Karboğazı Baskını

Karboğazı Baskını, Karboğazı Savaşı ve Gülek Boğazı Savaşı olarak adlandırılan, 27-28 Mayıs 1920 tarihlerinde, Türk Kurtuluş Savaşı esnasında Kuvâ-yi Milliye ile Fransızlar arasında Toros Dağları'nın eteğinde çıkan çatışma.

Karboğazı Baskını
Türk Kurtuluş Savaşı Güney Cephesi
Tarih27-28 Mayıs 1920
Bölge
Karboğazı, Tarsus
Sonuç Kesin Türk zaferi
Taraflar

Ankara Hükûmeti

Fransa
Komutanlar ve liderler
Kemal Bey
Hasan Bey
Binbaşı Mesnil  (Esir)
Georges Journois
Çatışan birlikler
44 Kuvâ-yi Milliye gönüllüsü 700 Fransız askeri[1]
Kayıplar
Yok 150 ölü
500 esir
1000 farklı silah
2 top
8 Makineli tüfek
90 katır
[2]
Bu muharebe sonucu Çukurova Bölgesi Batı Kesimi Komutanı Yüzbaşı Sinan Tekelioğlu, TBMM'ye sunduğu raporda 1000 kadar Fransız askerinin muharebeye katıldığını ve 650 er, 23 subayın esir alındığını; iki top, 8 makineli tüfek, bin kadar silah, 13 kadana, 90 katır ele geçirdiğini belirtmiştir.[3]

Arka plan

Osmanlı İmparatorluğu, I. Dünya Savaşı'nı kaybetmiş, ordusu Mondros Ateşkes Antlaşması'yla silahsız bırakılmıştı. Osmanlı askerleri terhis edildi fakat Anadolu'da işgale karşı direnmek için Kuvâ-yi Milliye birlikleri oluştu. Mondros Ateşkes Antlaşması'ndan 47 gün sonra Fransızlar antlaşmayı ihlal ederek 17 Aralık 1918 tarihinde Mersin'i işgal etti. Güneybatı tarafını ise İtalyanlar işgal etti. Osmanlı İmparatorluğu'nun Akdeniz ile bağlantıları kesildi.

Dağ kontrolü için Fransız planları

Fransız kuvvetleri işgali hızlandırmak ve Kuvâ-yi Milliye kuvvetlerinin denizden gelecek yardım yollarını kesmek amacı ile Çukurova gibi alüvyal ovaları ve Akdeniz kıyılarını kontrol etmeyi istedi fakat Toros Dağları'nın dik yamaçları ve geçiş yollarının çoğuna Kuvâ-yi Milliye kuvvetlerinin hakim olması nedeniyle bölgeye hakimiyet kurması zorlaştı. Fransızlar bunun üzerine Türk kuvvetlerinin yardım yolu olan Gülek Boğazı'nı ilhak etmeye başladı. Gülek Boğazı'nın kontrol edilmeye çalışıldığını gören Kuvâ-yi Milliye kuvvetleri ve Fransızlar arasında çatışma başladı.

Çarpışma

Fransızlar Toros dağlarından geçen demiryolunu denetlemek için Pozantı'da bir birlik konuşlandırmışlardı. Birlik komutanı Binbaşı Mesnil'di. Yardımcısı Georges Journois'di. (Journois daha sonra generalliğe kadar yükselecek ve İkinci Dünya savaşında çarpışacaktır.) Komutan Mesnil'in eşi ise Pozantı güneyindeki Belemedik köyünde kurulmuş olan küçük hastaneyi yönetiyordu. Ancak Kuvai Milliye Pozantı'yı güneye bağlayan demiryolunu ele geçirince, Mesnil kuvvetleri kuşatılmış oldu ve Mesnil Pozantı'yı boşaltarak Fransız bölgesine çekilmeye karar verdi. Sürpriz bir kaçış planlamıştı. Kaçış için 26 Mayıs 1920'yi 27 Mayıs 1920'ye bağlayan geceyi seçti. Ancak aldığı bütün önlemlere rağmen kaçış Yaylaçukuru (bugünkü Gülek) köylülerince fark edildi ve Kuvai Milliye komutanı Kemal Bey (Kemal Erkin) haberdar edildi. Genellikle Aydınlı aşireti mensuplarından oluşan Kuvai Milliye Karboğazı denen yerde pusuya yattı. Çapraz ateş altına alınan Fransız kuvvetleri ağır kayıplar verdikten sonra teslim oldular.

Önemi ve sonuçları

Karboğazı Baskını, Çukurova’nın kurtuluşunda bir dönüm noktasıdır. Ankara Anlaşması'nın temelini oluşturması yönüyle çok önemlidir. Kesin Türk zaferiyle sonuçlanan çatışmada, 100 yaralı olmak üzere 650 er ve 1 binbaşı 23 subay esir alınmıştır.[4][5] Bu önemli başarılarının ardından olayın kahramanlarına Mustafa Kemal Atatürk tarafından "Devamlı başarılarınızı tebrik eder, size ve kahraman Kuvâ-yi Milliyemize selam ve teşekkür ederim.[3]" telgrafı iletilmiş ve tebrik edilmiştir. Ayrıca bölge halkı ve Kültür ve Turizm Bakanlığı, Karboğazı'nda olan çatışmaları ve olayları nesilden nesle aktarmış ve Gülek'in savaştaki stratejik önemini bölge halkına tanıtmıştır.[2][6][7]

Kaynakça

This article is issued from Wikipedia. The text is licensed under Creative Commons - Attribution - Sharealike. Additional terms may apply for the media files.