giderme ile ilişkili kuramsal problemlerle ve Yerküre doğal kaynaklarından yarar sağlama ile Yerküre kaynaklı afetlerle ilişkili pratik problemlerle ilişkili olarak gelişmiştir.

Jeofizik, Yerküre ve onun etrafındaki uzay çevresinin fiziksel özellikleri ve fiziksel süreçleri ile bunların analizi için nicel yöntemlerin kullanımı ile ilişkili doğa bilimidir. Jeofizik terimi ile bazen sadece katı Yerküre uygulamaları kastedilir: Yerküre’nin biçimi, onun gravite ve manyetik alanı, iç yapısı ve bileşimi, dinamiği ve levha tektoniğinde bunların yüzeydeki dışavurumu, mağmaların üretimi, volkanizma ve kayaç oluşumu. Ancak modern jeofizik organizasyonları daha geniş bir tanımı kullanır ki bunlar; kar ve buzu içerecek biçimde su döngüsü, atmosferin ve okyanusların akışkan dinamiği, iyonosferde ve manyetosferde elektrik ve manyetizma, güneş-yer ilişkileri, Ay ve diğer gezegenlerle ilişkili benzer problemleri de kapsamaktadır.[1]

Jeofizik sözcüğünün doğuşu

Jeofizik anlamına gelen Almanca "Geophysik" sözcüğü, bilindiği kadarıyla, ilk olarak 1844'te J. Fröbel [2][3] tarafından kullanılmıştır.

Jeofizik sözcüğü 1834 ile 1880 yılları arasında dönemin çeşitli yazılı eserlerinde görünür. Fröber tarafından yazıldığı sanılan fakat Meyers Grosses Conversationslexikon adlı eserde anonim bir “Geophysik”[4] maddesi vardır [5][6]. 1863'te Adolph Muhry (1810-1888) sözcüğü meteoroloji ve klimatoloji ile ilişkili olarak kullanır. 1870'lerde, Georg von Neumayer (1826-1909) sözcüğü okyanusları içerecek şekilde ve Ferdinand von Richthofen (1833-1905) katı Yerküre'yi içerecek şekilde kullanır. İngilizcede, İtalyanca'da ve büyük olasılıkla diğer dillerde ilişkili terimler vardır. Herschel "terrestrial physics" sözcüğünü kullanılır.(Herschel, 1840). Angelo Secchi (1818-1878), Ernesto Sergent, ve Francesco Denza (1834-1894), ve diğer italyanlar "fisica terrestre" terimini tercih ederler. Secchi (1879) ve Sergent (1868) öğrencileri için "physical terrestrial" konuları sunarlar. Denza (1882) özel olarak meteorlojiyi yer fiziğinin (terrestrial physics) bir bölümü olarak tartışır. Türkçede "Arzi Fiziki" sözcüğü jeofizik sözcüğünün karşılığı olarak ilk olarak "Arzi Fiziki Kandilli Rasathanesi" olarak 1920'lerde görünür[7]

Jeofizik dalları

Türkiye'deki üniversitelerde Uygulamalı Jeofizik, Yerfiziği ve Sismoloji Ana Bilim Dalları'nda eğitim yapılmaktadır. Son yıllarda özellikle zemin etüdlerinde, petrol, doğal gaz ve jeotermal aramacılığında jeofiziğin kullanım alanları her geçen gün artmaktadır.

  • Sismoloji (Depremlerin büyüklük ve şiddetlerinin belirlenmesi ve elastik dalga kuramı)
  • Gravite ve jeodezi (Yer'in gravite alanı ve Yer'in biçimi ve boyutu)
  • Atmosfer bilimleri; ki izleyen alanları kapsar: Atmosfer Elektriği ve Yer Manyetik Alanı (İyonosfer, Van Allen Kuşağı, Tellürik Akımlar vb. içerecek biçimde) Meteoroloji ve Klimatoloji, Her ikisi de iklim çalışmalarını kapsar. Aeronomi, Atmosferin fiziksel ve kimyasal yapısı.
  • Jeotermik ve jeotermal (Yer ısısı, ısı akısı, Volkanoloji, ve sıcak noktalar)
  • Hidroloji (yeraltı ve yüzey suyu, bazen glasiyoloji de kapsar)
  • Fiziksel oşinografi
  • Tektonofizik (Yerküredeki jeolojik süreçler)
  • Jeodinamik (Yer içinin Dinamik İncelenmesi)
  • Arama ve mühendislik jeofiziği
  • Jeofizik Mühendisliği
  • Glasioloji/Buzulbilim
  • Petrofizik / Kaya fiziği
  • Uygulamalı jeofizik
  • Mineral fiziği
  • Arkeojeofizik (Arkeoloji jeofiziği)

Uygulama alanları

Kullanılan başlıca yöntemler

  • Gravite

Yeraltı yapılarının çekim özelliğini inceler. Yerçekimi ivmesinin dünyanın her noktasında farklı olmasından yararlanarak yer içini modeller.

Yeraltı yapılarının manyetik özelliklerini inceler. Özellikle metalik cevherlerin bulunmasında, arkeojeofizik ve tektonik araştırmalarda sıklıkla kullanılmaktadır.

Depremlerin özelliklerini ve yerin derinliklerini inceler.

Yeraltı yapılarının sismik hız değişimlerini inceler.

Özellikle yeryüzeyine yakın derinliklerde bulunan, ortamın geneline göre farklı fiziksel özellikler gösteren alanların belirlenmesinde kullanılır. Temelde kullanılan cihaz, bir verici (Transmitter) ve bir alıcı (Receiver) antenle kayıtçıdan oluşur. Yer içine gönderilen yüksek frekanslı dalgaların yansıma ve kırılmalara uğrayarak yer içinden geri dönüşleri kaydedilir. Son olarak elde edilen veriler sismik veri işleme tekniklerine benzer bir teknikle işlenerek yeraltının yapısı ortaya çıkarılır.Türkiye'de kullanımı son yıllarda oldukça yaygınlaşan bu yöntemin en önemli avantajı son derece ayrıntılı bilgilere ulaşılabilmesidir. Ancak bir dezavantaj olarak, sadece sığ aramalarda kullanılabilir; çünkü yüksek frekanslar, yer içindeki iletken ortamlarda kolayca atenüasyona uğrayarak derinlere ulaşamazlar.

Yeraltı yapılarının elektrik iletkenlik özelliklerini inceler,

Yeraltı yapılarının elektrik iletkenlik ve elektomanyetik özelliklerini inceler,

Uzaydaki ve Yeryüzündeki manyetik alanın özelliklerini inceler,

Geçmiş dönemlerdeki yer manyetik alanının değişimlerini inceler,

  • Radyometrik ve jeotermik

Yeraltının radyoaktif ve ısı özelliklerini inceler,

  • Kuyu logları

Sondaj kuyularında yapılan gravite, manyetik, radyometri, elektrik, akustik, vb. jeofizik yöntemlerdir.

  • Yüzey Nükleer Manyetik Rezonans (SNMR)

Atom çekirdeğinin (temel olarak çekirdekte bulunan protonun) manyetik özelliklerinden yararlanarak, yeraltının su içeriğini ve hidrolik geçirgenliğini derinliğin fonksiyonu olarak verebilen yeni bir yöntemdir.

Kaynakça

  1. "Arşivlenmiş kopya". 19 Ocak 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 16 Ocak 2020.
  2. Buntebarth, G. (1981) "Zur Entwicklung des Begriffes Geophysik", Abhandlungen der Braunschwiegischen Wissenschaftlichen Gesellschaft 32, 95-109
  3. Beck, H. (1961) Alexander von Humboldt, 2 Vols (Wiesbaden: Steiner)
  4. [Anonymous] (1848) &Geophysik', Meyers Grosses Conversationslexikon, 52 Vols (Dresden), Vol. 12, pp. 530ff.
  5. Kertz, W. (1979) &Die Entwicklung der Geophysik zur eigenstaKndigen Wissenschaft', Mitteilungen der Gauss-Gesellschaft, No. 16, 41-54.
  6. Buntebarth, G. (1981) Zur Entwicklung des Begri!es Geophysik', Abhandlungen der Braunschwiegischen Wissenschaftlichen Gesellschaft 32, 95-109
  7. Özçep, F., Orbay, N., (2002). Jeofizik ve Tarihsel Gelişimi, İstanbul Universitesi yayınları, Yayın No:4347, 446 Sayfa, İstanbul
This article is issued from Wikipedia. The text is licensed under Creative Commons - Attribution - Sharealike. Additional terms may apply for the media files.