Arslantaş, Ladik

Arslantaş, Samsun ilinin Ladik ilçesine bağlı bir mahalledir.

Arslantaş
Ülke  Türkiye
İl Samsun
İlçe Ladik
Coğrafi bölge Karadeniz Bölgesi
Nüfus
 (2000)
  Toplam 52
Zaman dilimi UTC+03.00 (UDAZD)
İl alan kodu 0362
Posta kodu 55750
Resmî site

Tarihçe

arslantaş adının yerleşim bölgesinin çok taşlık ve rivayetlere göre halende bulunamayan arslan heykelinden birleştirilerek arslantaş olduğunu bizlere yaşlıların anlattıklarından biliyoruz.Osmanlı arşiv kayıtları ve iskan bilgileri ise; köye ilk gelen sülaleler kazan oğulları pasi oğulları oldukları,Aslantaş mahallesi 300 yıl önce kan davasından kaçıp gelen Urfa Karakeçili Aşiretinden insanlarca kurulmuş Karakeçili aşiretinin Ceraplı kolundan insanlarca oluşturulmuş, köklü bir Türkmen mahallesidür. Köy Andırına yerleşen Oğuzların kayı boyunun KARAKEÇİLİ Aşiretinin "Ceraplı"Kolundan insanlarca kurulmuştur. Eski adı "Kurucabey"Olan bir Türkmen mahallesidür. Köyü kuranlar URFA-ELAZIĞ tarafından gelerek yerleşen karakeçililerdir. Osmanlı iskan Tahrir ve Tapu kayıtlarına göre köye yerleşen aileler Urfadan Elazığ üzerinden gelen Oğuzların Kayı boyundan Osmanlıyı kuran ve Türkiye'nin en büyük aşiretlerinden olan Karakeçili aşiretidir. Mahallede Türkmen Kültürü devam etmektedir. Bunun yanı sıra mahallede okula ve eğitime karşı her ne kadar ciddi bir iştah olsa da eğitimli insanlar da mahallenin geçmiş ve tarihçesine pek ilgi duymamışlardır. Karakeçili aşireti Malazgirt Savaşı (1071)’ndan önce, Ertuğrul Gazi’nin önderliğinde Orta Asya’nın Merv ve Mahan bölgelerinden Anadolu’ya girmişler, bir süre Iğdır ve çevresinde konakladıktan sonra güneye doğru akarak Ahlat, Şanlıurfa ve Suriye bölgesine geçmişlerdir Aşiretin bir bölümü Urfa, Suruç, Siverek bölgesinde, bir kısmı da Ankara, Karacadağ ve Söğüt bölgesinde yerleşmişlerdirOsmanlı Devleti kuruluş tarihinden itibaren, göçebe Türk boylarını, Anadolu'nun çeşitli yörelerinde yerleşik hayata geçirmek için değişik uygulamalara girişmiştir XVI Yüzyılın ilk çeyreğinde Anadolu'daki iskan hareketi hızlanmıştır Elazığ ve ilçeleri,Erzurum ve ilçeleri,Malatya Elbistan yöresi, antep, adıyaman yöreleri,Maraş, kelkit vadisi ve Batı Anadoluda Eskişehir,Bursa,Bilecik, söğüt, domaniç çevresi,Manisa,Uşak,Afyon,Küta hya,Toroslar,Konya,A nkara,Kırıkkale,Çorum havzalarında Osmanlı döneminde iskanlar yapımıştırMusul,Erbil,Kerkük, Halep,Rakka,Münbiç çevrelerine Anadoludan önce Kayı Boyu ve KARAKEÇİLİLER yerleşmişlerdirTürkiyede Karakeçililer bilinen 68 koldan oluşurElazığ çevresinde 5 oymak ve isimle anılan Karakeçili kolları vardırBunlar:"Çarsancaklı","T orun","Ceraplı","Gök çe","Antarlı"URFA'DA Antarlı kolu (Andari)olarak ifade edilmiştir"Kadılı"kolu'da Kadıyan olarak ifade edilirBulkasım ya da Kasımoğlu koluda(Arapça'nın etkisi ile Binkasım olarak ifade edilmiştir)Musuldan son 200 yılda Urfa Elazığ çevresine göç eden Karakeçililere(musiki)denilmiş tir Gaziantep havalisine yerleşen Karakeçililer ise, "Albayramlar" adıyla anılırlarBilindiği gibi, Anadolu'daki Karakeçililerin önemli bir bölümü Urfa havalisinde yaşamaktadır Burada yaşayan Karakeçililer Türk oldukları hâlde, Türkçeden farklı bir dil konuşmaktadırlar Ancak konuşulan bu dilin "Gürmanç" ağzı olduğu ve Tuncer Gülensoy'un tespitlerine göre, "Doğu Anadolu Osmanlıcası" olduğunu söylemek mümkündür Aynı Hoca'nın burada yaşayan Karakeçililerle ilgili tespitleri şöyledir: "Urfa-Suruç yöresinde yaşayan Karakeçililerin büyük bir kısmı "Gürmanç" ağzını konuşmakladırlar Ancak bunun yüzde seksenbeşi Türkçe kelimelerden oluşmaktadır"l4Karakeçililer üzerinde sosyolojik araştırmalar yapan Ziya Gökalp ve Mehmet Eröz'ün görüşleri de bu düşüncelerle beraber değerlendirildiğinde, olayın realitesi açığa çıkmaktadır Ziya Gökalp, Viranşehir'deki Millilere komşu olarak nitelendirdiği Karakeçililerin -ki aslında bu boyun içinde addedilmektedirler-Bursa'daki Karakeçililerin bir bölümünü oluşturduklarını ve zamanla Türkçeyi unuttuklarını ifade ederek, bunların köy isimlerinden hareketle Türk olduklarının anlaşıldığını söylemektedir Nitekim, Salur ve Kangılı köylerinin Karacadağ'da yer aldığını, bunların da eski Türk boy adları olduğunu söylemektedir Ziya Gökalp, buradaki Türkan aşiretinin de aynı akıbete uğradığına işaret etmektedirKarakeçililer, geçmişte Ertuğrul Gazi Türbesi'ni her yıl Nevruz gününde ziyaret ederlerdi Burada bir tür anma toplantısı niteliğinde buluşur ve şenlik düzenlerlerdi Ancak sonraları bu geleneği Eylül ayının ikinci haftasında yapmaya başlamışlardır Bu ziyaret ve şenlik Karakeçililerin bayramıdır Atlarla buraya gelen ve kurbanlar kesen Karakeçililer görkemli törenler yaparlardı Bu esnada cirit oyunları ve güreş müsabakaları da yapılırdı15 Bu ziyaret ve şenlikler II Abdülhamid zamanında resmileştirilmiştirOsmanlı yönetimine sadakatla bağlı kalan Karakeçililer, genel olarak herhangi bir disiplinsizlik hareketine girmemişlerdir Sultan II Abdülhamid sarayın muhafazası için Karakeçilileri görevlendirmiştir Hem Yavuz Sultan Selim, hem de II Abdülhamid tarafından Karakeçililere sancak verildiği ve kendilerine çok güvenildiği rivâyeti de yaygındır Bilindiği gibi, II Abdülhamid, Alman İmparatoru'na Karakeçili aşiretinin mensuplarını tanıtırken, kendi akrabaları olarak takdim etmiştir Ayrıca aynı padişah Karakeçililerin bulunduğu bir alay meydana getirerek, bu alaya "Ertuğrul Alayı" adını vermiştir, ki bu da çok manidardır Yine kendi adıyla oluşturduğu "Hamidiye Alayları"nda, ki bunlar da Çanakkale ve Doğu Cephesi'nde Ruslar, İran ve Ermenilerle olan çarpışmalarda önemli hizmetler ifa etmiştir, Karakeçililer yer almıştırCumhuriyet döneminde de Karakeçililer devlete sadakatla bağlı kalmışlardır Millî Mücadele'de Urfa ve havalisindeki millî faaliyetlerde ve özellikle yörenin Fransız işgalinden kurtarılması ile bazı iç isyanların bastırılmasında, Siverek kuvvetleri içinde yer alan Karakeçililer, diğer Türkmen (Oğuz) kuvvetleri olan İzoli, Beğdili (Badıllı), Karahanlı aşiretleri gibi üzerlerine düşeni yapmışlardır16Yine Millî Mücadele'de Güneydoğu Anadolu'daki Milli aşiretinin neden olduğu ayaklanma teşebbüsüne katılmayan Karakeçililer, Viranşehir ve çevresinde İngiliz ve Fransız kuvvetleriyle mücadeleye giriştikleri gibi, isyancılarla da mücadele etmişlerdir Ancak bu isyan sırasında Karakeçililerin ileri gelenleri hayatlarım kaybetmişlerdir Mardin'de bulunan Beşinci Tümen'in çabaları ve millî kuvvetlerin yardımıyla bu isyan hareketi bastırılmış ve asiler Suriye'ye kaçmak zorunda kalmışlardır17 Güneydoğu Anadolu'da olduğu gibi Orta ve Batı Anadolu bölgelerindeki Karakeçililer de Millî Mücadele'ye destek vermişler ve önemli vazifeler ifa etmişlerdir Batı cephesinde Yunanlara karşı ve bazı iç isyanların bastırılmasında önemli hizmetlerde bulunmuşlardır Mustafa Kemal Paşa'nın yakın silâh arkadaşlarından Yarbay Mehmet Arif Bey oluşturduğu özel bir "Karakeçili Müfrezesi" ile Millî Mücadele'ye katkıda bulunmuştur18Sonuç olarak, Karakeçililerin Hocamız Faruk Sümer'in "Türkmenler" dediği Oğuzların Bozok kolunun Kayı boyuna mensup oldukları ve yüzyıllara dayanan bir mazilerinin olduğu açıktır Anadolu'yu ebedî vatan yapan Türkiye Selçukluları ve Osmanlı Devleti zamanında varolan ve Anadolu birliği içinde çok uzak olmasa da farklı yörelerde yaşayan bu insanlar, âdeta Anadolu insanın kardeşlik ve birliğinin simgesini oluşturmaktadırlar, denilebilir Kısacası, millî birlik ve beraberliğe, kardeşliğe güzel bir örnektir Karakeçililer Devlete ve millete hizmet yolunda Cumhuriyet döneminde de sadakada bağlı kalan bu aşiretin "Yörük Bayramı" kutlu olsunSözlerimi Büyük Atatürk'ün şu cümlesiyle bitirmek istiyorum; "Diyarbakırlı, Vanlı, Erzurumlu, Trabzonlu, İstanbullu, Trakyalı ve Makedonyalı hep bir ırkın evlâtları, hep aynı cevherin damarlarıdır "19 arslantaş'Karakeçililerin bu mevkiye verdikleri addır,Kurucabey olan mahallenin eski ismi 1945 yılında 'Aslantaş' olarak değiştirilmiştir.

Coğrafya

Samsun iline 74 km, Ladik ilçesine 7 km uzaklıktadır.

Nüfus

Yıllara göre mahalle nüfus verileri
2007
2000 52
1997 55

Dış bağlantılar

This article is issued from Wikipedia. The text is licensed under Creative Commons - Attribution - Sharealike. Additional terms may apply for the media files.