Gölpazarı

Gölpazarı
Ülke Türkiye
İl Bilecik
Coğrafi bölge Marmara Bölgesi
İdare
  Kaymakam İbrahim Güneş [1]
  Belediye başkanı Hayri Suer (AK Parti) [2]
Yüzölçümü
  Toplam 686 km² (264 mil²)
Rakım 550 m (1.800 ft)
Nüfus
 (2018)
  Toplam 10,591
  Kır
-
  Şehir
-
Zaman dilimi UTC+03.00 (UDAZD)
Posta kodu 11700
İl alan kodu 0228
İl plaka kodu 11
Resmî site
Belediye

Gölpazarı, Bilecik ilinin bir ilçesidir.

Tarihçe

Osmanlının kuruluşunda hizmetleri geçen Gazi Mihal önemlidir. Hâlen Gazi Mihal adı bir ilkokulda ve ilçe hamamında yaşatılmaktadır. İlçede hava şehitlerinden pilot yüzbaşı Cengiz Topel adına yaptırılan bir ilkokul daha bulunmaktadır.

Çanakkale Savaşları'na birçok gencini gönderen ve kaybeden halk, Türk Kurtuluş Savaşı'nda ise Sakarya Nehrinin aşırı yükselmesi neticesinde düşman işgaline uğramamıştır. Yöredeki yerli halka Manav ve macirlar da denilmektedir.

Üyükler, Kocakamalar, Bölükbaşılar (Sütçüler), Köseler, Ayazlar, Eyüpağalar,Alapanlar, Keskinağalar, Hacımollalar,Kayalar, Kazımağalar, Kadıoğulları ve Karaşükrüler geçmişten günümüze uzanan başlıca aile lakaplarıdır. Bilecik ilçe merkezine yakın olması ve ekonomik yetersizliklerden dolayı ilçe göç vermektedir.

İl Özel idaresinin Kalkınma Planlarında Yenipazar İlçesi ile birlikte, Tarımsal bölge olarak ayrılan ve Kırsal Kalkınma bandında yer alan ilçede tarımsal çeşitlilik artmaktadır.El değiştiren topraklar ile birlikte ilçede yabancı yatırımcılar faaliyet göstermeye başlamışlardır. Ekolojik tarım için fırsatlar sunan ilçede yabancı yatırımcılar pozisyon almaktadırlar.

Temiz su kaynakları ve toprak zenginliği ile 150 metreden 800 metreye kadar rakımda farklı biyo çeşitliliğe sahip ilçede ekolojik tarım gelişme göstermektedir. Ekolojik hayvancılık geniş meralara sahip ilçede önemli bir fırsattır.

ANTİK ÇAĞ'DA GÖLPAZARI VE YÖRESİ

Günümüz Gölpazarı yöresine ait tarihi bilgilere, maalesef tek bir kaynaktan ulaşılamamakta ve bölge hakkında bilgi verebilen yeterli kaynak bulunmamaktadır. Antik çağ öncesi ve sonrası bölge tarihi ile ilgili bilgileri ancak yazılan eserlerin, makalelerin, tezlerin veya tarih kitaplarının küçük paragraflarından arayıp bulmak suretiyle, bölgenin geçmiş tarihi hakkında bilgi sahibi olabilmekteyiz. Bu kaynaklardan elde edilen bilgilerde ise bazı farklılıklar göze çarpmakta ortaya çıkan bu farklılıklar, bölge hakkında yorumlamaya dayalı bilgiler elde edilmesine neden olabilmektedir.

Bölgenin antik çağ geçmişi ile ilgili en önemli bilgilere; “Bithynia (Bitinya)”  bölgesi ile ilgili yazılan eserlerin ilgili bölümlerinden, orta çağ ve sonrası bilgilere ise Osmanlı, Bizans ve Cumhuriyet dönemi tarihçilerinin eserlerinde yer alan paragrafların satır aralarından öğrenebilmekteyiz.

Bölge; tarih öncesinde çok çeşitli uygarlıklara (Luwiler, Hititler, Frigler, Lidyalılar, Tracklar, Persler, Romalılar, Abbasiler, Bizanslılar, Selçuklular ve son olarak Osmanlılar) ev sahipliği yaptığı yazılıp çizilmiştir.  Bölgenin; erken dönemde Bitinya krallığının, erken ve geç Roma dönemlerinde Roma İmparatorluğuna bağlı (Bizans dâhil) Bitinya Eyaleti’nin, 1326 tarihinde ise Osmanlı devleti Hüdavendigar Livasına bağlı bir kaza olarak tarih sahnesinde yerini aldığını hatırlatmış olalım.

M.S. 1000 li yıllara kadar bölge hakkında bilgi veren kaynaklara ulaşılmakta iken, M.S. 1000-1300 lü yıllar arasında yeterli kaynak olmadığından bölge tarihi tam olarak aydınlatılamamıştır. Bölge bu tarihlerde çok sık el değiştirdiğinden ve yoğun Türkmen göçü nedeniyle tarihçilerimiz bu dönemi “black hall” yani kara delik olarak tanımlamaktadırlar. 1400 yıllardan günümüze gelene değin tek başvuru kaynağımız ise Osmanlı ve Cumhuriyet dönemi Arşiv kayıtları olmuştur. Bölge ile ilgil Osmanlı arşiv kayıtlarının çoğunun günümüz Türkçesine çevrilmemesi, bölge hakkındaki bilgilerin bakir kalmasına neden olmuştur. 2020 yılını uğurladığımız şu anlarda dahi bölgede herhangi bir kazı çalışması yapılmamış, bölge tarihi yapıları definecilerin ve mermer maden ocaklarının ellerine terk edilmiş durumdadır.   

Günümüz Gölpazarı ve yöresini çevreleyen komşu ilçelere baktığımızda her birinin antik çağdan süre gelen bir isminin olduğunu ve bu isimlerin sonradan bazen evirilerek bazen de yeni bir isimle Türkçe yer adlarına dönüştüğünü görmektesiniz.

İlçe merkezi resmi adı ile Gölpazarı (?); kuzeyden Sakarya ilinin Geyve (Kabaia) ve Taraklı (Dablais), doğudan Bilecik ilinin Yenipazar (Xirka), güneyden İnhisar-Harmankaya (Prminios)[3] ve Söğüt (Thebasion), batıdan ise Bilecik (Agrilium-Belokome-angelokome) merkez ilçesi ve Osmaneli (Leukai),  ilçeleriyle çevrilidir.

Gölpazarı ovasını çevreleyen tüm ilçelerin antik çağda kullanıla gelen isimleri olmasına rağmen Bizans'ın son dönemlerinde ve Osmanlının kuruluş yıllarında bölgede bir tekfurluğun ve leblebici (Löblüce)[4] isimli bir hisarın olduğunu bildiğimiz günümüz Gölpazarı bölgesinin antik çağda kullanıla gelen ilk ismi nedir?  Bu bölgede yaşayan yerli halk bölgeyi hang i isimle anıyordu? Soruları aklımıza takıla gelmiştir.

Bu soruların cevaplarını bulmaya çalışmadan önce tarih öncesi antik çağ üzerine bölgede çalışma yapmış bir bilim insanımızın makalesine yer verelim.

Arkeologlar tarafından Gölpazarı ve civarında bulunan höyüklerde yapılan kazı çalışmalarında elde edilen kap kacak vs. gibi eşyalar bölge antik çağ öncesi tarihini yeterince aydınlatmıştır.

Gölpazarı Ovası, beşeri ve ekonomik bakımdan da değişik özelliklere sahiptir. Ovanın yerleşim tarihi oldukça eskilere uzanmaktadır. Arıcaklar Köyü kuzeyindeki bir höyükten elde edilen bilgilere göre Hitit, Frig ve Roma dönemlerinde bu sahada yerleşim olduğu anlaşılmaktadır.

Dr. İ. Kılıç Kökten tarafından 1951 yılında bölgede yapılan arkeolojik çalışmalar esnasında elde edilen bulgular aslında bölgede çok eskiden beri süre gelen yerleşimin mevcut olduğunu kanıtlamaktadır.

“Hüyük köyü ve Gölpazarı çevresi araştırmalarına geçiyorum. Hüyük köyünün bulunduğu ve bu küçük ovada, kayalıklı bir tepe yanında “Zincirlikuyu” adında bir Hüyük daha tespit ettim. Bu yeni höyüğün üzerinde Bakır, Hitit ve Frig devirlerini kolayca açıklayan çanak çömlek kırıkları görüldü. Kısa bir araştırmadan sonra etrafı fundalık, küçük bir dağ geçidi (Bel) aşarak Gölpazarı ovasına indim. Ovanın ortasında “Yassı”, Kuzeydoğu ucunda “Arıcaklar” adını taşıyan iki büyük Hüyük daha tespit ettim. Kurşunlu köyü önündeki iki tepenin de Hüyük olması çok muhtemeldir. İsimleri verilen bu iki Hüyük üzerinden, Bakır, Hitİt, Grek-Roma devrine ait çok tipik çanak çömlek parçaları toplanmıştır. Bu arada Frig devrini açıklayan izlerde müşahede edilmiştir.  Aracaklar höyüğü üzerinde ele geçirilen bronz bir külçe, demir bir ok ucu bu vesikalar arasındadır". Gölpazarı ovasın etrafındaki dağlarda Tümülüslerin arttığı görülmektedir. Ovayı kuzey yönden çevreleyen kalker kayalıklar içeresindeki tabii ve yapma mağaraların bir kısmı araştırılmıştır. Gölpazarı kasabasının içinde mevcut mermerden yapılmış klasik çağa ait olduğu anlaşılan sütun ve başlık parçaları okulun bahçe duvarı dışında bırakılan mermer bir aslan heykeli dikkatimi çekmiştir”.[5]

Dr. İ.K. Kökten ’in “Gölpazarı ovası etrafındaki dağlarda Tümülüslerin arttığı görülmektedir”  ifadesi çok ilginçtir. Bu ifade bize asıl yerleşimin bugünkü ilçe merkezinin konuşlandığı ova da değil de, dağ kısımlarında olduğunu gösteren yorumlanmaya değer bir ayrıntı özelliği taşımaktadır.

Erken Roma çağına geldiğimizde ise, D. French tarafından kaleme alınan “Küçük Asya’daki Roma Yolları ve Mil Taşları” isimli kitapta geçen ifadeler, Dr. İ. Kılıç Kökten ‘in bu sözlerini doğrulamaktadır. Zira bu kitaptan alıntı yaptığımız ufak bir paragraftan günümüz Gölpazarı ve yöresinin öneminin M.S. 82 yıllarına kadar gittiği anlaşılmaktadır.  

“İstanbul'dan başlayarak Kudüs'te son bulan, M.S. 82 yıllarında yapıldığı anlaşılan Romalılara ait “Hacı Yolu” da Gölpazarı Ovasını kat etmektedir”.[6]

İngiliz yazar D. French tarafından kaleme alınan bu kitap, bizleri Gölpazarı’nın ilk ismine belki götüremedi (günümüz Gölpazarı ve yöresinin en eski yer adına ulaşmamıza öncülük etmiştir.) ama Gölpazarı ovasının M.S. 8 Yy. da Roma hacıyolu güzergâhı üzerinde yer aldığını kanıtlamış oldu. Roma Hacıyolu, Gölpazarı ovasını bir uçtan bir uca kat etmekte olup,  bu güzergâhlar sırasıyla Medetli-Üyük-Karaağaç-Dikenli Boğaz- Beşevler (Damlar Mevkii)-Mezarlık-Çımışkı, Doğancılar, Göz açanlar ve Sarı hacılar Köyleridir.

Romalılar; yönetimleri altına aldıkları yerlerde, bir bölgeden diğer bir bölgeye seyahat ederken, kendilerine has bir yöntem geliştirmişler. Bu yöntem “Mil Taşları” imiş. Mil Taşı, Romalılar döneminde yollara dikilen, yolun yönünü ve merkeze uzaklığını gösteren taşlara verilen isimlerdir. Kilometre taşı olarak kullanılan bu taşlar yuvarlak beyaz mermerden yapılmışlardır. Bazı Roma mil taşlarının üzerinde dönemim Roma İmparatorunun ve yöneticilerinin (vali) isimleri yazılıdır.  Romalılar, her 1.6 km’de bir belirledikleri yol güzergâhları üzerine bu taşları dikerek, gidecekleri yerlere yön vermişler. Aslında bu taşları günümüz trafik yol işaretlerinin atası olarak görebiliriz.

Romalılar; bölgeler arasında geçiş güzergâhı olarak kullandıkları Roma yollarının haricinde, bunlara ilave olarak iki adet hacıyolu güzergâhı belirlemişlerdir.

D. French’e göre ilk hacıyolu güzergâhı İzmit hacıyolu, diğeri ise Gölpazarı ovasını boydan boya kat ederek Juliapolis antik kentinden yoluna devam eden ikinci hacıyoludur. D. French, ikinci hacıyolunu daha kolay takip edebilmek için P.1. hacıyolu (P.1. Pligrem’s Road) [7] olarak kitabında kodlamış.

Hacıyolları; diğer Roma yolların aksine yılın belirli zamanlarında kullanılan tali yollardır. Bu nedenle, bu yolun geçtiği güzergâhların sadece belli başlı yerlerinde konaklama yerleri oluşturulmuş. Günümüz Gölpazarı ovasında küçük yerleşim yerleri haricinde büyük bir konaklama izine maalesef rastlanmamıştır.  

Gölpazarı ovasından geçen “P.1” hacıyolumuz iki amaca birden hizmet etmiş. Hem Batı Karadeniz’e ulaşımı sağlayan bağlantı yolu olarak kullanılmış hem de asıl amacına hizmet eden hacıyolu güzergâhının bir geçiş yolu olarak kullanılmıştır.  

Çevre eyaletlerde yaşayanlar Bolu ve Batı Karadeniz’e en kısa mesafeden gitmek istediklerinde mutlaka Gölpazarı ovasını kat eden P.1 kodlu hacıyolu bağlantısını kullanmak zorunda kalmışlar. Bu yol, Nallıhan ilçesine bağlı (Juliopolis) Çive Köyü’nde bulunan C15 kodlu yol ayırımına kadar devam etmiş. Kuzeye doğru gidecek bir gezgin C15 kodlu yola saparak hacıyolunu bu bölgede terk etmiştir.

Hacıyolu ana konaklama yerlerine baktığımızda, Nicea (İznik), Osmaneli (Leukai) arasındaki mesafe yaklaşık 30 km, Osmaneli ile diğer ana konaklama yeri olan Çive Köyü (Juliopolis) arasındaki mesafenin ise yaklaşık 100 km. olduğunu görmekteyiz. Aklımıza bu iki konaklama istasyonu arasında mutlaka bir ara konaklama yeri daha olmalı, sorusu gelmekte?  Bahse konu Roma hacıyolu ara istasyonunun yerinin yöre halkı tarafından kale düzü olarak adlandırılan Aktaş Köyü platosunun Gölpazarı ovasına bakan son düzlüğünde yer alan Löblüce (Leblebici) hisarının bulunduğu yer olabileceği, çok büyük ihtimaldir. Arkeologların bu bölgede araştırma yapmaları Gölpazarı tarihine ayrı bir yön verecektir kanaatindeyim. Fakat son zamanlarda elde ettiğim bilgiler konaklama istasyonlarının, Karaağaç köyü, Dikenli boğaz çıkışında bulunan düzlük, Gölpazarı, Göz açanlar ve Hacı köylerinin üst yamaçları olduğunu göstermektedir.

Roma döneminde söylene gelen isimleri: (Karaağaç?)-Dikenli Boğaz (Thateso)-Gölpazarı (Tataion)-Gözaçanlar (Protonica)

Eski adı ile Bitinya olarak adlandırılan bölge içinde yer alan Gölpazarı ovasının da dâhil olduğu hacıyolunun temel güzergâh noktaları şunlardır:

(P.1. Pligrim’s Road : (Chalcedon (Kadıköy) - Nicaea (İznik)- Juliopolis (Nallıhan) - Ancyra (Ankara) (- Colonia Archelaïs (Aksaray) – Tyana (Niğde) - Via Tauri (Gülek Boğazı) - Tarsus – Antiochia (Antakya)). (2.P.1)(3.P.1)(7.P.1)(8.P.1)) [8]

P.1 Bitinya Bölgesi Hacıyolu Güzergâh Noktaları

61. Kadıköy (Chalcedon)

62. Gebze

63. Gebze, Dil Deresi 1-8

64. Yarımca, Șirin Yalısı

65. İzmit 1-2 (Nicomedia)

66. Köse, Reșit Bey Yalısı

67. Orhaniye

68. İznik (Niceae)

69. Karadin

70. Osmaneli (Leukai)

71. Pașalar

72. Medetli 1-3

------------------------

73. Üyük 1-2

74. Karaağaç

75. Gölpazarı, Dikenli Geçit 1-6

76. Aktaș, Beșevler

77. Beșevler

78. Gölpazarı, Mezarlık 1-2

79. Çımıșkı

80. Doğancılar

81. Sarıhacılar

-----------

82. Gökçeözü

83. Duman

84. Narzanlar 1-2

85. Kayabașı

86. Çay 1-5,

87. Himmetoğlu

88. Bölücekova 1-3

89. Ahmetbeyler

90. Subașı, form. Çive (Julıapolis)

91. Sobran

92. Çayırhan 1

93. Çayırhan 2

94. Çayırhan

.

.                                      

Dip Notlar


[1] (Aydoğdu, 2005, s. www.recepaydogdu.com/?p=58)

[2] “1016 H./1607 M. tarihinde Celâli eşkıyasının açık şehirlere hücum etmelerinden dolayı GÖlpazarı kazası dâhilindeki halk hükümete müracaat ederek "nice zamandan beri harab olan Leblebici kalasının kendi bedenlerinden tamiri ile orada tahassun etmeleri için müsaade istemişlerdi. Hükümet isteklerine müsaade ederek bu hususta GÖlpazarı kadısına hüküm göndermiştir (Mühimme 76 s. 119). (Göl-Flanoz'dan Gölpazarı'na, 2008, s. 15)                                                                              

[3] (Kökten, 1951, s. 208-209)

[4] (French, Roma Çağında Küçük Asya'daki yollar ve mil taşları, 1981)

[5] (French, Album of Maps, (2016), s. 44)

[6] (French, Roman Roads & Milestones of Asia Minor, 2013, s. 22,23,126-133)

Nüfus

İlçe bağlısı olarak merkez hariç olmak üzere ilçe merkezine bağlı; 47 köyden oluşmaktadır.

Yıl Toplam Şehir Kır
1965[9]23.6683.96019.708
1970[10]23.0634.71218.351
1975[11]21.9425.00216.940
1980[12]22.4225.26617.156
1985[13]22.2965.98916.307
1990[14]15.0336.1198.914
2000[15]13.6177.0026.615
2007[16]11.8606.9484.912
2008[17]11.8096.9554.854
2009[18]12.4037.6974.706
2010[19]16.01611.4244.592
2011[20]11.5047.0984.406
2012[21]10.9556.7504.205
2013[22]10.0955.9584.137
2014[23]10.0166.0403.976
2015[24]10.8207.0393.781
2015[25]10.8207.0393.781
2016[26]11.4997.8553.644

Kaynakça

  1. http://www.golpazari.gov.tr/
  2. http://secim2014.hurriyet.com.tr/il/bilecik-11-2
  3. "Osmanlı'nın Kuruluş Dönemine Yolculuk (Köse Mihal ve Harmankaya)". Recep Aydoğdu. 20 Temmuz 2013 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Kasım 2020.
  4. Göl-Flanoz'dan Gölpazarı'na, 2008, s. 15.
  5. "Kuzeybatı Anadolu'nun Tarihöncesi Hakkında Yeni Gözlemler". 25 Mart 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi.
  6. Roman Roads and Milestones of Asia Minor. British Institute of Archaeogy at Ankara. 1981.
  7. "French, D. H. 2015: Roman Roads and Milestones of Asia Minor Vol. 3: Milestones, Fasc. 3.9, An Album of Maps". BRITISH INSTITUE AT ANKARA ELECT. MONOGRAPH 9. 10 Kasım 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi.
  8. "French, D. H. 2013: Roman Roads and Milestones of Asia Minor Vol. 3: Milestones,Pontus et Bithynia (with Northern Galatia)". BRITISH INSTITUE AT ANKARA. 10 Kasım 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi.
  9. "1965 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Kasım 2012.
  10. "1970 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Kasım 2012.
  11. "1975 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Kasım 2012.
  12. "1980 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Kasım 2012.
  13. "1985 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Kasım 2012.
  14. "1990 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Kasım 2012.
  15. "2000 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Kasım 2012.
  16. "2007 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Kasım 2012.
  17. "2008 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Kasım 2012.
  18. "2009 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Kasım 2012.
  19. "2010 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Kasım 2012.
  20. "2011 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 3 Kasım 2012 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 3 Kasım 2012.
  21. "2012 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 20 Şubat 2013 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 8 Mart 2013.
  22. "2013 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 15 Şubat 2014 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Şubat 2014.
  23. "2014 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 10 Şubat 2015 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Şubat 2015.
  24. "2015 genel nüfus sayımı verileri". Türkiye İstatistik Kurumu. 17 Mart 2016 tarihinde kaynağından (html) arşivlendi. Erişim tarihi: 17 Mart 2016.
  25. "2015 genel nüfus sayımı verileri" (html) (Doğrudan bir kaynak olmayıp ilgili veriye ulaşmak için sorgulama yapılmalıdır). Türkiye İstatistik Kurumu. Erişim tarihi: 13 Nisan 2016.
  26. "2016 genel nüfus sayımı verileri" (html) (Doğrudan bir kaynak olmayıp ilgili veriye ulaşmak için sorgulama yapılmalıdır). Türkiye İstatistik Kurumu. Erişim tarihi: 7 Mart 2017.

Dış bağlantılar

This article is issued from Wikipedia. The text is licensed under Creative Commons - Attribution - Sharealike. Additional terms may apply for the media files.