İrfan Şahin

1985 yılında Polis Akademisi’nden mezun olduktan sonra Ankara Emniyet Müdürlüğünde iki yıl Komiser Yrd. rütbesiyle görev yaptı. Ardından bankacılık sektörüne yönelen İrfan Şahin, müfettişlik sınavlarını birincilikle kazanarak bu alandaki kariyerine başarılı bir başlangıç yaptı. Üç yıl Yapı ve Kredi Bankası’nda, daha sonra da İktisat Bankası'nda çalıştı.

1992 yılında sektör değiştirerek kariyerine medyada devam etmeyi tercih etti ve Show TV’de çalışmaya başladı. 1996 yılında Türkiye’nin ilk ve tek paralı kanalı olan CINE5’te Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yaptı. 1998 yılında bir yıl süreyle bankacılığa geri dönerek Bireysel Bankacılıktan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak çalıştı.

1999 yılında medya sektörüne geri dönerek CINE5’e Genel Müdür oldu. 2004 yılına kadar CINE5’in yanı sıra Marie Claire dergisi Genel Müdürlüğü gibi pek çok medya ve telekomünikasyon şirketinde yönetim kurulu üyeliği veya başkanlığı gibi görevlerde bulundu.

2004 yılında ANS Yapım Şirketi’nin Genel Müdürü olarak Doğan Grubu’nda çalışmaya başladı. İlk yaptığı dizilerden biri olan Gümüş, yurt dışında en fazla yayınlanan Türk dizisi olmasının yanı sıra 2007 yılında Ortadoğu’ya satıldı ve final bölümüyle 85 milyondan fazla Arap seyirciyi ekran başına kilitleyerek bu anlamda ulaşılması zor bir başarı yakaladı. Gümüş dizisi dünyada 78 ülkeye satılarak yirmiden fazla farklı dilde yayınlandı ve aynı zamanda Kıvanç Tatlıtuğ ve Songül Öden gibi isimleri de sektöre kazandırdı. Ortadoğu bölgesinde daha önce hiçbir dizinin kazanmadığı bir başarıya erişen Gümüş’ün bu bölgede yarattığı etkiler üzerine Newyork Times İrfan Şahin ile özel bir röportaj yaptı. Gümüş’ün başarısının arkasındaki etmenlerin konu edildiği makaleye ek olarak uluslararası alanda birçok haber, inceleme ve çalışma yayımlandı. İrfan Şahin, Gümüş ile başlayan yolculuğunda Türk dizi sektörünün yurt dışına açılmasını sağlayan zemini oluşturan ve bu alanda yaptığı stratejik hamlelerle sektörün başarısında pay sahibi olan öncü isimdir. 

2006 yılında Kanal D’de Genel Yayın Yönetmeni olarak göreve başlayarak Kanal D’yi Türkiye’nin 1 numaralı kanalı yapan İrfan Şahin, Türk televizyonlarında köklü bir vizyon değişikliğinin de mimarıdır. Bu amaç doğrultusunda ekibiyle beraber yaptığı ilk işlerden biri Kanal D’yi, pek çok farklı türde program yayınlayan tematik kanallardan ayırarak ulusal eğlence kanalı kulvarında konumlandırmak oldu. İrfan Şahin döneminde Kanal D ekranı, Türk ailesi; anne, baba, çocuklar ve yaşlı ebeveynden oluşan beş kişilik bir bütün kabul edilerek şekillendirildi ve tüm aile fertlerinin beraber izleyebileceği hale getirildi. Bu anlayışa uygun olarak Kanal D’nin sloganı “Türkiye’nin Kanalı” olarak değiştirildi.

2006 yılından itibaren Kanal D, hem izlenme performansı hem de karlılık açısından Türk özel televizyonculuk tarihinde daha önce eşine rastlanmamış bir başarı sergiledi. İrfan Şahin yönetimindeki Kanal D, 2009 yılında 365 günün 274’ünde, 2010 yılında 309’unda, 2011 yılında 237’sinde birinci olarak tüm rakiplerine kıyasla açık ara lider kanal pozisyonunu korudu.

Günümüzde Türk televizyonlarının kült dizileri arasında gösterilen pek çok yapım, İrfan Şahin ve ekibi döneminde Kanal D tarafından Türk seyircisinin beğenisine sunuldu. Binbir Gece, Yaprak Dökümü, Aşk-ı Memnu, Kuzey Güney, Öyle Bir Geçer Zaman Ki, Fatmagül’ün Suçu Ne? ve Arka Sokaklar gibi yapımlar hem yüksek izlenme oranları hem de uluslararası alandaki başarılarıyla adlarından söz ettirdiler.

Binbir Gece yayınlandığı her ülkede büyük başarılar kazanırken, Fatmagül’ün Suçu Ne? toplumsal bir mesele olan kadın hakları ile ilgili yarattığı duyarlılıkla hem ülke içinde hem de Ortadoğu bölgesinde önemli sosyal dönüşümlere katkı sağlamıştır. Aşk-ı Memnu ise gerek proje tasarımı gerek güçlü marka değeriyle hala Türk dizi sektörünün kilometre taşlarından biri olarak gösterilmektedir. Kuzey Güney, rekor yurt dışı satış fiyatlarıyla Hollywood içeriklerinden bile daha pahalı bir yapım olarak dış pazarda önemli başarılar kazanmıştır.

İrfan Şahin aynı zamanda 2013 yılında Kanal D’de yayınlanan Kayıp dizisinin hikayesini yazdı. Kayıp dizisi Türk televizyon dizilerinin mevcut teknik alt yapısı göz önüne alındığında çıtayı oldukça yükselten bir proje olma sıfatını da taşımaktadır.

Dizilere ek olarak İrfan Şahin ve ekibinin çalışmalarıyla, stüdyo formatlarında da bir dönüşüm yaşandı. Doktorum (979 bölüm) gibi sosyal sorumluluk bilinci yüksek yapımlar bu dönemde yayınlamış ve gündüz programcılığında milat sayılabilecek bir anlayışa öncülük etmiştir. Kanal D ekranlarında 2012 yılından beri yaklaşık 280 bölümdür yayınlanan Ben Bilmem Eşim Bilir adlı formatın da yaratıcısı olan İrfan Şahin, aynı zamanda bu formatın uluslararası pazarda bilinirlik kazanması konusunda pek çok hamle yaparak başarılı sonuçlar elde edilmesini sağladı.

Orijinal dizi ve program formatlarının yaratılış süreçlerini yöneten İrfan Şahin döneminde aynı zamanda “Revenge” (İntikam), “Desperate Housewives” (Umutsuz Ev Kadınları) ve “Monk” (Galip Derviş) gibi Amerikan formatları Türk seyircisi için uyarlandı. Yabancı yapımların yerli uyarlamalarında büyük başarılar kazanan Kanal D’de yayınlanan İntikam (Revenge), Ortadoğu bölgesinde Amerikan versiyonundan çok daha yüksek fiyatlara alıcı buldu.

2011 yılında, İrfan Şahin’in girişimiyle Van depreminin hemen ardından başlatılan Van İçin Tek Yürek yardım kampanyasıyla tüm Türkiye Van’da yaşayan depremzedeler için kenetlendi. Sanat camiasının neredeyse tamamının destek verdiği bu kampanya Kanal D ile birlikte tüm diğer kanallarda aynı anda yayınlanarak bugüne kadar düzenlenen en başarılı yardım kampanyası olarak anıldı ve pek çok kurum ve kuruluş tarafından da ödüle layık görüldü.

Doğan TV bünyesindeki D Yapım şirketini büyüterek içerik üretimi yapan öncü şirketlerden biri haline gelmesini sağladı. Öyle Bir Geçer Zaman Ki, Güneşi Beklerken, Küçük Kadınlar, Yalan Dünya, Geniş Aile, Ben Bilmem Eşim Bilir ve Evim Şahane gibi büyük ses getiren işler, içyapım olarak D Yapım tarafından üretilen içeriklerin başında gelmektedir. D Yapım bugün hem Kanal D ekranı hem de uluslararası pazar için içerik üreten güçlü yapım şirketleri arasındadır.

Televizyon sektörünün dışında dijital alanda da teşvik ettiği yatırımlarla kendisinin döneminde Dogan TV, Facebook ve Youtube’un ardından en büyük üçüncü video ağı haline gelmiştir (Comscore Video Metrics, Mart 2015). Dijital yapılanma konusunda farklı müzik temalarını bir araya toplayan internete özel bağımsız radyo portalı Radyonom.com’un gelişimine de olanak tanımıştır. Yine kendisinin döneminde, Türkiye’de dijital yayıncılık anlamında ilk kez yapılan bir uygulamanın da öncülüğü üstlenilmiştir. Bu proje kapsamında Ulan İstanbul dizisi, Kanal D ekranında yayınlanırken, internete özel içerik geliştirilerek dijital platforma taşınmış ve bu alanda yeni iş modellerinin mümkün olabileceği gösterilmiştir. Bunların yanı sıra, bugün başta Twitter, Instagram ve Facebook olmak üzere Dogan TV mecralarının takipçi sayısı 10 milyonu aşmaktadır ve Doğan TV sektörde sosyal medya varlığı açısından öncü konumdadır.

İrfan Şahin döneminde, DMC’nin yenilikçi yaklaşımıyla bir başka platformun daha kuruluşu gerçekleşmiştir. Türkçe müziklerin dijital video telif haklarını alarak bu içeriklerin bir araya getirilmesinden oluşan NetD Müzik adlı platform müzik sektörü için önemli bir adım olmuştur.

2010 yılının başında Doğan TV Holding CEO'su olan İrfan Şahin halen bu görevini sürdürmektedir. Türkiye’nin en büyük medya gruplarından biri olan Doğan TV Holding çatısı altında pek çok televizyon kanalı (Kanal D, CNN Türk, Dream TV,  TV2), radyo (Radyo D, Slow FM), digital platform (D-Smart), yapım şirketi (D-Production, InDhouse), müzik şirketi (DMC), pazarlama şirketi bulunmaktadır.

İrfan Şahin evli ve iki çocuk sahibidir.