Amerikan gecesi

Amerikan gecesi (Fransızca Nuit Américaine) sinema ile ilgili bir teknik terimdir. Gün ışığında çekilmiş bazı sahnelerin özel kamera, filtre ve ışıklandırma teknikleriyle gece çekilmiş gibi görünmesinin sağlandığı işleme verilen addır. İngilizcedeki karşılığı Day for night' tır.

1951 tarihli Technicolor çekilmiş bir film olan "Pandora and the Flying Dutchman"den bir "Amerikan gecesi" sahnesi. James Mason ve Ava Gardner güçlükle seçiliyor. Sert gölgelerden ve güçlü kontrasttan çekimin gün ışığında yapıldığı belli oluyor. Görüntü yönetmeni Jack Cardiff

Amerikan Gecesi sinemadaki bazı teknik gelişmelerin henüz istenilen düzeye erişmediği geçmiş yıllarda daha sıklıkla başvurulan bir sinema tekniğiydi. Çekimlerde kullanılan negatif filmlerin ışık hassasiyetlerinin gece ışıklarını tatminkar bir düzeyde yakalama yeteneğinin düşük olması, gece çekimlerinde çok sayıda özel aydınlatma cihazlarının kullanılmasını gerektiriyordu. Buna diğer ekstra masraflar da eklendiğinde gece çekimlerinin maliyeti gündüz çekimlerinin maliyetlerini kat kat aşıyordu. Hem bu maliyeti düşürebilmek için, hem de gece çekimlerinin getireceği diğer zorluklardan kaçınmak için çekimler gün ışığında gerçekleştiriliyor ama merceklerin önüne özel renkli filtreler veya yoğunluk filtreleri yerleştiriliyordu ve düşük pozlandırma yapılıyordu. Renkli filmler için koyu mavi filtreler kullanılırken siyah beyaz filmler için kırmızı ve yeşil filtreler ve beraberlerinde polarize edici filtreler kullanılmaktaydı. Ayrıca oyuncularla arka fondaki nesneler arasındaki ışıklandırma farkı iki üç diyafram farkı kadar açılıyordu, yani oyunculara fondan biraz daha fazla ışık veriliyordu. Böylece çekimlerin gece yapıldığı izlenimi veriliyordu. Ancak elde edilen sonuçlar hiçbir zaman gerçekçi olmuyordu. Kapalı mekân çekimlerinde bu tekniği uygulamak daha zor ve zaman alıcıydı.

Bu tekniğe daha çok 1940, 1950 ve 1960'lı yılların B-film'lerinde, westernlerinde ve Kara filmlerinde sıklıkla rastlanır. Günümüzün yüksek hassasiyetli filmlerinde böyle bir gereksinim kalmamış olmakla beraber son yıllarda tekrar kullanılması yönünde bir eğilim doğmuştur. Bunda söz konusu filmlere meraklı bir hayran kitlesinin de oluşması etkili olmuştur. Yakın zamanlarda çekilen Jaws ve 28 Weeks Later gibi filmlerde de bu tekniğe bolca başvurulmuştur.

Fransız yönetmen François Truffaut'nun 1973 tarihli yarı-otobiyografik filmi Gecenin Ötesi[1] (La Nuit Américaine) de adını bu teknikten alır ve bir filmin çekim sürecini, kamera arkasındaki olayları ve çekim ekibinin sorunlarını, iç dünyalarını anlatır. Bu Oscar'lı filmde Jacqueline Bisset ve Jean-Pierre Léaud'dan başka Truffaut da başroldedir. Filmin Türkiye'deki bir başka adı da Güneşte Gece dir.[2]

Kaynakça

  1. http://www.sinemalar.com/film/8818/Gecenin-Otesi/
  2. 100 Yılın 100 Yönetmeni. Atilla Dorsay. 1995, Remzi Kitabevi. s.429
This article is issued from Wikipedia. The text is licensed under Creative Commons - Attribution - Sharealike. Additional terms may apply for the media files.