Reşit Rahmeti Arat
Reşit Rahmeti Arat, (tam adı, Abdürreşid Rahmeti Arat, (15 Mayıs 1900 - 29 Kasım 1964), ordinaryüs profesör unvanına sahip Türk dil bilimci ve bilim insanı.
Reşit Rahmeti Arat | |
---|---|
Doğum |
Abdürreşid Rahmeti Arat 15 Mayıs 1900 Eski Ücüm, Kazan Gubernası, Rus İmparatorluğu |
Ölüm |
29 Kasım 1964 (64 yaşında) İstanbul, Türkiye |
Milliyet | Türk |
Kariyeri | |
Dalı | Türkçe · dil bilimi |
Çalıştığı kurumlar | Berlin Üniversitesi, Prusya İlimler Akademisi, İstanbul Üniversitesi |
Arat, Kazan Türklerinden olup, karşılaştırmalı Türk dili araştırmalarının Türkiye'deki kurucusu ve uygulayıcısı olan dil bilginidir.
Hayatı
Bugünkü Tataristan’ın başkenti olan Kazan yakınlarındaki Eski Ücüm’de, 15 Mayıs 1900'de dünyaya geldi. Babası İsmetullah Bey, annesi Mahbeder Hanım'dır. Çocukluğu ve gençliği Eski Ücüm'de ve Kazan'da geçen Arat, ilköğrenimini doğduğu köyde tamamladı. Daha sonra, amcası tarafından şimdiki Kazakistan’ın Kızılyar (Peterpavel) şehrine götürülerek, yenilikçi anlayışla öğrenim veren Türk-Tatar mektebine verildi. Burada Rusça da öğrendi. İçsavaş üzerine askere alındı, yaralı bir hâlde Mançurya’nın Harbin şehrine gitti.Harbin’deki Türk-Tatar cemaati arasında yaşamaya ve çalışmaya başladı.
1921’de yarım kalan lise eğitimini tamamladı. 1922’de yüksek eğitim için Almanya’ya gitti. Berlin Felsefe (Edebiyat) Fakültesi'nde, Prof. Willi Bang-Kaup'ın öğrencisi oldu. Buradan doktora derecesi ile mezun oldu. Mezuniyetinden sonra bir süre hocası Bang ve arkadaşı Annemarie von Gabain ile birlikte Berlin'de çalışan Arat, bu süre zarfında Turfan'da bulunan Uygur metinlerinin tasnifi ve neşri ile meşgul oldu.
Berlin Üniversitesi’nde ve Prusya İlimler Akademisi’nde öğretim üyesi iken, 1933 yılında Türkiye'ye İstanbul Üniversitesi’ne davet edildi ve burada Eski Türk Dili Kürsüsü profesörü oldu. 26 Nisan 1958'de ordinaryüs profesör unvanı aldı. Ölüm tarihi olan 29 Kasım 1964'e kadar da İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'ndeki vazifesine devam etti.[1]
Çalışmaları
Arat'ın önemli çalışmalarından biri, Kutadgu Bilig gibi Türk edebiyatı açısından önemli birçok eseri günümüz Türkçesine çevirmiş olmasıdır. Günümüzde kullanılmakta ve satılmakta olan en kapsamlı Kutadgu Bilig çalışması, hâlen onun imzasını taşımaktadır.
Öğrencisi Muharrem Ergin hocasi için “ölümü yalnız memleketimiz için değil, Türkiyat ilmi için de dünya çapında büyük bir kayıptır.” demiştir.