Fidel Castro

Fidel Alejandro Castro Ruz ( söylenişi) (d. 13 Ağustos 1926, Mayarí - ö. 25 Kasım 2016, Havana[1]), Kübalı Marksist-Leninist devrimci ve Küba Devrimi'nin önderi. Yaşamı boyunca ve ölümünden sonra çeşitli liderler ve muhalif kesimlerce diktatör olarak da nitelendirilmiştir.[2][3][4] Devrim sonrasında, 1959-76 arasında Küba başbakanlığı, 1976-2008 arasında da Küba devlet başkanlığı yaptı. 1961 ile 2011 yılları arasında da Küba Komünist Partisi Birinci Sekreterliği görevini yürüttü. Uluslararası alanda ise 1979-1983 ve 2006-2008 yılları arasında Bağlantısızlar Hareketi'nin Genel Sekreterliğini yaptı.

Fidel Castro
Küba Komünist Partisi Birinci Sekreteri
Görev süresi
Temmuz 1961 - 19 Nisan 2011
Vekil Raúl Castro
Yerine gelen Raúl Castro
15. Küba Devlet Başkanı
Görev süresi
2 Aralık 1976 - 18 Şubat 2008
Başkan Yardımcısı Raúl Castro
Yerine geldiği Osvaldo Dorticós Torrado
Yerine gelen Raúl Castro
16. Küba Başbakanı
Görev süresi
16 Şubat 1959 - 24 Şubat 2008
Başkan Manuel Urrutia Lleó
Osvaldo Dorticós Torrado
Kendisi
Yerine geldiği José Miró Cardona
Yerine gelen Raúl Castro
Kişisel bilgiler
Doğum Fidel Alejandro Castro Ruz
13 Ağustos 1926(1926-08-13)
Mayarí, Küba
Ölüm 25 Kasım 2016 (90 yaşında)[1]
Havana, Küba
Partisi Küba Komünist Partisi
Evlilik(ler) Mirta Diaz-Balart (1948–1955)
Dalia Soto del Valle (1980–2016)
Çocuk(lar) Fidel Ángel Castro Diaz-Balart
Alina Fernández-Revuelta
Alexis Castro-Soto
Alejandro Castro-Soto
Antonio Castro-Soto
Angel Castro-Soto
Alex Castro-Soto
Jorge Angel Castro
Francisca Pupo
Bitirdiği okul Havana Üniversitesi
Mesleği Avukat
Dini Yok, Marksist-Leninist ateizm
İmzası

Yaşamı

Gençliği

Orta hâlli İspanyol göçmeni Ángel Castro y Argiz'in (1875-1956), aşçısı Lina Ruz González'den (Ángel Castro y Argiz'in ilk evliliğinin sona ermesinden sonra nikahlandılar) evlilik dışı doğan beş çocuğundan ikincisidir.[5] İspanya'nın kuzeybatısındaki Galiçya'da dünyaya gelen babası Ángel Castro y Argiz, Küba Bağımsızlık Savaşı sırasında Küba'ya gelen İspanyol askerlerinden biriydi. Savaş bittikten sonra adadan ayrılmış ama kısa süre sonra Küba'ya dönmüştü. Ülkenin doğusundaki Oriente ilinde (1976'da lağvedildi) başarılı bir şeker kamışı yetiştiricisi olmuştu.

Fidel Castro, United Fruit Company'nin denetimi altındaki yoksul bir yöre olan Mayarí'de yetişti. Oriente ilinin merkezi Santiago'daki Katolik okullarında ve Havana'daki Cizvit lisesi Belén İlahiyat Okulu'nda öğrenim gördü. 1945'te eğitime başladığı Havana Üniversitesi'nden 1950'de hukuk doktoru olarak mezun oldu.

Öğrenciyken, 1947'de Dominik Cumhuriyeti'nde Rafael Trujillo'nun sağcı askerî cuntasına karşı başarısızlıkla sonuçlanan bir devrimci harekete ve 1948'de Bogotá'daki kent ayaklanmalarına katıldı. 1947'de Küba Halk Partisi'ne girdi. 1950-52 arasında avukatlık yaptıktan sonra Temsilciler Meclisi seçimleri için Küba Halk Partisi'nden adaylığını koydu. Ama 10 Mart 1952'de iktidardaki Carlos Prío Socarrás hükûmetini deviren Küba'nın eski başkanlarından General Fulgencio Batista seçimleri iptal etti.

Küba Devrimi

1953 başlarında Batista diktatörlüğünü yıkmak amacıyla küçük bir grup oluşturan Castro, 26 Temmuz'da Santiago'daki Moncada Kışlası'na 165 arkadaşıyla birlikte bir baskın düzenledi; ama başarısızlığa uğrayarak tutuklandı. 16 Ekim 1953'te Santiago'daki Küba Yüksek Mahkemesi'nde yapılan yargılamada 'Sayın yargıç siz beni mahkûm edin! Tarih beni haklı çıkaracaktır!' (La Historia Me Absolvera) cümlesiyle biten ünlü savunmasını yaptı. Mahkeme sonunda 16 yıla mahkûm oldu. Juventud Adasında 21 ay hapis yattıktan sonra Batista'nın emriyle cezasının geriye kalan bölümü bağışlandı.

1955'te Küba'dan ayrılarak Meksika'ya geçti ve 26 Temmuz Hareketi adlı yeni bir örgüt kurdu. İspanya İç Savaşı'na katılmış olan Kübalı Alberto Bayo'nun yönetiminde gerilla savaşı eğitimi gören örgüt üyeleri 2 Aralık 1956'da Granma yatıyla Küba'ya dönerek Oriente'de karaya çıktı. Burada hükûmet kuvvetleriyle girişilen çatışmalarda arkadaşlarının çoğunu yitiren Castro, aralarında kardeşi Raul Castro ve Ernesto Che Guevara'nın da bulunduğu 12 arkadaşıyla birlikte Oriente'nin güneybatısındaki Maestra Dağlarına çekildi. Bu dağlarda iki yıl boyunca Batista'nın kuvvetlerine karşı bir gerilla savaşı yürüttü. Giderek siyasi desteğini yitiren ve bir dizi askerî yenilgiye uğrayan Batista, 31 Aralık 1958'de Dominik Cumhuriyeti'ne kaçtı. Castro 1959'un ilk günlerinde Havana'ya girdi. Hukukçu Doktor Manuel Urrutia Leo devlet başkanlığına, Castro da başbakanlığa getirildi.

İktidar yılları

Castro hükûmeti, ilk olarak fiyatları ve kiraları düşürdü. Ardından köklü bir toprak reformu başlattı. 40 hektarı geçen toprak bedelleri 20 yılda ödenmek üzere kamulaştırıldı ve halk çiftlikleri olarak işletilmeye başlandı. Önceleri Castro'ya karşı çıkmakla beraber 1959'a doğru gerilla hareketini desteklemeye başlayan Küba Sosyalist Halk Partisi (PSP), Castro ile ilişkilerini geliştirerek etkili bir konum kazandı. Bu durumdan tedirgin olan Urrutia'nın toprak reformunun ertelenmesi yönündeki baskıları üzerine Castro istifa etti; ama halkın yoğun tepkisi karşısında Urrutia, görevinden çekilmek zorunda kaldı. Yerine Osvaldo Doticos getirilirken Castro yeniden başbakan oldu.

Fidel Castro, (15 Nisan 1959)

Bu sırada toprakların kamulaştırılmasından zarar gören ABD şirketlerinin baskısıyla ABD hükûmeti, Küba'ya karşı ekonomik ambargo uygulamaya başladı. Ekonomisi tek ürüne dayalı bir ülke olan Küba, öteden beri ABD'ye sattığı şekeri SSCB'ye satmaya başladı. ABD şirketlerinin elindeki rafineriler, şeker karşılığında SSCB'den alınan ham petrolü işlemeyi reddedince Castro bu rafinerileri devletleştirdi. Bu gelişme ABD ile Küba'nın arasını daha da açtı. Devrimden sonra ABD'ye kaçan ve John F. Kennedy yönetiminden silah ve mali destek sağlayan Kübalıların Nisan 1961'de giriştiği Domuzlar Körfezi Çıkarması başarısızlıkla sonuçlandı. Castro, çıkarmanın ardından yayımladığı Havana Bildirisi ile ilk kez Küba'nın sosyalist politikalar izleyeceğini dünyaya duyurdu. 1962'de SSCB'nin Küba'ya balistik füzeler yerleştirmesi ve John F. Kennedy'nin Küba'yı deniz ablukasına almasıyla dünya bir nükleer savaşın eşiğine geldi. Bunalım; ancak ABD'nin Küba'da hükûmeti devirmek için artık girişimde bulunmayacağına söz vermesi ve SSCB'nin Türkiye'deki Amerikan füze rampalarının kaldırılması karşılığında nükleer silahlarını Küba'dan geri çekmeyi kabul etmesiyle atlatılabildi. Bununla birlikte Merkezi İstihbarat Örgütü (CIA) Castro'ya yönelik suikast planları hazırlamayı sürdürdü.

Kruşçev'in Küba Bunalımı sırasında ödün verdiğini öne süren Castro, 1968'e değin bağımsız sosyalist bir politika izledi. Güney ve Orta Amerika ile Afrika'daki devrimleri destekleyici bir tutum aldı. Aynı dönemde Bağlantısızlar Hareketi'nin önderlerinden biri durumuna geldi. 1968'den sonra SSCB ile ilişkilerin düzelmesi doğrultusunda başlayan askeri ve ekonomik yakınlaşma süreci içinde SSCB'ye dönük bir dış politika izledi. 1975'te Angola'daki iç savaş sırasında Angola Halk Kurtuluş Cephesi'ni (MPLA) desteklemek amacıyla Kübalı askerler gönderdi. Bunu Etiyopya ve başka ülkelere gönderilen Kübalı askerler izledi. 1980'lerde Küba'nın yurt dışındaki asker sayısı 40 bine ulaştı.

1961'de Küba Sosyalist Halk Partisi ile birleşme sonucu ortaya çıkan Birleşmiş Sosyalist Devrim Partisi'nin (1965'ten sonra Küba Komünist Partisi) genel sekreterliğini üstlenen Castro, ülke içinde çok yönlü ve kapsamlı politikalar uygulamaya başladı. Okuma yazma seferberliği sonunda okuryazarlık oranı %90'ın üzerine çıktı. Yeni okullar açılarak eğitim olanakları yaygınlaştırıldı. Zenginlik kaynaklarının, ulusal gelirin ve sağlık hizmetlerinin dağılımında köklü değişiklikler gerçekleştirildi. İşsizlik büyük ölçüde ortadan kaldırılırken herkese çalışma yükümlülüğü getirildi. Bütün bunlara karşın tek ürüne dayalı (şeker) Küba ekonomisini dönüştürme yönündeki çabalar başarılı sonuçlar vermediğinden 1970'lerin ortasından başlayarak önemli sıkıntılar yaşanmaya başladı. Bu nedenle SSCB'nin mali desteği büyük önem kazandı.SSCB'nin Küba üzerindeki kuvvetli etkisinin bir başka sonucu da Ernesto Che Guavara'nın SSCB'nin uluslararası çıkarlarına aykırı bir şekilde giriştiği bir takım eylemlerinin engellenmesi olmuştur. SSCB'nin yoğun baskılarından bunalan Che, Küba'da daha fazla kalmayı gereksiz görerek çeşitli uluslararası eylemlere girişmiş ve bu süreç onun Bolivya'da öldürülmesiyle son bulmuştur.

Küba'da 1959'dan sonra ilk kez yerel seçimlerin yapıldığı ve devlet yapısında yeni düzenlemelerin geliştirildiği 1976'da Devlet Konseyi ve Bakanlar Kurulu başkanlığını üstlenen Castro, güçlü ve merkezi bürokrasiye dayanarak toplumsal ve ekonomik yaşamdaki yönlendirici rolünü sürdürdü. Devlet ve parti organlarında eski mücadele arkadaşlarına ağırlık verdi. Silahlı kuvvetlerden sorumlu devlet bakanı olan kardeşi Raul Castro, giderek ikinci adam konumu kazandı. SSCB ve Doğu Avrupa'nın sosyalist ülkelerinde 1980'lerin sonlarında ortaya çıkan demokratikleşme ve piyasa ekonomisine yönelme süreci karşısında Küba yönetimi, sosyalizmin Marksist-Leninist yorumuna bağlılığını sürdürdü. 1989'da Fidel Castro'nun yakın çevresindeki ordu komutanlarının karıştığı yolsuzlukların ortaya çıkarılması yönetimi ciddi biçimde sarstı. Öte yandan SSCB'yle ticaret hacminin gitgide küçülmesi ve Sovyet yardımlarının ortadan kalkması kısa sürede Küba ekonomisi üzerindeki etkilerini göstermeye başladı.

Sağlık durumu ve görevden ayrılışı

Fidel Castro 31 Temmuz 2006 tarihinde sağlık problemleri nedeniyle[6] yetkilerini geçici olarak başkan yardımcısı ve kardeşi Raúl Castro'ya devretti.[7] 19 Şubat 2008'de de, bir açıklama yaparak, 1976 yılından beri yürütmekte olduğu Küba'nın en yüksek yönetim organı olan Devlet Konseyi Başkanlığı görevini bıraktığını açıklamıştır.[8] Görevden ayrıldıktan sonra Yoldaş Fidel'in düşünceleri adıyla yazdığı makalelerde gündemdeki önemli olayları yorumlamıştır.[9][10] 25 Kasım 2016 tarihinde Fidel Castro, uzun süredir muzdarip olduğu çoklu organ yetmezliğine yenik düşerek hayatını kaybetmiştir. Vasiyeti üzerine cenazesi 27 Kasım'da yakılmıştır.[11]

İdeolojisi

Castro, kendini bir "Sosyalist, Marksist ve Leninist" olarak tanımladı. Bir Marksist olarak, Küba'yı yabancı emperyalizm etkisindeki kapitalist bir devlettem Sosyalist topluma ve sonunda Komunist topluma çevirmeyi amaçlıyordu. Guevara'dan etkinelerek Küba'nın çoğu sosyalizm süreçlerini atlayıp doğrudan komunizme ilerleyebileceğini söyledi. Ancak Küba Devrimi, Marx'ın sosyalizmin proletarya ayaklanmasıyla ulaşılabileceği öngörüsüne uymuyordu çünkü devrimin öncüleri orta-sınıftandı. Castro'ya göre, bir devlet eğer üretim araçlarını elinde bulunduruyorsa sosyalist sayılırdı. Bu bağlamda, onun sosyalizm anlayışı gücün kimde olduğundan çok dağıtım yöntemiyle alakalıydı.

Kişisel hayatı

Castro yoğun çalışma saatleriyle tanınıyordu, genellikle sadece 3 ya da 4'te yatıyordu.[12] Bu erken saatleri yabancı diplomatlarla tanışmayı, yorgun olacaklarına ve müzakerelerde üstünlük kazanabileceğine inanarak tercih etti.[13] Ernest Hemingway'i en sevdiği yazar olarak tanımlar[14] ve okumayı severdi, ancak müzikle ilgilenmedi.[15] Bir spor hayranı olarak zamanının çoğunu formda kalmaya çalışarak düzenli egzersiz yaparak geçirdi.[15] Gastronomi, şarap ve viskilere büyük ilgi gösterdi. Castro'nun ömrü boyunca silah sevgisi vardı[16] ve şehirden ziyade kırsal kesimde yaşamayı severdi.[17]

Fidel Castro'nun dini inançları tartışma konusu olmuştur; doğduğunda vaftiz edildi ve bir Roma Katoliği olarak büyüdü, ama kendini ateist olarak tanımladı. Ayrıca Mukaddes Kitabın kadınlara ve Afrikalılara yönelik baskıyı haklı çıkarmak için kullanımını eleştirdi,[18] ancak Hristiyanlığın dünyaya "etik değerler" ve "sosyal adalet duygusu" veren "çok insancıl kurallar" sergilediğini belirtti. "Eğer insanlar bana din dersi olarak değil, toplumsal vizyon açısından Hristiyan diyorlarsa, ben bir Hristiyan olduğumu beyan ederim" şeklinde konuştu.[19] Ayrıca İsa Mesih'in bir komünist olduğu fikrini desteklemiştir.[20]

Eserleri

  • Fidel Castro, "Devrim İçin Savaşmayana Komünist Denmez", Yar Yayınları, ISBN 9757530381
  • Fidel Castro, "Sosyalizmi Kuracağız", Belge Yayınları, ISBN 975-344-021-9
  • Fidel Castro, "Fidel Diyor ki: Vamos Bien / İyi Gidiyoruz", Nazım Kitaplığı, ISBN 975-8271-92-X
  • Fidel Castro, "Dünya Bunalımı", Onur Yayınları, Ankara, Mayıs 1987, çev. Öner Ünalan.

Hakkındaki kitaplar

  • Fidel Castro, Doğan Kitapçılık, İgnacio Ramonet, ISBN 975-293-502-8
  • Angola Savaşı ve Ochoa Davası: Bu aksiliği bir zafere dönüştüreceğiz, İvme Yayınları, 1991, derleyen Mete Deniz.
  • Küba Uzak Değil Dursun Özden; Belge yayınları, 1997, İstanbul.
  • Devrim İçin Savaşmayana Komünist Denmez, Yar Yayınları, 1977, İstanbul.
  • Fidel Castro Konuşuyor, Yar Yayınları, 2008, İstanbul.

Kaynakça

  1. "Küba'nın efsane lideri Fidel Castro yaşamını yitirdi". Cumhuriyet Gazetesi. cumhuriyet.com.tr. 26 Kasım 2016. 26 Kasım 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Kasım 2016.
  2. "Arşivlenmiş kopya". 27 Kasım 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Kasım 2016.
  3. "Arşivlenmiş kopya". 27 Kasım 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Kasım 2016.
  4. "Arşivlenmiş kopya". 27 Kasım 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Kasım 2016.
  5. Encyclopædia Britannica Fifteenth Edition
  6. WikiLeaks tarafından açıklanan ve Amerika Birleşik Devletleri diplomatik belge sızıntısı olarak bilinen belgelere göre Castro, Holguín ile Havana arasında uçakla seyahat ederken rahatsızlanmış ve uçak zorunlu iniş yapmak durumunda kalmıştır. Bölgeye getirilen uzman doktorlar Castro'ya ilk müdahaleyi yapmıştır 15 Aralık 2010 tarihli 16 Aralık 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi. El Pais haberi (İspanyolca) 16 Aralık 2010 tarihinde erişilmiştir
  7. "Prensa Latina - Latin American News Agency". 27 Eylül 2007 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Ağustos 2006.
  8. "Konuyla ilgili gazete haberi". 21 Mart 2009 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 19 Şubat 2008.
  9. Prensa Latina'da çıkan yazısı 3 Ağustos 2014 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., 6 Haziran 2010 tarihinde erişilmiştir
  10. İlgili soL haberi 7 Haziran 2010 tarihinde Wayback Machine sitesinde arşivlendi., 6 Haziran 2010 tarihinde erişilmiştir
  11. "Cuba's Fidel Castro, former president, dies aged 90". BBC (İngilizce). bbc.com. 26 Kasım 2016. 3 Temmuz 2018 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 26 Kasım 2016.
  12. Coltman 2003, s. 219.
  13. Quirk 1993, s. 11.
  14. Bourne 1986, s. 204.
  15. Coltman 2003, s. 224.
  16. Quirk 1993, ss. 10, 255.
  17. Quirk 1993, s. 5.
  18. Castro & Ramonet 2009, ss. 40–41.
  19. Castro & Ramonet 2009, s. 156.
  20. Quirk 1993, s. 695.

Dış bağlantılar

This article is issued from Wikipedia. The text is licensed under Creative Commons - Attribution - Sharealike. Additional terms may apply for the media files.