Sith Tarihi

Bu madde Yıldız Savaşları serisindeki Sithlerin karanlık tarihini ele almaktadır. Altı filmden oluşan sinema serisinde son yıllar anlatılırken, kitaplar ve oyunlar sayesinde hikâye genişletilmiş ve binlerce yıl öncesini, Sith ve Jedilerin doğuşunu, daha önceki çatışmaları, eski cumhuriyeti ve Sith imparatorluğunu da kapsar hale getirilmiştir. Bu maddenin oluşturulmasında bu kaynaklardan faydalanılmıştır.

Giriş: İki Farklı Güç'ün Doğumu

Kısaca Güç Üzerine

Ana madde: Güç (Yıldız Savaşları)

Güç, doğaüstü bir gizli kuvvet olarak tanımlanabilir. Güç, esasında bütün yaşamı yaratan bir enerji alanıdır. Güç, midi-chlorian bağlantısı yolu ile her hücrede enerji üretiminden sorumlu mitokondri gibi davranır, bu şekilde her varlık etrafını kuşatan güç ile iletişime geçebilir sadece bu iletişimin oranını biyolojik varlıklardaki midi-chlorian sayısı belirler. Güç, evrendeki yaşamın arkasındaki yaratıcı güçtür. Galaksiyi de o bir arada tutmakta ve galaksideki yaşamın bu kadar çeşitli bir biçimde milyonlarca gezegende ortaya çıkıp sürmesini sağlamaktadır. Bu nedenle Yıldız Savaşları evreninde Güç, bir nevi Tanrı'dır.

Yoda'ya göre varlıklar sadece et ve kemikten değil aynı zamanda etraflarındaki "Güç"ten yaratılmışlardır. Her canlının içindeki midi-chlorian miktarı onun güce ne kadar duyarlı olacağını belirler. Güç'ün farklı yüzleri vardır, bunlardan en ünlü iki tanesi, Aydınlık Taraf ve Karanlık Taraftır.

Aydınlık Taraf'ın Keşfi

Yavin Savaşı'ndan 25.000 yıl önce (YSÖ 25.000) Galaksi çapında seyahat edebilecek hızın keşfi gerçekleşmişti. Ardından gelen yakın bir tarihte ise Coruscant merkezli Galaktik Cumhuriyet'in kuruluşu tamamlanmıştı. Jedi'lar ise bundan çok daha önce vardılar ve Güç'ü biliyorlardı. Fakat Güç hakkındaki bildikleri daha çok aydınlık bir bakışa aitti. Güç'ü iyilik yapmak, barış getirmek, huzuru tesis etmek, şifa dağıtmak için kullanıyorlardı. Meditasyon, dinginlik ve kötü hislerden arınmak Jedi'ın Güç'e ulaşma yöntemiydi.

Jedilerin Cumhuriyet içinde etkisi büyüktü ama demokrasiye saygılıydılar ve asla yöneten kesim olmadılar, Cumhuriyet'e hizmetlerini sundular. Fakat bu huzur dolu dönem 18.000 yıl sürdü, artık karanlık tarafın yükselme vakti gelmişti.

Karanlık Taraf'ın Keşfi ve Karanlık Jedilerin Sürgünü

Güç'ün yollarında kendisini geliştirmeye devam eden Jedilar, Güç'ün farklı yüzlerini de keşfetti. Bir takım Jedilar Güç'ün aydınlık yüzüne tamamen zıt olan yeni bir Güç keşfetmişti: Güç'ün Karanlık Yüzü. Güç'ün bu yönüne Aydınlık Taraf'ın aksine öfke, nefret, korku, güvensizlik, şiddet gibi hislerle erişiliyor, Güç'ün bu yönü bu hisler aracılığıyla kullanılıyordu.

Güç'ün Karanlık Tarafı'nın keşfinin ardından kısa sürede -başta bu tarafı keşfedenler olmak üzere- bazı Jedilar karanlığın etkisine kapıldılar. Jedi Konseyi ise Güç'ün Karanlık Taraf'ının kullanılmasını kesinlikle yasakladı. Fakat buna rağmen Karanlık Jedilar Karanlık Güç'ten vazgeçmediler. Karanlık Taraf'a geçmiş bu 20 Jedi, Kayıp Yirmiler olarak anıldılar. Onların bu isyanı kısa sürede Cumhuriyet'i tehdit eder hale geldi. Cumhuriyet, Karanlık Jedilardan kurtulmaya karar verdi ve Aydınlık Jediların da yardımıyla hepsini yakaladı. Hepsi bir uzay gemisine bindirildi ve boşluğa bırakıldı, amaçları zaman içinde ölmelerini sağlamaktı. Uzayda kendiliklerinden ölecekleri için Cumhuriyet bundan sorumlu tutulmayacaktı.

Fakat Karanlık Jedilar ölmediler, şanslıydılar. Galaksinin öbür ucunda bilinmeyen bir sisteme iniş yaptılar. İndikleri gezegenin adı Korriban'dı. Bu gezegende Sith adında ilkel bir ırk yaşamaktaydı. Karanlık Jedilar bu gezegenin kendileri için uygun olduğunu görüp yerleşmeye karar verdiler. Zaman içinde Karanlık Jedilar önce eski bir hikâye olarak anıldı, ardından birer efsane olarak görüldü, en sonunda da varlıkları tamamen unutuldu. Karanlık Jedilar ise Cumhuriyet'i unutmadılar ama kendi dünyalarının dışından habersiz gelişimlerini sürdürdüler.

Sith İmparatorluğu Ve Sith Irkı

Bütün bunlar yaşanırken Galaksinin uzak bir köşesinde Korriban adlı gezegende Sith adında bir canlı türü yaşamaktaydı. Kırmızı derili, kemik boynuzlu, kırık çeneli, böceksi hatlara sahip bir ırktı. Büyücülük, özellikle de karanlık büyü onların işiydi. Son derece ilkel bir toplum olan Sithler, aynı zamanda kendi içlerinde sınıflara da bölünmüştü.

Karanlık Jedilar Korriban'a gökten inince onların doğaüstü varlıklar olduğunu düşündüler ve onları Tanrılar olarak kabul ettiler. Karanlık Jediların hükmü altında bir Sith İmparatorluğu kurulduktan sonra zaman içinde Sith sözcüğünün anlamı değişti ve Karanlık Taraf'ı kullanan Jedilara Sith olarak hitap edildi.

Sith İmparatorluğu

İmparatorluğun Doğuşu

Kayıp Yirmilerin en güçlüsü sonradan Darth Ruin adını almış Sith Lorduydu. Kendisi hakkında fazla bir şey bilinmeyen bu Sith Lordu, onların ilk lideriydi. Korriban'a ulaştıktan sonra da Sith'in Karanlık Lordu unvanını alan ilk kişi oldu. "Kendisinden başka kimseyi önemsemediği" hakkında bilinen az şeyden birisidir.

Darth Ruin, diğer Karanlık Jedilarla birlikte Korriban'daki Sith ırkını hızla köleleştirdi. En soylu sınıflardan başlayıp kölelere kadar bütün gezegen sırasıyla onların kölesi oldu. Bunu yaparken pek direniş görmediler çünkü zaten hem Tanrı olarak görülüyorlardı hem de Sith ırkı çok ilkeldi. Kısa süre içinde bir Sith tapınağı inşa edildi. Korribanlıların en yetenekli gençleri bu tapınağa alındı ve birer Karanlık Jedi olarak eğitildiler, Karanlık Taraf'ın bilgisiyle donatıldılar.

Zaman içinde Korriban düzeni, Sith'in Karanlık Lordu'nun yönettiği bir imparatorluğa dönüştü, bununla da kalmayıp İmparatorluk henüz Cumhuriyet tarafından bilinmeyen bu bölgedeki diğer sistemleri fethetmeye başladı.

Marka Ragnos Dönemi

Sith İmparatorluğu yaklaşık 2000 yıl boyunca düzenli olarak gelişti. İmparatorluk gitgide zenginleşti, gücünü arttırdı, sınırlarını genişletti. Sithlerin tapınağı diğer gezegenlerden de gelen öğrencilerle doldu taştı. Yaklaşık 2000 yıl geçmiş ve İmparatorluk tahtına Sith'in 9. Karanlık Lordu Marka Ragnos oturmuştu.

Marka Ragnos, bir insan ve Sith meleziydi, güçlü, acımasız ve tam anlamıyla bir diktatördü ama İmparatorluğun geleceği için mantıklı kararlar da veren birisiydi. Güç'ün Karanlık Taraf'ına olan olağanüstü hakimiyeti sayesinde diğer Lordlar onun liderliğini sorgulayamamıştı. Kısa ve kanlı bir savaşın sonunda başta Simus olmak üzere rakiplerini yenip Sith'in Karanlık Lordu olmuştu. Marka Ragnos döneminde Sith İmparatorluğu önceki dönemlere göre daha az fetih yapıyor, daha yavaş yayılıyordu. Çünkü Marka Ragnos, İmparatorluğun kontrolsüz bir şekilde gelişmesi halinde kendisinden çok daha güçlü bir düşmanla (Galaktik Cumhuriyet) karşılaşacağını ve belki de İmparatorluğun sonunun geleceğini biliyordu. Sith İmparatorluğu böyle bir savaşa -henüz- hazır değildi. Ragnos, o dönemdeki çok az Sith'in yaptığı bir şeyi yapıp kaybolmuş tarihi araştırmış ve Cumhuriyet ile Jedi Düzeninin varlığını keşfetmişti.

Diğer Sith Lordları ise Ragnos ile aynı fikirde değillerdi. Dahası ondan nefret ediyorlardı. Ragnos, onları baskıyla, zorla yönetiyordu. İmparatorluğun yayılması içinse yeterince çalışmıyordu. Diğer Sith Lordlarının muhalefeti günden güne büyüdü. Aynı zamanda Ragnos'tan sonra tahta oturabilmek için birbirleriyle mücadele ediyorlardı. Ragnos ise akıllıca davranarak bu duruma göz yumdu. Çünkü onlar birbirleriyle mücadele ederken kendisi tahtın sahibi olarak kalacaktı ve onlar kendisine muhalefet ederken dışarıyla ilgilenemeyecekler ve İmparatorluk, gizli düşmanıyla karşılaşmamış olacaktı.

Ragnos İmparatorluğu bu şekilde İmparatorluğu 100 yıldan uzun bir süre yönetti ve İmparatorluk son altın çağını yaşadı. Fakat sonunda yaşlılığa yenildi ve öldü. Öldüğünde tarih YSÖ. 5000'i gösteriyordu.

İlk İç Savaş ve Büyük Işık Hızı Savaşı

Bu sırada Galaktik Cumhuriyet gelişmeye ve yayılmaya devam etmişti. Galakside hala bilinmeyen çok yer vardı. Kaşifler rastgele koordinat belirleyip ışık hızına çıkıyorlardı. Kimi zaman bu bir kazayla sonuçlanırken kimi zaman da yeni bir gezegenin veya sistemin keşfiyle sonuçlanıyor, büyük para getiriyordu. Gav ve Jori Daragon kardeşler de bu işi yapmaktaydı ve tesadüfen Korriban gezegenini keşfettiler.

Bu sırada Korriban'da Marka Ragnos'un cenaze töreni düzenlemekteydi. Cenaze töreni sırasında Sith lordlarından Naga Sadow rakibi Ludo Kressh ile düelloya girdi. Fakat bu düello araya giren Marka Ragnos'un hayaleti tarafından durduruldu ve Ragnos her ikisine de çeşitli öğütler verdi. Sadow, Sith'in Karanlık Lordu unvanını almayı hedefliyordu ve buna hazırlanıyordu. Gav ve Jori'nin gezegene beklenmedik ziyareti ona bu imkânı sağlayacaktı. Galaktik Cumhuriyet'e karşı yapılacak bir savaş Sadow'un saygınlığını arttırabilirdi. Sadow, kendisine saldıran Kressh güçlerini pusuya düşürerek ortadan kaldırdı ve tartışmasız Sith'in Karanlık Lordu unvanını kazandı.

Naga Sadow'un ilk icraatı Cumhuriyete saldırı emri vermek oldu. Böylece Büyük Işık Hızı Savaşı başlıyordu. Sith filoları gezegenden ayrıldılar ve kendilerinden habersiz Cumhuriyet gezegenlerini istila etmeye başladılar. Sadow, kendi meditasyon küresinden filoları yönetmekteydi. Fakat Gav Daragon'un ona ihanet etmesi ve meditasyon küresini kırması Sadow'u güçsüz bıraktı ve bu durum savaşın gidişatını tersine çevirdi. Sith güçleri yığınlar halinde ortadan kalktı. Sithleri tamamen yok etmek için saldırıya geçen Cumhuriyet ve Jedilar Korriban'a kadar ilerlediler. Sadow, kalan Massassi savaşçılarıyla birlikte İmparatorluğunu yeniden inşa etmek için Yavin IV'e ve bir Sith lahitine girdi, fakat son sözünü henüz söylememişti. 600 yıl sonra yeniden ortaya çıkacaktı.

Karanlığın İkinci Doğumu

Onderon'da Yaratık Savaşları

Cumhuriyet için barış ve zenginlik zamanlarıydı. Jedi Şövalyeleri’nin sayıları oldukça artmıştı, binleri buluyordu ve her gün daha da çok Jedi çırağı eğitiliyordu. Bu Jedilar arasında en parlak ve en güçlü olanlar Ulic Qel-Droma, kardeşi Cay ve Twi’lek Tott Doneeta idi. Ustaları Arca Jeth fark etti ki, gerçekten büyük bir Jedi olmaları için öğrencilerinin tehlike ile yüzleşmeleri ve Güç’ü korkusuzca kullanmayı öğrenmeleri gerekiyordu. Böylece bu üçünü Onderon adlı güzel ama kara tarihli bir gezegene yolladı. Gezegenin yüzeyinde yüzyıllardır şehirlerde yaşayanlar ile gezegenin büyük uçan hayvanlarını evcilleştirdikleri için Beast Sürücüleri adını alan barbarlarla savaşıyorlardı. Başkent Iziz’e vardıktan sonra Onderon kraliyet ailesi tarafından karşılandılar: Kraliçe Amanoa ve kızı Galia. Beast Sürücüleri saldırdılar ama Jedilar onları geri sürmeyi başardılar. Ancak saldırı sırasında düşman Prenses Galia’yı kaçırdı. Ulic, Cay ve Tott, Beast Sürücüleri’nin hisarına girerek Prenses’i Beast Sürücüleri’nin kralı Lord Modon Kira’dan kurtarmaya yemin ettiler. Ancak oraya vardıklarında savaşı provoke edenlerin Beast Sürücüleri değil aksine şehirlerde yaşayanlar olduklarını keşfettiler. Galia da aynı zamanda kendisinin beast lordunun oğlu Oron ile evlenmek istediğini ve annesi ile babasının karanlık taraf kullanıcıları olduklarını ve de eski Sith Lordu Freedon Nadd’ın gücünün varisi olduklarını itiraf etti. Bu şaşırtıcı keşifte bulunan Jedilar savaş planlarını gözden geçirdiler. Ulic Iziz’e geri dönerek Kraliçe Amanoa ile konuşmaya çalıştı ancak o Ulic’in isteklerini reddetti ve ona karanlık taraf ile saldırdı. Bundan sonra Ulic savaşın bu problemi ortadan kaldırarak Onderon’u huzura kavuşturmanın tek yolu olduğunu görerek Beast Sürücüleri’ne saldırı emrini verdi. Ancak Beast Sürücüleri başkent çevresinde varolan karanlık taraf gücü yüzünden zorlanmaya başladılar ve Cay Qel-Droma yaralandı, sol kolu tamamen koptu. Savaş devam ettikçe Jedilar kazanma ümitlerini kaybetmeye başladılar. Ancak zafer Usta Arca Jeth, aydınlık tarafın gücüyle beraber gelerek, savaşçıların üzerine çöreklenen karanlığı yoketti. Usta Arca’da Onderon’daki karanlık tarafın varlığı yüzünden şaşırmıştı ve kaynağını bulmakta kararlıydı. Sonunda kaynağın Freedon Nadd’ın mezarının kendisi olduğunu fark etti. O ve öğrencileri mezarı açtıklarında, Kraliçe Amanoa mezardan aniden yayılan karanlık taraf gücü tarafından öldürüldü. Kraliçenin ölümü iç savaşı sona erdirdi ve Galia, Lord Oron ile evlendi. Jedilar bir kez daha barışı korumayı başarmışlardı.

Freedon Nadd Ayaklanması

Onderon’daki Beast Savaşları sona erdiğinde Jedi Ustası Arca Jeth ve öğrencileri görevleri biterek gezegenden ayrıldılar. Barış, kraliyet ailesi varisi Galia ile Beast Sürücüleri prensi Lord Oron’un evlenmesi ile gezegene gelmişti.

Ancak bu barışın kısa süreli olduğu anlaşıldı. Gezegene yüzyıllar boyunca hükmeden karanlık taraf etkisi tek bir basit hareketle yokedilemeyecekti. Onderon’dan tekrar huzursuzluk haberleri alan Jeth ve öğrencileri geri döndüler ve bir şeylerin gerçekten yanlış gittiğinin farkına vardılar. Öğrencisi Kraliçe Amanoa öldürülmüştü ancak Sith Lordu Freedon Nadd’in hala Onderon üzerinde hatırı sayılır bir gücü vardı. Ruhani formunda kendisine takipçiler toplamıştı ve şimdi de Kraliçe Galia’nın hükmünü sona erdirmeyi amaçlıyordu.

Usta Arca çabucak hareket ederek Freedon Nadd ile yeni ölen Kraliçe Amanoa’nın tabutlarını Onderon’un dördüncü ayı Dxun’a taşıdı. Ancak Nadd’ın takipçilerinin farklı planları vardı. Tabutları taşıyan gemilere saldırdılar ve cesetleri alarak kaçtılar. Galia sonra Jediları babası Kral Ommin’e, sadece makinalar ve Güç’ün karanlık tarafı tarafından ayakta durabilen yaşlı bir adama götürdü. Onlara Nadd’ın ruhunu gösteren Ommin, Arca’ya Force Lightning ile saldırdı. Nadd’ın adamları da diğer Jedilara saldırırken Ommin Arca ile beraber kaçtı.

Ulic ve ötekiler durumun düşündüklerinden daha kötü olduğunu fark ettiler. Ulic Ossus ve Coruscant’a yardım çağrıları yollayarak takviye istedi. Yardım derhal geldi: Cumhuriyet savaş gemileri ile birlikte aralarında Nomi Sunrider’da bulunmak üzere bir grup genç Jedi Şövalyesi... Cumhuriyet Iziz ve Naddists’e saldırırken Jedilar Beast Sürücüleri’nin hisarından gelen Ulic’in yardım çağrısına doğru yol aldılar. O savaş kazanıldı, sonra Jediları kendisini takip etmekten alıkoymak için karanlık taraf güçleri kullanan Kral Ommin’i takip ettiler. Ancak Nomi bunu fark etti ve karanlık taraf gücüyle savaşmak için aydınlık taraf gücünü kullandı. Ommin ona yıkıcı derecede karanlık taraf gücü yollayarak onu yendi ama artık çok geçti. Jedilar Ommin’in gizli hisarını bastılar ve Usta Arca’yı vermesini istediler. Yaşlı adam hepsine Force Lightning yolladı ancak Ulic Qel-Droma onu hayatta tutan makineyi yokederek onu öldürmeyi başardı. Ommin öldüğünde Nadd ortaya çıktı ve onları kara kehanetlerle tehdit etti.

Jedilar Arca’yı kurtardılar ve Cumhuriyet bir kez daha zafer kazandı. Ancak Onderon’da barışın kolay kolay sağlanamayacağını da anladılar. Nadd’ın intikam yeminleri akıllarına kazınmıştı ve bu çatışma sona ermiş olsa bile, savaşın hala ermemiş olduğunu yakında fark edeceklerdi

Karanlığın Üçüncü Doğumu

DARTH BANE

Dessel ismiyle doğan Darth Bane, İki Kuralını yaratan bir Karanlık Lord ve Sith'ari dir.

Darth Bane bin yıl önce,Sith'ler'in jedilar ve Cumhuriyet'e karşı neredeyse bin yıldır savaştıkları bir dönemde yaşadı.

O günlerde birbirlerine düşmüş olmalarına rağmen çok sayıda Sith Lordu vardı. Bane karanlık tarafı ve Sith yolunu Lord Qordis'in rehberliğinde öğrendi

Zamanla kendi kaderinden o kadar emin bir hale geldi ki resmi olarak öğrenciliğini tamamlamaya bile zahmet etmedi. Bane'e göre liderlik onun doğuştan hakkıydı ve rütbeler ile hiyerarşilere ayıracak sabrı yoktu

Darth Bane herkesten çok da Sith lordlarının lideri olan Lord Kaan'ı küçümsüyordu. Zalim fakat korkağın teki olan Kaan, ruhundaki bu zayıflığı gizlemek için güçlülerin tarafından yönetilme felsefesinin üzerinde duruyordu. Bane onun liderliğine tehdit oluşturuyordu,Jedi birliğine karşı savaştan hemen önce Bane'i Githany ile zehirletti. Darth Bane savaş alanında yere yıkılıp kaldı. Kaan'ın Sith Ordusu onu ölü diye bırakıp gittiler.

Fakat Bane hayatta kaldı. Hiçbir şey olmamış gibi sith ordusuna geri döndü ve Ruusan'da Jedi Lord Hoth'un Aydınlık Ordusu'na karşı savaştı. Kaan Bane'in kurtulmuş olmasından endişelendi ama onun savaş konseyine katılmasına izin verdi.

Darth Bane Sith lordlarını eğer doğru şekilde uygulanırsa Aydınlık Ordusu'nu yok edecek çok agresif bir Güç tekniğini kullanmaya ikna etti. Sith Lordları ortak meditasyon için bir araya geldiler, fakat Bane'in kalbindeki korkunç öfkeyi hissedince teması kestiler. Bu yüzden Jediları öldürmek yerine Bane'in tekniği yemyeşil Ruusan'ın tüm ormanlarını yok edip gezegeni çolak bir araziye çevirdiler

Yenilginin eşiğine gelen Lord Kaan bütün düşmanlarını düşünce bombası denilen ve etki alanı içindeki tüm yaşam enerjilerini emip yok eden intihar amaçlı bir Güç silahıyla yok etti. Kaan, tüm Karanlık kardeşliği ve Aydınlık Ordusu üyelerinden 100 tane Jedi bu felakette öldüler ama Darth Bane yaşıyordu.

Darth Bane Gemisi Valcyn'le Ruusan'dan kaçıp Onderon'un ayı Dxun'a yöneldi. Yolda Qordis ve Kaan'ın ruhları Bane'e görünüp onu hainlikle ve müttefiklerini terk etmekle suçladılar, Qordis Bane'in Dxun'a mecburi iniş yapmasına sebep oldu.

Dxun'da Bane üç bin yıl önce Exar Kun'a güçlerini kazanmasında yardım etmiş olan Kara Jedi Freedon Nadd'ın boş mezarını buldu.Mezarın soğuk çelik duvarları arasında da karanlık tarafın pek çok eski sırrını içeren bir Sith Holocron'unu keşfetti. Dxun'da bunları incelediği süre içinde orbalisk denilen tuhaf parazitik canlılar kendilerini Bane'in vücuduna yapıştırarak aynı zamanda damarlarına adrenalin de aşılayıp onu güçlendiren organik bir zırh oluşturdular. Dxun'da tek başına geçirdiği yıllarda Bane Güç, karanlık taraf ve Sith'lerin geleceği üzerinde yepyeni fikirler ve teoriler geliştirdi. Daha önce karanlık taraf çok seyrek bir şekilde yayılmış ve çok fazla sayıda Lord tarafından paylaşılmıştı. Üstelik bu çok sayıda Lord anlaşmazlığa ve kaçınılmaz olarak iç çekişmelere sebep oluyordu.

Bane kararını verdi. Bundan sonra asla ikiden fazla Sith Lordu aynı anda var olmayacaktı: Sadece bir usta, ve bir öğrenci. Tıpkı üç bin yıl önce Exar Kun ve Ulic Qel-Droma'nın yaptığı gibi. Bane kendi öğrencisini, Zannah'i Onderon'da buldu ve Sith Düzeni'nin bundan sonraki bin yıl boyunca sürecek geleneğini başlattı. Artık sabır ve kontrol her şeyden önemli olacak ve Sithler karanlıkta bekleyeceklerdi. Aradıkları fırsat eninde sonunda çıkacaktı.Jedilardan intikam mutlaka alinacakti. Bane Sith Düzeni'ne bir gelenek daha kazandırdı. Artık bundan sonraki her Sith lordu onun ilk adı olan Darth'ı unvan olarak alacaklardı Böylece ikili yönetim kurulmuş oldu.

Karanlığın Dördüncü Doğumu

Darth Plagueis

Darth Plagueis Zaman zaman Bilge Darth Plagueis olarak adlandırılan, Darth Plagueis bir Sith Lordu ve Naboo Savaşı’na giden olayların yaşandığı yüzyılda hayatta olan Darth Bane’in varisiydi. Darth Sidious’a Sithlerin yollarını öğreten kişi Plagueis idi.

Galaksiyi etkileyen olaylardaki tüm rolüne rağmen, Darth Plagueis hakkında çok az şey bilinir. Sadece çırağı Sidious bir şeyler belirtmiştir ki bu da oldukça azdır. Ancak gene de Sidious’un belirttiği o çok az şey bile çok değerli olabilir. Zaman geçtikçe bu gölgelerde kalmış kişiliği aydınlatacak bilgiler yavaş yavaş açığa çıkmaktadır.

Kendisinin gerçek adı ve hayatının ilk yılları tamamiyle bir gizemdir. Tahmin edilebilecek olan şey, kendisinin o zamanlarda yaşayan bir Sith Lordu tarafından Güç’te kuvvetli bulunmuş olması ve onu çırak olarak alması ve adının bundan sonra Darth Plagueis olacağını belirtmesidir.

Zamanı gelince Plagueis üstat oldu ve Sith geleneğini devam ettirebilmek için kendine çırak aramaya başladı. Bundan sonra gelişen olayların tam olarak izledikleri yol bilinmese de, açık olan bir şey vardır ki Palpatine isimli Naboo’lu yetenekli genç adam onun ilgisini çekti. Ondaki potansiyeli gören

Plagueis onu çırağı olarak alarak Darth Sidious adını verdi. Büyük ihtimalle Plagueis Sidious’ta Sithlerin uzun zamandır beklediği şeyi fark etmişti, Darth Bane’in bin yıllık planını gerçekleştirebilecek ve Sith’in intikamını getirebilecek güce sahip bir Sith.

Bu noktada Sidious’un Plagueis’in altındaki çıraklık döneminin ne kadar sürdüğünü kestirebilmek güçtür. Üstadından çok şey öğrendiği açıktır. Palpatine daha sonra hocasının (Plagueis adını vermeyerek) ona Güç hakkında her şeyi, karanlık taraf kadar aydınlık tarafı ve Sith’in karanlık yolları kadar Jedi disiplinlerini de öğrettiğini söylediği gözönüne alınırsa bu bilgiler Jedi Düzeni’ni içten yıkmak için çok işe yaradıkları kesindir. Sidious muhtemelen Plagueis’den daha kuvvetli hale geldi. Ancak aynı zamanda Plagueis’in beklediğinden çok daha hırslı çıkmıştı ve iki Sith arasında çatlaklar olduğu görülmüştü.Örnek olarak, uzun zamandır Sidious’un kendisine bir çırak almak için üstadının ölümünü beklediği düşünülürdü ancak yeni keşfedilmiştir ki Sidious bebek Darth Maul’u Plagueis’in haberi olmadan büyütmüş ve eğitmiştir. Sidious Plagueis’in bunu bilmemesi için özen göstermiştir çünkü bunları hep üstadının arkasından çevirmiştir ve gizlice kendisinin üstat olacağı zaman için gizli bir çırak yetişrimiştir. Bu aynı zamanda Plagueis’in YÖ 50-69’ta hayatta olduğunu gösterir çünkü Darth Maul

’un doğum tarihi YÖ 54’tür. İşin aslı, bundan daha fazla da yaşamış olabilir.

Sidious’un hırsının varlığından öte, üstat ile çırak arasındaki bu anlaşmazlığın asıl sebebi tam belli değildir ancak güçlü bir kanı Plagueis’in sert disiplininin ikisi arasında bir çatlak açtığı ve de bunun üstadın ölümüyle sonuçlandığı yönündedir.

Palpatine Skywalker’a Plagueis’in çırağının (kendisini öyle adlandırmayarak) onu uykusunda öldürdüğünü söyledi.

Darth Sidious ve İlk Öğrencisi Darth Maul

İmparator Palpatine, Galaktik Cumhuriyet in son Başkan ı ve Galaktik İmparatorluk'un ilk İmparatoru olup aynı zamanda Darth Sidious olarak da bilinir. Palpatine Barışçıl bir gezegen olan Naboo'da doğmuştur. Güçle olan bağlantısını Jedilerden önce sezen Muunlist Sith Lordu Darth Plagueis tarafından eğitilmiştir. Ustası ona Darth Sidious adını verir. Fakat ustasının yaşam yaratabilme gücü ile ondan çok daha güçlü bir çırak yaratabileceğini anlamış ve bu yüzden onu uykusunda öldürmüştür. Böylece Darth Sidious, Sith Düzenin başına geçer ve Darth Plaugeis'in sağlında gizlice yetiştirdiği Zabrak öğrencisi Darth Maulla beraber, Darth Bane'in kurduğu İki Kuralı geleneğini devam ettirir. Darth Sidious'un daha sonraki çırakları sırasıyla, Darth Tyrannus(Kont Dooku), Darth Vader(Anakin Skywalker) olacaktır. Bunun dışında Sith Düzenine almadığı fakat ona gizli süikastçısı olarak hizmet edecek olan Mara Jade'ide bizzat kendisi yetiştirmiştir.

Darth Sidious'un ilk çırağı olan ve gerçek ismi Khameir Sarin olan Darth Maul iki taraflı ışın kılıcı kullanan, vücudunun her tarafı dövmelerle kaplı ve konuşmamayı tercih eden bir karakterdir. Siyah cüppesi, kötülüğü temsil eder. Vahşeti ve acımasızlığı yansıtan Darth Maul karakteri filmde acımasızca diğer karakterleri katletmiştir.Darth Sidious'un acımasız eğitimi altında yılmadan başarıya ulaşmış ve bir Sith çırağı olmuştur. Ustasına ihanet edecek tavırda olmasa da tum Galaksiyi karşısına alabilecek durumdadir. Bütün her şeyden nefret etmesinin sebebi küçükken ailesinin katledilmesidir. Sith olmasının nedenlerinden biri de budur. Zabrak erkeği olan Darth Maul, Ticaret Federasyonu'nun başı Nute Gunray ve teğmeni Rune Haako'nun elinden kaçan Kraliçe Amidala'nın mekiğini Tatooine'e kadar takip etmiş ve Qui-Gon Jinn'e sürpriz bir saldırı düzenlemiştir. Daha sonra Naboo'ya gönderilen Darth Maul bir kez daha Qui-Gon Jinn ve çırağı Obi-Wan Kenobi ile karşılaşmıştır. Çift taraflı ışın kılıcıyla ikisiyle de eşit bir şekilde dövüşüp uzak bir kesimde Obi-Wan düellodan uzak kalınca Darth Maul, Qui-Gon Jinn'i öldürmüştür. Obi-Wan'ın öfkesiyle bir kez bile olsa karanlık tarafın enerjisini kullanan Darth Maul onu yandaki egzoz boşluğuna itmiştir. Obi-Wan, tekrar aydınlık tarafın gücünü kullanarak Qui-Gon'un kılıcını alıp sürpriz bir atakla Darth Maul'u eninden ikiye bölmüştür. Egzoz boşluğuna düşerek kaybolan Darth Maul kibirinin kurbanı olmuştur.Ama ölmemiştir çünkü öfkesi ve nefreti onu hayatta tutmuştur.Ve onu akrabası olan Savage Opress onu bulup eski haline döndürmüştür.Sonra ikisi Mandalore'ye saldırmış ve tüm gezegeni yönetmeye başlamışlar.Ama Darth Sidious Darth Maul'un yaşadığını anlayınca onu öldürmek için Mandolore'ye gitmiştir.Ve ilk önce Savage Opress'i ve sonra da Darth Maul'u öldürmüştür.Darth Sidious'un Darth Maul'u ve Savage Opress'i öldürmesinin tek nedeni ise Sith Düzenidir.Sith Düzenin de her zaman bir usta bir çırak olmalıdır.Darth Tyranus gelince Darth Maul'un ölmesi gerekmektedir.

Darth Tyranus ve Klon Savaşları

Darth Tyranus'un komutasında Ayrılıkçı Ordusu Cumhuriyet'e savaş açar ve Klon Savaşları başlar.Darth Sidious ise hem Cumhuriyet'i hem de Ayrılıkçı'ları kontrol etmektedir.Ve daha öncelerinden her şeyi planlar.Kont Dooku kendisine hizmet etmesi için iki tane öğrenci eğitir.Biri suikastçı Asajj Ventress ve diğeride Droid Generali General Grevious'tur.Ama ilerleyen zamanlarda Darth Tyranus Asajj Ventress'e ihanet eder ve onu ölüme terk eder.Asajj Ventress kaçar ve uzak yerlere saklanır.Bu sırada ise Klon Savaşları tüm şiddetiyle devam eder.Darth Sidious ve Darth Tyranus gizlice kimsenin bilmediği silahı yaptırmaktadırlar,Ölüm Yıldızı.Ve bunu kimsenin bilmesini istemezler.Ve Klon Savaşlarının sonlarına doğru Şansölye Palpatine diğer adıyla Darth Sidious kendisini bilerek kaçırttırır ve kendisini Gravious'un komuta gemisine bıraktırır.Orada esirmiş gibi davranır.Anakin Skywalker ve Obi-Wan-Kenobi komuta gemisine göre yol alırlar ve orada Kont Dooku'yla çarpışırlar ve Anakin, Kont Dooku'nun İlk önce sağ ve sol bileğini keser ve Şansölye Palpatine,Anakin Skywalker'a Öldür onu deyince Anakin Skywalker onu öldürmek zorunda kalır ve Kont Dooku'nun kafasını keser ve Corucant'a geri dönerler.Ve Darth Sidious planının ikinci aşamasını uygulamaya koyar.( Anakin Skywalker'ı ) karanlık tarafa çekmektir ve planını başarıyla sonuçlandırır.Çok iyi olarak tanıdığımız Anakin Skywalker artık yeni adıyla Darth Vader olur.

Darth Vader'ın Doğumu ve Galaktik İmparatorluğun Doğuşu

Darth Vader, en yakınındaki kişiyi başarısızlıklarından dolayı gözünün yaşına bakmadan silebilecek kadar zalim bir portre çizmektedir. Amiral Ozzel ve Kaptan Needa olayı buna güzel iki örnektir. En kudretli Güç kullanıcılarından biri olan Darth Vader siyah bir pelerin, pelerini gibi siyah mekanik donanımlarla kaplı zırhı, nefes almasını sağlayan kara maskesi ve kırmızı ışın kılıcı ile Jedi savaşçıları için güçlü bir rakiptir. Serinin ilk üçlemesinde Darth Vader, seyircinin karşısına tamamen dönüşmüş, Güç'ün kötü yönünü temsil eden gizemli bir "Sith Lordu" olarak çıkmaktadır. Serinin daha sonradan çevrilen üçlemesinde ise Anakin Skywalker'ın güçlerini keşfetmesi ve Palpatine'in de etkisi ile Güç'ün karanlık tarafına geçip Jedi şövalyeliğinden Sith lordluğuna geçişi ve Darth Vader ismini alması anlatılmaktadır. Darth Vader bir tane de öğrenci yetiştirmiştir. Onu da yaşlanmakta olan Darth Sidious'tan saklamıştır.

Cumhuriyet, neredeyse 25.000 yıllık geçen süresi sonunda geçirmekte olduğu gergin politik çalkantılar ve Klon Savaşları ile harap olmuş bir şekilde sonuna gelmişti. Ama General Grevious'un kritik olan savaşta yani Utapau Savaşı'nda yenilince, o sırada ise tüm Jediler katledildikten sonra, Bağımsız Sistemler Konfederasyonu'nun tüm liderlerinin Darth Vader tarafından Mustafar sisteminde öldürülmesinden sonra Yüce Başkan Palpatine Galaksiyi yeniden düzenlemek amacı ile Galaktik Cumhuriyeti Birinci Galaktik İmparatorluk kendisini de İmparator olarak ilan etmiştir. Ve I. Ölüm Yıldızı'nın yapımına devam ettirilmiştir.

Karanlık Çağ

Starkiller

Annesi ve babası birer Jedi olan Galen Marek, Kashyyyk gezegeninde doğmuştur. Klon Savaşları esnasında birbirlerine aşık olan Kento Marek ve Mallie Marek gizlice evlendiler. Savaş sırasında Mallie'nin hamile kalması ile birlikte Jedi düzenini sessizce terk etmişler ve Wookiee'lerin gezegeni olan Kashyyyk’e yerleşmişlerdi. Marek ailesi çocuk doğduktan sonra, jedi tapınağı ile irtibata geçmek isterken Obi-Wan Kenobi'nin Jedilere bıraktığı mesaja ulaşmışlardır. Mesajda, senatör Palpatine'in bir sith olduğunu, Galaktik Cumhuriyet'e son vererek bir Galaktik İmparatorluk oluşturduğunu, Jedi Tapınağı'ndaki Jedilerin katledildiklerini ve Emir 66 adı altında bütün galakside bir jedi avı başlattıklarını bu mesajı alan Jedilerin ortaya çıkmamaları gerektiği belirtilmiştir. Bunun üzerine aile uzun süre Wookiee gezegeninde normal bir yaşam sürmüş fakat annesi Mallier bir grup wookiee’yi köle tüccarlarının elinden kurtarmaya çalışırken ölmüştür. Babası ise bu bahtsız çocuğun güçle olan bağlantısını bildiği ve oğlunun Vader tarafından bulunup öldürülmesini istemediği için gizlemeye çalışmıştır. Galaktik İmparatorluğun Kashyyyk gezegenini işgal planına karşı örgütlenen Wookiee'lerin komutanlığını üstlenmiştir. Fakat Vader, Kashyyyk gezegenindeki isyanı bastırmak için geldiğinde, eski bir jedi olan Kento Marek ile karşılaşmış ve düelloyu kazanmıştır. Kento'nun gücünün üstünde bir güç hisseden Vader, Kento'ya ustasının nerede olduğunu sormuştur. Kento ustasının yıllar önce öldüğünü ve kendisinin bir ustasının olmadığını belirtmiş, bunun üzerine Vader, Kento'yu ışınkılıcı ile öldürmek üzereyken, daha küçük bir çocuk olan Galen Marek babası ölmeden önce güç ile bağlantı kurarak tek hamlede Vader'ın ışınkılıcını elinden almıştır. İlk önce Kento'nun ustasının geldiğini zanneden Vader, çocuğu görünce Kento'yu öldürerek yanına yaklaşmıştır. Çocuktaki üstün gücü fark etmiş, çocuğun bu özelliğini gören bütün askerlerini öldürmüş ve Darth Sidious'tan gizli olarak Galen Marek'i eğitmek üzere yanına almıştır.

Galen Marek'e, Darth Vader tarafından Starkiller ismi verilmiş ve bir Sith çırağı olarak yetiştirilmeye başlanılmıştır. Vader, genç Starkiller'a eğitimi boyunca çok hırçınca davranmış, kendisini eğitim sırasında defalarca sakatlamıştır. Bu durumu tamamen görmezlikten gelip çırağını güçlü olabilmesi için hep daha ağır eğitimlerle zorlamıştır. Starkiller, 15 yaşlarından itibaren eğitimini tamamlamış ve Vader tarafından çeşitli görevlere yollanmıştır. Fakat kendisine ilk ciddi görevi birkaç yıl sonra verilmiştir. Bu görev, bir Tie Fighter fabrikasını ele geçiren Jedi Ustası Rahm Kota'yı durdurmak olmuştur. Bu noktadan sonra da bu tip görevlerin ardı arkası kesilmemiş olup Jedi Ustası Shaak Ti de dahil olmak üzere Emir 66'dan kurtulmuş olan birçok kaçak jediları tek tek bulup avlamıştır.

Bütün görevlerine tek başına giden Starkiller'ın tek yoldaşı imparatorluk pilotu Juno Eclipse ve Proxy adında bir savaş droididir. İmparator Darth Sidious'un, Darth Vader'ın kendisinden gizli işler çevirdiğinden şüphelenmesi üzerine Vader sadakatini Darth Sidious'a ıspatlamak için, Starkiller'ı ağır şekilde yaralayarak uzaya fırlatmıştır. Yaralı Starkiller ölmek üzereyken Vader onu Darth Sidious'tan gizli bir şekilde tekrar alarak iyileştirmiştir. Darth Vader'ın yapmış olduğu bu davranış karşısında çok sinirlenir. Geçmişine dair hatırladıkları gitgide kafasını karıştırmaktadır. İmparatorluğa zıt düşen senatörleri ararken Rahm Kota'yı bulur. Yaptıkları düelloda Rahm ölmemiş, kör olmuştur. Rahm Kota ona, ailesinin Jedi olduğunu, gerçek adını ve diğer bilgileri anlatır. Bunun üzerine Starkiller şok geçirerek, İmparatorluktan intikam alacağına yemin eder. Gücün aydınlık tarafına geçerek, asi birliğini kurar. Rahm Kota tarafından gönderildiği görevleri başarıyla tamamlayarak Jedi şövalyesi unvanını kazanır.

Rahm Kota ile bir plan yaparak Kashyyyk gezegenine bir baskın düzenler. Wookie'lerin imparatorluğa karşı verdiği savaşta. Wookie'lerin yanında yer alır ve burada esir bulunan Leila Organa'yı kurtararak savaşı kazanır. Starkiller, Bail Organa, Rahm Kota ve diğer düzensiz cumhuriyetçi direniş güçlerini birleştirerek Asi Birliği'nin oluşturulmasına öncü olur. Fakat toplantı sırasında yerlerini tespit eden Darth Vader, imparatorluk askerleri ile birlikte toplantıyı basar. Bu sırada Vader'a meydan okuyan Starkiller kaybederek uçuruma kadar sürüklenir. Tam öldürülecekken Vader'ın arkasında Obi-Wan Kenobi belirir. Kenobi'yi görünce şaşıran Vader, Starkiller'ı bırakarak Kenobi'ye saldırır ve tek hamlede öldürür. Kenobi gibi usta bir Jedi'ın bu kadar çabuk öldürülmesine şaşıran Vader, daha sonra bu kişinin Starkiller'ın droidi Proxy olduğunu ve Kenobi'nin kılığına girerek kendisini kandırdığını fark eder. Arkasına döndüğünde ise Starkiller kaçmıştır.

Starkiller kod isimli eski sith yeni jedi olan Galen Marek önderliğinde bir plan ile henüz inşaat halinde olan Death Star'a baskın düzenlerler. Bu baskın sırasında esir bulunan Asi Birliği senato üyeleri kurtarılacak ve kaçırılacaktır. Esirler arasında Galen Marek'in aydınlık tarafa geçerek jedi olmasında büyük payı olan Jedi Ustası Rahm Kota da vardır. Baskın düzenlenmeden önce gizlice Death Star'a giren Galen Marek ve Juno Eclipse her ihtimale karşı vedalaşmak isterken, Juno Eclipse Marek'i sevdiğini itiraf eder. Galen Marek de onu sevdiğini söyler ve döneceğine dair söz verir. Baskın sırasında Galen Marek, asi birliği üyelerini kurtarmak üzereyken eski Sith Ustası Darth Vader ile karşılaşır. Yaptıkları düelloyu kaybetmek üzereyken Vader'ın yarı biyonik bir vücuda sahip olmasının dezavantajlarından biri olan ağır olmasını kullanarak eski ustasını saf dışı eder. Darth Sidious Galen Marek'i tekrar gücün karanlık tarafına çekmek için işini bitirmesini söyler. Bu sırada Darth Sidious, kaçmak üzere olan asileri yok etmek üzere Güç yıldırımı enerjisini kullanarak Rahm Kota'ya saldıracakken, Galen Marek gücün karanlık tarafına kanmayarak Vader'ı öldürmekten vazgeçer ve Darth Sidious'un Rahm Kota'ya yaptığı saldırıyı kendi force lightning özelliğini kullanarak engeller. Darth Sidious ve Galen Marek arasında süren Güç yıldırımı savaşı sırasında Galen Marek asilere hemen kaçmalarını söyler. Rahm Kota kalmak istese de Marek'in kesin ısrarı üzerine gemiye bindirilip kaçırılır. Darth Sidious'un gücüne dayanamayan Galen Marek bütün gücünü kullanır; fakat daha fazla dayanamayarak ölür. Kendini feda ederek diğerlerinin kaçmasına yardımcı olur.

alen Marek bu davranışıyla Asi Birliği'nin sembolü olur. Marek ailesinin sembolü Asi Birliği'nin ve birliğin en büyük amacı olan cumhuriyetin sembolü olarak kabul edilir. Ayrıca Galen Marek bu hareketiyle eski Sith Ustası olan Darth Vader'ın içindeki Anakin Skywalker'ın harekete geçmesine yol açar. Galen Marek'in Juno Eclipse'e olan sevgisi ve Jedi'lığa olan bağlılığı Darth Vader'a eski günlerini, Anakin Skywalker olduğu zamanları ve unutmaya çalıştığı Padme'yi hatırlatır. Bu sayededir ki Darth Vader, Luke Skywalker ile olan düellosundan sonra Luke ve Marek'ten etkilenerek tekrar aydınlık tarafa geçerek, Anakin Skywalker olacak ve Darth Sidious'u öldürecektir. Juno Eclipse, Galen Marek'in ölüm haberini ustası Rahm Kota'dan öğrenir. Juno Eclipse buna karşın batan güneşe bakarak "Bir gün benim için dönecek" der. Galen Marek'in cesurca ölümü İmparator karşıtı kesime büyük cesaret verir. Ayrıca 4. bölümde Death Star'a düzenlenen ve Luke Skywalker'ın atışıyla yok olmasına neden olan saldırıda, Death Star'ın planları Asi Birliği'nin eline Marek sayesinde geçmiştir.

Galen Marek'in öldüğü sırada Darth Vader Galen Marek'in DNA'sını alır ve onu klonlar iki adet klonu yapılır, biri karanlık yolu (Sith) diğeri ise aydınlık yolu (Jedi) tercih etmiştir. Sith olan klon Jedi olan Galen Marek klonunu Kamino'da Dark Vader esir düştüğünde öldürüp Darth Vader'ı kurtarmıştır. Darth Vader'ın Galen Marek'in iki tane klonunu yapmasının sebebi ilk klonun hafızasının silinmeyerek yapılmış olmasıdır. İlk klonda Galen Marek gibi Dark Vader'ın onu kullandığını ailesini öldürdüğünü ihanet ettiğini bilir ve jedi olur. Bu yüzden Darth Vader tamamen ona bağlı olacak ikinci klonu yapar.

Hoth Savaşı

Hoth aynı ismi taşıyan uzak bir sistemin altıncı gezegenidir. Birçok uydusu bulunan kar ve buz dünyasıdır. Yakındaki bir asteroid kuşağından ayrılan küçük meteoritler sürekli Hoth’un buzlu yüzeyine yağarlar. Bu buzlu gezegen buz yaratığı wampa ve tauntaun’un da aralarında bulunduğu çeşitli yerli canlı türlerine sahiptir. Hoth’un gündüz sıcaklığı uygun giyinen biri için dayanılır derecededir, ama Hoth geceleri kendi canlıları için bile çok acımasızdır.İmparatorluğun amansız takibi Galaksinin her yerinde sürerken bir İz Sürücü Droid Asi üssünü bularak, İmparatorluğun Hoth gezegenine akın etmesine sebep olmuş, General Veers yönetimindeki İmparatorluk kara birlikleri Asilerin üssüne saldırarak, gezegeni terk etmelerine neden olmuştur. Yavin Savaşı’nda kazandıkları zaferin ardından Asi İttifakı kahramanlarının çekirdek kadrosu Massassi tapınaklarındaki karargahlarını terk etmek zorunda kaldılar. İmparatorluk tarafından kovalanan Asi İttifakı sonunda bu buzlu gezegende yeni bir üs kurdular. Echo Üssü kod adlı bu yeni ileri karakol General Rieekan’ın komutası altındaydı. Aşırı uç ısı değerleri İttifak teknisyenlerinin üssün hayati kaynaklarını donmaktan korumak için çok çalışmalarını gerektirmişti. Tüm galaksiye gönderilen binlerce imparatorluk araştırma droidlerinden biri sonunda Hoth’u keşfetti. Asiler droidi fark edecek kadar şanslıydılar ve hemen tahliye işlemlerine başladılar. Kısa bir süre sonra İmparatorluk Hoth sistemine ulaştı. Bu olayları takibinde gelişen ve Asi İttifakı’nın en büyük yenilgilerinden biri olan çatışma tarihe Hoth Savaşı olarak geçmiştir. Asiler üssü tahliye edecek ve takip eden İmparatorluk filosundan dağılarak kaçmaya yetecek zamanı ancak bulabilmişlerdir.

Endor Savaşı ve Karanlığın Yok Oluşu

Bu savaş hem karada hem de uzayda yapılmıştır.İmparatorluk Ordusu her savaşta yenilgi alıp yıkılmıştır.Bu savaşın kahramanları olan Luke Skywalker,Leia Organa,Han Solo,Lando Calrissian ve son anda taraf değiştiren Darth Vader yani Anakin Skywalker'dır.Endor Savaşı'nda enerji kalkanı yok edilince İmparatorluk ilk darbesini almıştır ve II.Ölüm Yıldızı'nın kalkanı kapanmıştır.Ve Lando'nun filosu Ölüm Yıldızı'na girip onu yok etmiştir.Ve Darth Vader oğlu Luke Skywalker'ı kurtarırken Sith Yıldırımlarına mağruz kalmıştır.Ve artık ölmek üzeredir ama ölmeden önce Luke'tan bir şey ister, bu bir kez onu kendi gözleriyle görmektir.Luke kaskını çıkartır ve Anakin ona gülümseyerek bakar,oğluna gitmesini söyler ve hayatına veda eder.Endor'da kutlama yaparlarken Anakin , Obi-Wan ve Yoda'nın yansımaları çıkar ve onlara gülümseyerek bakarlar.

Karanlığın Son Doğumu

Diğer Bilgiler

Sith Lordlarının Listesi

King Adas Shar Dakhan Dramath Dramath the Second Dreypa Dor Gal-ram Garu Dathka Graush Horak-mul Tulak Hord Ieldis Kla Ludo Kressh Karness Muur Freedon Nadd Tritos Nal Ajunta Pall Marka Ragnos Saes Rrogon Naga Sadow Rin Shuuir Simus Sorzus Syn Hakagram Graush Bo Vanda XoXaan Exar Kun Ulic Qel-Droma Darth Glovoc Darth Malak Darth Revan Darth Bandon Darth Nihilus Darth Sion Darth Traya Adraas Darth Angral Darth Baras Calypho Darth Chratis Davorak Darth Ekkage Darth Howl Darth Igrol Darth Malgus Malichose Darth Marr Darth Mekhis Nankrang Darth Thanaton Darth Vowrawn Darth Scabrous Scourge Shak'Weth Darth Skotia Vassanar virateVindican Xat Hracken Darth Xedrix Darth Zash Darth Zhorrid Darth Desolous Darth Phobos Ayanos Bactra Belia Darzu Saaj Calician Arkadia Calimondra Vilia Calimondra Chagras Daiman Dromika Quorlac Fornayh Lioko Malakite Mandragall Na'daz Najus Odion Darth Rivan Darth Ruin Quillan Githany Hezzoran Kaan Kaox Krul Kas'im Kopecz LaTor Llokay Orilltha Qordis Seviss Vaa Shenayag Sirak Yevra Darth Bane Darth Zannah Darth Cognus Darth Millennial Darth Vectivus Darth Guile Darth Gravid Darth Gean Darth Tenebrous Darth Venamis Darth Plagueis Darth Sidious Darth Maul Darth Tyranus Darth Vader Kyp Durron X1 Darth Caedus Flint Carnor Jax Lumiya Tahiri Veila Takaris Yur Viun Gaalan Ysadria Kaladris Candra Kitai Jariad Korsin Nida Korsin Yaru Korsin Flen Luzo Sawj Luzo Enara Massar Pallima Olaris Rhea Sashal Sammul Sharsha Vantsuri Shia Sarasu Taalon Jesko Umarn Ivaar Workan Lillia Venn Darish Vol Darth Azard Darth Havok Darth Krayt Darth Kruhl Darth Maladi Darth Maleval Darth Nihl Darth Rauder Darth Reave Darth Ruyn Darth Stryfe Darth Talon Darth Vurik Darth Wyyrlok I Darth Wyyrlok II Darth Wyyrlok III Dician Malevolence Darth Andeddu Darth Karnage Komok-Da

Kaynakça

Dipnotlar

    This article is issued from Wikipedia. The text is licensed under Creative Commons - Attribution - Sharealike. Additional terms may apply for the media files.